Türkiye'de, devletin, yatırımları gerçekleştirebilmesi için, gelir kaynaklarına ihtiyacı vardır. Vatandaşlar, vergi vermezse, devletin, halkın refahı için, gerekli yaşamsal yatırımları ve hizmetleri, yerine getiremez. Toplanan vergiler, toplum yararı için, devlet tarafından kullanılır.
Ülkemizde, şubat ayının son haftası, vergi haftası olarak kutlanmaktadır. Bu münasebetle Eskişehir Vergi Dairesi Başkanlığı tarafından, vergi rekortmenleri için, ödül töreni düzenledi. Kurumlar vergisi ve gelir vergisinde, ilk sıralarda yer alan kişi ve kuruluşlara plaket verildi. İsterdi ki ödül töreninde, kişi ve firmaların, muhasebesini yapan, serbest muhasebeci ve mali ve müşavirden, üstün başarı gösterenlerde ödüllendirilsin. Çünkü verginin toplanmasında, serbest muhasebeci ve mali ve müşavirinin de büyük katkısı vardır.
Verginin sağlıklı toplanmasında, vergi daireleri yanında, serbest muhasebeci ve mali müşavirlere de önemli görevler düşmektedir. Ancak bu alanda çalışan, kişi/kişilerin mutlaka muhasebe alanında, mevzuata hakim, bilgili ve deneyimli olması, devlet ve işletmeler açısından önemlidir.
Ayrıca muhasebe, kurum/kuruluşlar ve işletmelerin, tüm işlemlerini takip eden, işlemleri kaydeden ve sonuçlandıran, bir bilim olduğundan, muhasebe tüm kurum/kuruluşlar, ve işlemeler açısında, son derece önemlidir. Muhasebe sadece ticari kuruluşların değil, devlet kuruluşlarının, derneklerin, vakıfların vb. gibi yerlerin de işlemlerini, takip ettiğinden dolayı her kuruluş için, en önemli bölümdür.
Ülkemizde, çok fazla sayıda değişik sektör olduğunu ve buralardaki küçük veya büyük kurum/kuruluşların, hepsinin muhasebe bölümünün olduğunu düşünürsek, muhasebe mesleğinin, ne kadar yaygın ve sektörler için de önemli olduğunu ortadır.
Muhasebe, devlet açısından da, vergi yükünün hesaplanmasında, son derece önemli bir sistemdir. Kişiler ve işletmeler devlete, ne kadar vergi vereceğini muhasebe sayesinde hesaplarlar. Her kuruluş, bir dönemdeki faaliyetlerine ve bu faaliyetlerden, ne kadar kar/zarar yaptığına göre devlete, vergi vermektedir.
Ayrıca gerçek kişiler ve tüzel kişilerin, ne kadar kar veya zarar yaptıklarını hesaplamak muhasebe sistemi ile orantılıdır. Çıkan sonuçlara göre, devlete verilecek vergiler de muhasebe sayesinde, hesaplanarak ve bildirilerek, vergi borcu yerine getirilmiş olur.
Muhasebe sistemi olmayan kuruluşlar ve işletmeler hakkında, işletme sahipleri, işletme ortakları, işletme çalışanları, devlet ve üçüncü kişiler, bilgi sahibi olabilirler ve kuruluşun ve işletmeleri geleceği hakkında yön verebilirler.
Ebette muhasebe işi, kolay değildir. Bilgi, deneyim yanında muhasebe ile ilgili mevzuatta da hakim olmak gerekir. Yani muhasebe ile uğraşan kişi/kişilerin ehli olmak zorundadır. Çünkü İşinin ehli kişi; sorunu belirler, ihtiyacı tespit eder ve gerekli müdahaleyi yapıp, sorunu çözer. Bir sorununuz olduğunda, yolunuz işinin ehli bir kişiye düşerse, işin ehli kavramının, ne demek olduğu çok daha net anlaşılır.
İşinin ehli olmak, sadece deneyim ve bilgi sahibi olmak demek değildir. İşinin ehli her şeyi bilen, kendisi çözen kişi hiç değildir. Tam tersine, bildiğini çok iyi bilen, iyi gözlem yapan, her zaman güven ve ihtiyaç duyulan, kişidir.
Eskişehir' de, muhasebe alanında, işinin ehli insanlarımız var. Bu insanlarımızdan biri de, Vergi dairesi müdürlerimizden, Sayın Nuri GİRGİN' dir. Kendisini vergi dairesi müdürü olduğu yılardan itibaren tanırız.
Bugünde, serbest muhasebeci ve mali ve müşavir olarak hizmet veriyor. Gerçek ve tüzelkişilere ait teşebbüs ve işletmelerin, Genel kabul görmüş, muhasebe prensipleri ve ilgili mevzuat hükümleri gereğince, defterlerini tutmak, bilanço kâr-zarar tablosu ve beyannameleri ile diğer belgelerini düzenlemek gibi, benzeri işleri yapıyor.
Sayın GİRGİN, sosyal sorumluluğu ön planda tutar. O nedenle muhasebenin organizasyonunda, muhasebe uygulamalarının yürütülmesinde ve mali tabloların düzenlenmesi ve sunulmasında; tüm toplumun çıkarlarını gözetir ve dolayısıyla, işlerini gerçeğe uygun, tarafsız ve dürüst olarak yerine getirir.
Sayın GİRGİN, ekip çalışmasını ön planda tutar. Müşterisi, Battal Gazi Vergi Dairesinden emekli olan, Sayın Metin Aksoy ve diğer iki çalışanı ile başarılı bir ekiptir. Bu ekiple, işletmelerin ve firmaların, mevcut mali, ekonomik ve vergi durumlarını muhasebe kurallarına, gerçeklere ve yasalara uygunluk açısından inceleyerek görüşünü firma yetkililerine bildirir. Kişi veya kurumların, vergi daireleri ile uzlaşmalarını düzenle ve kurumların SGK ile ilgili işlemlerini yürütür.
Ayıca Sayın GİRGİN, göre, verimlilik, düşünce ve güven, etkili bir biçimde koordine edildiği takdirde, her alanda başarılı olmak için de hiçbir neden yoktur.
Sayın GİRGİN ve ekibini kutluyoruz.