
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
TEMA YAŞAM DEMEKTİR
Dünyada, erozyondan her yıl, 24 milyar ton toprak kaybediliyor, 6 milyar hektar alan çölleşiyor. Çölleşme, dünyada 110 ülkeyi etkiliyor, bunlar arasında, 18 gelişmiş ülke de bulunuyor. NASA'nın, yaptığı bir araştırmaya göre, erozyonun şiddetlenerek devam etmesi halinde, Türkiye'nin, büyük bir bölümü 55 yıl sonra çöl olacaktır.
Ne hazin ki, Türkiye'de insanlarımız, özellikle de devleti yönetenler idareciler, hala bu tehlikenin farkında değildir. Oysa Türkiye' in, topraklarının, yüzde 86'lara varan kısımlarında erozyon, toprak kaybının yaşanması, "çölleşme riski göstergeleri" olarak kabul ediliyor. Nitekim Türkiye, kara yüzeyinin %90'ında çeşitli şiddetlerde erozyon cereyan etmektedir. Arazinin, %63'ü çok şiddetli ve şiddetli, %20'si ise orta şiddetli, % 7'si ise hafif şiddetli erozyonla karşı karşıyadır.
Elbette ülkemizde, tehlikeyi gören insanlarımız ve sivil toplum örgütleri de mevcut. Bu örgütlerimizde biri de Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) dır. 11 Eylül 1992 tarihinde Sayın Hayrettin Karaca ve A. Nihat Gökyiğit tarafından, Türkiye'nin, geleceğini tehdit eden erozyon ve çölleşme tehlikesine karşı, toplumsal duyarlılığı arttırmak ve bu mücadelenin, devlet politikası haline gelmesini sağlamak için kuruldu.
TEMA Vakfı Eskişehir şubesi, ilde erozyon ve eğitimi ile ilgili önemli çalışmalar gerçekleştiriyor. Nitekim Temsilcisi Sayım Halil Güngör, Tema Vakfının hedefi, öncelikle ulusumuza, onun temsilcilerine, resmi ve özel kuruluşlara, eğitim kurumlarına, basın yayın organlarına, toprak erozyonunun nedenleri, vahim sonuçlarını ve ülkemizin çöl olma tehlikesini, anlatmak olduğunu, her vesile vurguluyor.
TEMA Vakfı Eskişehir İl Temsilcisi Sayın Halil Güngör, bu alandaki çalışmaları ile dikkat çekerken, övgü de alıyor. İşinin ehli, bir yöneticimizdir. Sorunu belirler, ihtiyacı tespit eder ve gerekli müdahaleyi yapıp, sorunu çözer. Kaynak yaratır, ya da var olan kaynakları, en iyi şekilde değerlendirir, insanları takım haline getirir, doğru insanları, doğru yerlere yerleştirir ve onların ihtiyaçlarını karşılar. Aslında yolunuz, işinin ehli bir kişiye düşerse, işin ehli kavramının, ne demek olduğu çok daha net anlaşılır.
Sayın GÜNGÖR, yenilikçi, sempatik ve insanı rahatlatan, yaratıcı, ve dinamik, yapısı, özellikle de halka ve gönüllülere karşı davranışı, güler yüzü, onlarla iletişimi, örnek teşkil edecek niteliktedir. O'na göre, verimlilik, düşünce ve güven, etkili bir biçimde koordine edildiği takdirde, her alanda başarılı olmak için de hiçbir neden yoktur. Başarı ve başarısızlıkları paylaşabilme, ekibini eğitebilme gibi, meziyetleri ile de örnek yöneticidir.
Elbette TEMA çalışmalarında, gönüllüler olmazsa olmaz konumdadır. Hepsi birer meçhul kahramandır. Çünkü GÖNÜLLÜ OLMAK" herkesin harcı değildir. Gönüllülük, bir yaşam biçimidir. Toplumsal projelere, karşılıksız katılmaktır. Herkes gönüllü olamaz. Çünkü gönüllüler, kendisini motive etme yeteneğine sahip, başarmayı, öğrenmeyi ve paylaşmayı ilke edinmiş, iyi ve doğru olduğuna inandığı, bir amaç uğruna çalışan, emeğinin karşılığını 'geleceği yakalayarak' alacağını bilen, nitelikleri olan, insanlarımızdır.
Yine gönüllülük, insanların, sorumluluk anlayışıyla, çıkar gözetmeksizin bilgi, zaman, beceri, deneyim ve kaynaklarını, kendi özgür iradeleriyle, bir sivil toplum kuruluşunun amacı doğrultusunda kullanmalarıdır. Aynı zamanda, etkinliklerin, icraatların, özellikle de Sivil Toplum Örgütleri' nin, en önemli zenginlik kaynağıdır.
TEMA, erozyonla mücadelede ve ağaçlandırma çalışmalarında kıt imkânlara rağmen, kendi imkânları ile fedakârlık yaparken, ildeki Orman Bölge Müdürlüğü dışındaki kurum kuruluşlar, aynı fedakârlığı yapmıyor. Oysa erozyon ve ağaçlandırma çalışmaları, insanlar ve tüm canlıların yaşamı ile eşdeğerdi. O nedenle de erozyon ve ağaçlandırma çalışmalarında, her kesim, elini taşın altına koymamalıdır,
TEMA, Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansına, bir ağaçlandırma projesi verdi ama dikkate alınmadı. Ajans TEMA' nın, hazırlayacağı bir veya birkaç proje ile "TÜRK DÜNYASI" ormanı gerçekleştirebilirdi. Ancak Ajans, kendisi de bugüne kadar, bu alanda tek çalışma yapmadı. Oysa Franklin Roosevelt'in söylediği gibi,
Bir milletin medeniyet seviyesi, üzerinde yaşadığı toprakları ağaçlandırmasıyla ölçülür. Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı'nın, erozyon ve ağaçlandırmaya harcayacağı para, ülkemize, Türk dünyasına ve Eskişehir' e, yapılacak, en hayırlı yatırım olacaktı. Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı, tüm canlılar için, hayati önem taşıyan erozyon ve ağaçlandırmaya, para ayırmadı ama hiçte gerek olmayan alanlarda, para harcadı.
Şu bir gerçek ki TEMA, kıt imkânları ve büyük zorluklara rağmen, hayati önem taşıyan erozyon, ağaçlandırma ve mera ıslah çalışmaları ile çocuklarımızın ve torunlarımızın geleceğine en hayırlı yatırımı yapıyor, yapmaya da devam edecektir.
Sayın GÜNGÖR ve TEMA gönüllülerini kutluyoruz.