Uzun zamandır Eskişehirspor'a dair yazılar yazmıyorduk.
Ancak yaşanan gelişmeleri yakından takip ettiğimizi de söylemeliyiz.
Özellikle kongrenin ardından yaşanan süreci izliyoruz.
Elbette bu sürecin en çarpıcı tarafı transfer dönemi...
13 oyuncunun takıma katılması, son yıllarda Eskişehirspor'un gerçekleştirdiği en büyük transfer harekâtı oldu.
++++
Kulübün ekonomik olarak yaşadığı sıkıntı herkesin malumu...
Mevcut bütçeyi döndürmek kolay değil.
Ancak yönetimin işi bu zoru başarabilmek!
Bunun için destek olmak mutlaka şart.
Bu desteğin şehir içinden gelmediğini de farz edersek, bahsettiğimiz transfer harekâtını yapabilmek hayli zorlaşıyor.
Hele hele ligde kalmak için çırpınıp durulan bir ortamda, bu kaynağın yaratılması zorunlu hale geliyor.
++++
13 oyuncunun ardı ardına takıma kazandırılması için gereken desteğin bulunduğunu da söylemek olanaklı.
Pekiyi bu destek nasıl ve kimlerden alındı?
Bazıları bu konuyu sorgulamaya başlamış.
"Takıma kim neden bunca destek oluyor?" sorusunun yanıtını deşmeye başlamış.
Hayli zor günler yaşayan, küme düşme potasının eşiğinde duran takıma bu denli yapılan desteğin kaynağı sorgulanıyor.
+++
Biz Eskişehirliler olarak bazı şeyleri eksik yapıyoruz.
Daha doğru bir tabirle, iyi giden işlere çomak sokmayı çok seviyoruz.
Bu işin içerisinde Eskişehirspor bile olsa bunu yapmaktan geri kalmıyoruz.
Öyle ki;
"Eskişehirspor'un transferler için elde ettiği kaynağı sorgulamak, denk geldiğinde de ifşa etmek gibi bir hıncımız oluyor."
Ve böylesine bir işe kalkışmak ne bu şehre, ne de bu şehirliyle hiç yakışmıyor!
+++
Oysa bir şehrin takımı için bulunan ekonomik kaynaklar başka bir şehirde yaratılsaydı ne olur du?
Bu sorunun yanıtı çok önemli!
Örneğin;
Bir Sakarya'da, Bir Kocaeli'de, bir Antalya'da veyahut herhangi başka şehirde, kentin takımı için kaynak bulunması nasıl karşılanırdı!
Soruyorum kamuoyuna...
O illerde yaşayan insanlar bu kaynağı araştırıp siyaset malzemesi yapmaya mı çalışırdı, yoksa gelen kaynağı gizlemeye çalışıp, takımının zor durumdan kurtulması ve gelecekte önüne hedef koyması için mi çabalardı?
Kuşkusuz bu sualin yanıtını herkes biliyor.
Hatta Konya, Kayseri, Gaziantep gibi şehirlerde siyasetin devreye girmesi ile bu şehirlerin takımlarına sağlanan desteği, o şehir de yaşayan insanlar bilmiyor mu?
Ve o şehrin kamuoyu "Takıma böyle destek nasıl sağlanır?" diye şikâyet ediyor mu?
Etmiyor, etmezler de...
Çünkü onların derdi üzüm yemek, bizdeki gibi bağcıyı dövmek değil!
+++
O nedenle Eskişehirspor'un kümede kalması için başlatılan seferberliğin altında neler olup bittiğinin sorgulanmasının en azından kendi şahsımda yarattığı üzüntüyü belirtmek istedim.
Eğer birileri bu takımın ligde kalmasını, gelecekte amatör kümelere kadar taşınmaması için bir şeyler yapıyorsa onlara sadece saygı duyarız.
Ve bunu nasıl başardıkları konusunda da asla ve asla şüphe içerisine girmeyiz.
Biz bu şehrin takımına yapılan en küçük bir desteği bile alkışlar, daha fazla yapılması için de ön ayak olmaya çalışırız.
Eskişehirlilik ve Eskişehirsporluluk bunu gerektirir.
Öküz altında buzağı aramak ise şu günlerde Eskişehirspor'a yapılacak en büyük kötülük olmaz mı?

NOT 1; Eskişehirspor'un yaptığı transferler için bulduğu kaynağı çok merak eden varsa, onu da ilerleyen günlerde yazarız. Kimse merak içinde kalmasın. Eskişehirspor ligde kalmak için aldığı 13 futbolcunun kaynağını kimlerin hangi temasları ile sağladığını da apaçık yazarız.
NOT 2; Siyasette yoğun bir gündem oluştu. Karacan'ın çıkışından sonra Büyükerşen'in yanıtı gecikmedi. O toplantıya katılanlardandım. Aslında bugünkü yazı konum Büyükerşen'in söyledikleriydi. Fakat Eskişehirspor konusu daha ağır bastı. O nedenle Büyükerşen'in söylediklerine dair yorumumu yarına bırakıyorum...