
Gürcan Banger
Yenilikçi İş Fikri ve Kaynak İhtiyacı
Geçmişte bir TV kanalında masa etrafında çok sayıda konuk bulunduran bir söyleşi programında bir konuğun mesleği ilgimi çekmişti: “Kurumsal beslenme danışmanlığı”. Pek çoğumuzun beslenme alışkanlıklarını bir düşünün. Börekli, baklavalı; canımız ne çekerse onu yediğimiz bir dünyadan kurumsal beslenme danışmanlığının meslek olduğu bir noktaya gelmiştik. Çok hoş ve ilgi çekici bir iş fikri olarak takdir etmiştim.
Ekonomi ve iş yaşamının daralmalar yaşadığı dönemler yenilikçi ve yaratıcı fikirlere daha çok ihtiyacımız oluyor. Mesleki başarı düzeyi bir yana, böyle yaratıcı fikirleri beğeni ile karşılıyorum. Keşke bu tür yaratıcılık örneklerini ekonomik, sosyal ve kültürel –özel olarak sanatsal– yaşamımızda çok daha görebilsek, gösterebilsek...
Beğenmekten öte; iyi bir iş fikrinin ekonomik getirileri olması gerekir. Bir kuruluşun kasasına finansal değerler giriş ve çıkışına nakit akışı dersek; iyi bir iş fikri, kabul edilebilir bir zaman diliminde bu nakit akışında bir fazlalık (artı değer) yaratmalıdır.
İyi bir iş fikri aramak, mal veya hizmet olarak yakın ve uzak çevredeki ihtiyaçları araştırmakla ile çok yakından ilintilidir. Üretilecek mal veya hizmet kimlerin hangi ihtiyaçlarını karşılayacaktır? Sürekliliği var mıdır? İhtiyaçların karşılanması olası görünmekte midir? Bu ve benzeri sorulara başlangıç düzeyinde cevaplar verilmesi gerekir.
İyi bir iş fikrinin potansiyel kaynaklarından biri, yerel kaynak ve iş envanteridir. Yaşadığımız kentin yerel potansiyel envanterinin hazırlanmasının önemi ve acilliği biraz da bu gerçekten kaynaklanmaktadır.
Olası girişimin başlangıçta öngörülen boyutlarına bağlı olarak bir pazar araştırması gerekebilir. Üretilecek mal ve hizmetin pazarının nicelik, nitelik ve çeşitlilik açısından incelenmesi ciddi bir ihtiyaçtır. Bu konuda o kentte hizmet verecek özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarına ihtiyaç olduğu da bir diğer gerçektir.
Kuşkusuz, iş bu kadarla bitmiyor. Mal veya hizmetin üretimi için gerekli bilgi birikimi ve teknolojinin belirlenmesinden başlayın, üretim programları ve gelir-gider hesaplarına kadar daha pek çok ciddi konu var. Son olarak da bir iş fikrinin çıkış noktası olan nakit akışı tablosu... Bu ayrıntılara bir başka vesile ile değinmeyi öngörerek finansal kaynak ile devam edelim.
Bir iş fikri gündeme geldiğinde; genellikle ilk aklımıza gelen iş fikrinin devamında oluşacak girişim ve yatırım için gerekli finansal kaynağın nereden ve nasıl bulunacağıdır. Hatta çoğu zaman kaynak konusunu o denli abartırız ki, yapabileceğimiz işler bile gözümüzde çok büyür ve moral bozukluğu ile konudan uzaklaşırız.
Maddi kaynağın önemli olmadığını, söyleyecek değilim. Ama bir iş fikrinin bir proje haline gelmesi için öncelikle yukarıda sözünü ettiğim türden bir sürecin üretilmesi ve oluşan sonuca göre karar verilmesi gerekir.
Gerek dünyada gerekse ulusal düzeyde büyük boyutlu girişimleri incelediğimizde pek çoğunun geçmişinde ilginç finansal kaynak bulma yöntemleri olduğunu görürüz. Kaynak bulma konusu da çözülmesi gereken bir problemdir ve bu yönüyle başlı başına ele alınması gerekir. Ama ihtiyaç olan kaynağın miktarı ve özelliklerini bilmeden de bir iş fikri (proje) hakkında yorum yapmak mümkün değildir.