Cumhuriyet Halk Partisi Eskişehir milletvekili Süheyl Batum'u çok önceleri tanırdık.
Bahçeşehir Üniversitesi Rektörlüğü yaptığı sırada, arada da olsa "Siyaset Akademisi" dersleri için giderdik İstanbul'a.
Karşılıklı oturup konuşma imkanı da bulmuştuk
Değerli bir kişi olduğuna karar vermemiz çok zor olmadı.
O dönemlerde ismi DP Genel başkanlığı için geçiyordu.
DP nin önemli insanlarının, Genel Başkan olması için kendisine baskı yaptığına da şahit oluyorduk.
Her neyse...
Süheyl Batum DP nin başına geçmeyi ısrarla kabul etmedi.
Bunun yerine, gazete yazarlığını da işin içine kattı.
Sonrasında da...
CHP'de yaşanan değişimle birlikte bu partiye katıldı.
Çok kısa süre içinde önce parti meclisine, ardından da Genel Başkan yardımcılığı görevine geldi.
Bir anda, CHP'nin üç önemli isminden biri olmuştu Sühneyl Batum.
Ve bu isim, Milletvekili seçimlerinde Eskişehir'de liste başı oldu.
-"Tanıdığımız bildiğimiz ve parti içinde etkili olan bir isim Eskişehir'e geliyor" diye sevinmiştik.
Ancak...
Eskişehir'den milletvekili adayı gösterilmesinin zoraki olduğunu anladığımızda kendi kendimize "Eyvah" dedik.
Çünkü...
Zoraki yapılan hiçbir hareketin sonucunda bir başarı beklenmeyeceğin biliyorduk.
O yüzden çok eleştirdik Süheyl Batum'u...
En çok da, Eskişehir'e gelip gitme meselesinden dolayı, kendisine derdimizi bir türlü anlatamadık.
O her defasında;
-"Ayda bir-iki defa geliyorum ya" diye kızdı bize...
Biz de her defasında;
-"Geliyorsun gelmesine ama. Her defasında ya düğün için ya da açılış töreni için geliyorsun. Eskişehir'in Cadde ve sokaklarında şöyle bir gezip, insanların derdini sormak için gelmiyorsun ki" diyerek eleştirimizi devam ettirdik.
Anlayacağınız, bu konuda bir türlü anlaşamadık Süheyl Batum ile.
Bir de, Genel başkan yardımcısıyken yaptığı bir konuşmada, Türk silahlı Kuvvetlerine "Kartondan kaplan" dediği için eleştirmiştik kendisini.
-"Tam da seçime girerken nasıl söyleyebilir böyle laflar" demiştik.
O her ne kadar söylediklerinin bu anlama gelmediğini izah etse de, bizim gözümüzde TSK yı küçük düşüren bir isim olmuştu.
Taa ki birkaç gün öncesine kadar.
Yani...
Birkaç gün önce BDP nin Genel Başkanı çıkıp, Genelkurmay başkanına "Onbaşı" deyinceye kadar.
O anda anladık ki, Süheyl Batum'a "Kağıttan Kaplan" demesi nedeniyle eleştirdiğimiz için büyük haksızlık etmişiz.
Baksanıza; bu sözleri söyledi diye Süheyl Batum yerden yere vurulmuştu.
Genelkurmay Başkanına "Onbaşı" dediği için, kimsenin kılı bile kıpırdamıyor.
Sonuç olarak...
Süheyl Batum hakkında böyle bir yazı yazacağımızı tahmin etmezdik.
Ama ne yalan söyleyelim, kendisine haksızlık etmişiz.