4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)

ÜNİVESİTELER VE TEKNOLOJİ

Osmangazi Üniversitesi, Kongre Merkezi'nde düzenlenen '218'inci Üniversitelerarası Kurul toplantısında, Üniversitelerarası Kurul Başkanı Hasan İbicioğlu,
Türkiye'nin, 2023 hedeflerine ulaşması için, üretilen bilgilerin teknoloji ve inovasyona dönüştürülmesi gerektiğini söyledi. Üniversitelerin başında olan rektörlerin, bilgiyi teknolojiye dönüştürmek için, çalışma yapması gerektiğinin altını çizdi.
Bilgi, teknoloji üretmek için, niçin 2023 hedefleniyor bilinmez ama Türkiye' de her hedef siyasilerin, hedefleri ile orantılı gidiyor. Her halde iktidara, yaranmak isteniliyor. Oysa Üniversiteler, özerk kuruluşlardır. Kendi karalarını, özellikle de bilgi ve teknoloji alanındaki çalışmalarını, kendileri belirlemeli, üretilen bilgilerde, sanayi, ekonomi ve hizmet sektörüne kazandırılmalıdır.
Aslında üniversitelerin, görevi bilimin çekirdeğini oluşturmak, öğrencileri ezberci değil, araştırmacı bir yapıda yetiştirmektir. Özellikle de bilimsel ve düşünce özgürlüğünü sağlamak, ülkeyi yönetenlere, örnek teşkil edecek veya örnek olacak çalışma ve araştırmaları yapmaktır.
Ayrıca üniversiteler, ülke sorunlarına çözüm bulan kurumlardır. O nedenle de mevcut bilgi ve deneyimlerin ülkenin bilimsel, kültürel teknolojik ve sanatsal alt yapısının güçlendirilmesine katkı sağlarlar. Kaynak yaratırlar. Ar-Ge çalışmalarına, önem verirler. Yeni teknolojiler üretir ve geliştirirler
Görevleri, bu yönde iken Üniversitelerarası Kurulunun, bilim ve teknolojinin lafını yapması veya hedeflerini, siyasi hedeflere göre odaklaması, dikkat çekici olduğu kadar düşündürücüdür de. Çünkü bilim ve teknoloji üretmenin zamanı, olmaz. Bu aynı zaman da halk tabiriyle, HAVANDA SU DÖVMEKTİR.
Ayrıca gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, ülkemizde de üniversitelerin, pazar için bilgi üreten şirketlere dönüşmesi kaçınılmaz olacaktır. Çünkü üniversiteler, bilginin üretildiği ve toplumsallaştığı kurumlardır. Bugün ise, dünyada, devlet -sermaye- üniversite yönetimleri üçlüsünün birlikte hazırladıkları girişimci üniversite modeli işlerlik kazandı. Üniversitelerdeki bilimsel araştırma merkezleri, sermayenin projelerini yapan üniversite AR-GE' lerinden, üniversite içinde, yer edinen sermaye gruplarının AR-GE' lerine dönüştü.
Amerikan üniversite modeli "Market Model University" = "Pazar Temelli Üniversite" olarak kavramsallaşmıştır. ABD üniversitelerinde bu kavram, Çağdaş şirket modeline göre tasarlanan modelin, amacı "karı maksimize etme" kuralına uygun işlemektedir. Bu kapsamda "öğrenci-üniversite", "üniversite-toplum" ilişkisi ve en önemlisi akademik içerik, bu kurala göre yapılandırılmıştır. Üniversiteler de bu modelin hedef olarak almalıdır.
Bugüne kadar Üniversitelerde, bilgi ve teknoloji üretimi ve üniversite- sanayi işbirliği hakkında çok şey konuşuldu. Hepsi de sözde kaldı. O nedenle de Üniversitelerarası Kurul Başkanı Hasan İbicioğlu' nun, " üretilen bilgilerin teknoloji ve inovasyona dönüştürülmesi" vaatleri, sözde kalmayarak, hayata geçirilmelidir.
Ülkemizde, üniversitelerin öncelikli görevi, bilgi ve teknoloji üreten, ürettiği bilgiyi toplumla ve akademik çevrelerle paylaşan, toplumsal sorunları dile getiren, sorunların aşılması için çözüm önerileri sunan kurumlardır.
Globalleşen ekonomi anlayışının itici gücü ve desteklerinden birisi de teknolojik gelişmelerdir. Teknolojik gelişmeler ise AR-GE çalışmaları ile mümkün olmaktadır. Teknolojiye yatırım yapan ülkeler zenginleşmekte ve ülke insanlarının refahı artmaktadır. Ancak bu alanda öncelikli görev ülkelerimizdeki üniversitelerindir. O nedenle de Ar-Ge ile verilecek destek, öncelikle üniversitelere verilmelidir.
Ayrıca bilimsel bilginin üretilmesi sürecinin ana aktörleri, üniversiteler, bilim insanları, araştırma için kaynak ayıran kurumlar ve yasal düzenlemeleri gerçekleştiren idari kurumlardır. Bunların her birinin hiyerarşik ama birbirine bağımlı ilişkileri içinde çalışması da bir zorunluluktur. Ayrıca bilgi üretiminde, üniversite-sanayi işbirliği de şarttır.
Ülkemizde, üniversiteler, hem ülke ekonomisine, hem de sanayiye, nasıl destek olmalıdır? Özellikle de Devlet, üniversite ile sanayi arasında, her iki tarafa da fayda sağlayacak şekilde, nasıl bir yönetim ve rol üstlenmelidir? sorularına da cevap aranmalıdır. Çünkü dünyada, üniversite ile sanayi arasında, vazgeçilmez işbirliği gereksinimi, çok karmaşık ve çok aktörlü, üniversite-sanayi işbirliği modellerini ortaya çıkarmıştır.
Ülkemizdeki, üniversitelerin, öncelikli temel görevleri: Eğitim-öğretim, araştırma-geliştirme ve toplumu bilgilendirme-bilinçlendirme ve ülke sorunlarının çözümüne yardımcı olmaktır. Türkiye, dünyada, rekabetin giderek arttığı günümüz pazarlarında firmalar/hizmet kuruluşları rakiplerine karşı rekabet üstünlüğü sağlamak için, yeni yöntemler, yeni teknikler, yeni stratejiler geliştirmek zorundadırlar. O nedenle de bu alanda, ülkemizdeki üniversitelere ciddi görevler düşmektedir.

Önceki ve Sonraki Yazılar
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM) Arşivi