Eskişehirspor Mersin karşısında sadece sonuç olarak tatmin etti.
Soğuk havada içimizi ısıtamayan coşkusuz bir futbol vardı sahada.
Atatürk stadında güzel olan tek olgu, kar yağışıyla ortaya çıkan güzel görüntüydü.
Birçok as oyuncusundan yoksun 1.Lig ayarında ki Mersin elinden geldiği kadar mücadele etse de, Eskişehirspor karşısında tutunamadı.

Kırmızı şimşeklerde Ersun Yanal arayış içine yine girmedi. Yeni transfer Goran Causıc dışında ideal kadro sahadaydı. Ama nasıl olsa kazanırız havasında ki Eskişehirsporlu oyuncular maça tam konsantre değildi. Hal böyle olunca seyir zevki düşük bir maç ortaya çıktı.

Bu karşılaşmada en çok merak edilen yeni transferlerin ne yapacağıydı. Sırp oyuncular adına yorum yapmak için çok erken. Ancak Milli takım Alt Yapı koordinatörlüğü yapmış ve alt yapı düzeyinde Ülkede ki tüm genç yetenekleri bilen Ersun Yanal'ın dışarıdan futbolcu takviyesi yapması biraz düşündürücü geldi bana. İki genç Sırp oyuncu kaliteli kumaş olabilir ama gereklilikleri nereye kadar. Ersun Yanal'ın geldiği günden bu yana yaptırdığı yabancı transferlerin takımda ne kadar yer bulabildiği de ortada. Bu meseleden çıkan sonuç umarım olan Eskişehirspor'un paralarına olmaz.

Yapılan transferlere bakıca görüyorum ki ne yazık ki menajerlik, ülke futbolunun foseptik çukuru haline gelmiş.
Ortalıktaki kokunun vebalini yüklenecek olanlar da, sadece futbolcu menajerleri değil.
Ülkede genç futbolculara sırt çevirerek yabancı transferleri genç ve gelecek vaat ediyor diye insanlara yutturanlar, bu ülkede futbolun asıl katilleridir.
Bu konuda olaya el koyacak kulüplerin yönetimidir.
Tabii bazı menajerlerin nefesleri, önemli beylerin nefeslerine karışmıyorsa eğer.

Eskişehirspor'un geleceği Ciplerle değil, bu tip transferlerle harcanıyor. Harcanan sadece para olsaydı keşke. Alt yapıda şans bekleyen nice isimsiz genç daha parlayamadan yok olup gidiyor. Ama bunu düşünecek zihniyet Eskişehirspor'da var mı?
Son olarak; dibe vuran Türk futbolunda en azından geleceğe yatırım yapmak için, kupa maçlarında bile riske girmeyen paragöz teknik adamlara, genç futbol üretimi için prim vaat edilsin.
Bakın o zaman ne oluyor!