İçinde bulunduğumuz çağ, ekonomik, siyasi ve sosyal yönleriyle farklı kavram ve oluşumları da beraberinde getirmiştir. Bu kavramlar, demokrasi, insan hakları, küreselleşme, yerelleşme ve sivil toplum örgütlerinin yönetimlerde, yer alma kavramlarıdır.
Bu kavramların, her biri, hiç kuşkusuz çağımızın değerlerini temsil eden ve kamuoyu tarafından, yoğun biçimde talep edilecek kavramlar olacaktır. Dolayısıyla günümüzde, bu kavramlara karşı duyarsız kalan siyasi, kamu ve özel sektör kuruluşları, özellikle de yerel yönetimler, pek çok problemle karşı karşıya kalacaktır.
Bu problemlerin oluşmaması için, Kurum/kuruluşlar, özellikle de belediyeler, bu alanlarda, Proje/projeler üretmek zorundadır. Çünkü çağımızda geleceğe bakmak, vaat ve sözle olmaz."PROJE ÜRETMEK" gerekir. Çağımızda toplumlar, Proje üretebilen, üretmeyen diye sınıflandırılıyor. Ülkelerin, bölgelerin, şirketlerin, zenginliği ve yerel seçimlerde belediye Başkan adaylarına, güven ve seçmenin tercihi, bünyelerindeki, "PROJE ile eşdeğerdir.
Ayrıca üretilen her proje de hayata geçmeye bilir. Nitekim Dalai LAMA'"GÜZEL BAHÇE DÜŞLEMEDEN BAHÇE SAHİBİ OLUNMAZ" demiştir. Çünkü proje geleceği düşlemektir. Güzellikleri yaratmanın da ilk adımı olup, aynı zaman da zenginliktir.
AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan adayı, Sayın Harun KARACAN, seçim öncesi projelerini açıklamaya başlayan ilk isim oldu. Sayın Harun KARACAN, TEMA Vakfı İl Temsilciliğine ziyareti sırasında, "DEMOKRASİ MERKEZİ PROJESİ" ni, görselleriyle birlikte açıkladı. Proje üzerinde bilgi verdi.
Sayın KARACAN' ın söylediği gibi, bu proje ile Eskişehir'deki tüm STK' ları, aynı çatı altında toplayacaktır. Bu çatı altında, yer alan, STK' ların, birlikte hareket etmeleri, kentin sorunlarının çözümü açısından, ciddi güç olacaktır. Çünkü çağımızda, toplumların ve kişi/kişilerin, sorunlarının çözümü, bünyelerindeki sivil toplum örgütleri ile eşdeğerdir. Sivil Toplum örgütleri, kendi aralarında birliktelik oluşturmuş, sorunları da birlikte çözme gayret ve çabası içinde ise hedeflere ulaşmak, daha da etkili ve sonuç alıcı oluyor.
Ayrıca içinde bulunduğumuz çağ, örgütlü insan topluluklarından oluşmaktadır. Bu örgütlü toplumsallaşma, kolektif özgürlükleri, ön plana çıkarırken, ülke ve yerel temeldeki, hatta bireysel sorunların, çözümüne de ciddi katkıda bulunmaktadır. Sivil Toplum Kuruluşları'nın, insan refahının iyileştirilmesine yönelik, aktif rolleri de bulunuyor.
Projenin, ayrıntıları ve detayı önümüzdeki günlerde daha da netleşecektir. Ancak böyle bir projenin düşünülmesi bile başlı başına bir başarıdır. twitter sayfasından, Demokrasi Merkezi Projesi"ni paylaşan Sayın KARACAN, " Demokrasi Merkezi binasının, Türkiye'de gıpta ile bakılan, mimarisi ile Eskişehir'in, simgesi olacak ve şehrin en ulaşılır yerinde bulunacağını "ifade etti.
Sayın KARACAN' ın, ifade ettiği gibi, Eskişehir'deki STK' ların, Büyük bir bölümünün, kendi binası yok. Bulundukları binaların, kira ve kira maliyetleri, sivil toplum örgütlerini zor durumda bırakıyor. Ayrıca kurumsal yetersizlikler ve yapısal sorunlara ek olarak Gönüllü Kuruluşlar arası etkileşimin zayıflığı, önemli bir diğer sorun olarak karşımızda durmaktadır. Demokrasi Merkezi Projesi, iletişim eksikliğini de kaldıracaktır.
Sayın KARACAN, gelişmiş ülkedeki sivil toplum örgütlerini, örnek göstererek,"
Biz de Eskişehir'de, böyle bir yönetim anlayışı yerleştirmek istiyoruz. Ayrıca sivil toplum kuruluşlarının, düşünceleri değerlendirmeli ve hemen her konuda, hazırladıkları raporlar belediye yönetimlerince, dikkate alınmalıdır" sözlerine, katılmamak mümkün mü?
Eskişehir' de, yaşayan kişi/kişilerin, bölgesinin, yöresel yemekleri, davranış ve anlayış kalıpları, giyim tarzı, lehçesi ve kültürel değerleri vardır. Şehre göç eden insanların büyük bir çoğunluğunun, köyden gelmesi, şehre ve yeni bir çevreye uyum sağlaması açısından zor bir durumdur. Özellikle de toprağından, bir anda kopup, yeni bir hayata, beton yığınlarının bulunduğu, dar alanlara, apartman kültürüne geçiş yapmanın ne kadar zor olduğu bir gerçektir. Bu alanda oluşacak problemler, Demokrasi Merkezi Projesi, STK' lar arasında oluşacak, konsensüsle çözülebilir veya en aza indirilebilir.
Eskişehir'deki hemşehri dernekleri, kendi yöresel kültürlerini, örf ve adetlerini, geleneklerini yaşamak ve gelecek nesillere aktarmak yanında, bölgelerinin ve üyelerinin sorunlarını çözmek için de gayret gösterirler. Ancak kendi sorunları ile uğraşırken, üyelerinin sorunları ile uğraşamazlar. Kendi kültür değerlerinden uzaklaşan üyeler, başka kültürlerin etkisinde kalarak erir ve asimile olur, yaşadığı toplumun kültürüne uyum sağlayamaz Demokrasi Merkezi Projesi bu sorunları çözmede de etkili olacaktır.
Öte yandan "DEMOKRASİ MERKEZİ PROJESİ" gerçekleşirse, kentte güçlü sivil toplum örgütleri platformu oluşacak, Eskişehir' de, her alandaki sorunların çözümünde etkili olurken, kurum/kuruluşların, özellikle de belediyelerin, çalışmalarında, "TOPLUM KATILIMI" nı da sağlayacaktır.