Eskişehir için çok sayıda tanımlama yapılır.
“Demiryolu kenti” de o tanımlamalardan birisi…
O tanımlamanın yapılması boşuna değil…
Eskişehir, Cer Atölyesi’nden başlayarak demiryolu ulaşımına büyük katkı sağlayan bir kent…
Bunun yanı sıra demiryolu ağının en önemli bir kesişme noktası konumunda…
Söylenecek daha çok şey var.
Ancak sözü daha fazla uzatmaya gerek yok.
Uzun sözün kısası Eskişehir, “demiryolu kenti” tanımlamasına uyan bir kent.
Külfetini de çok çekti.
Nimetlerinden yararlanması en doğal hakkı…
Ne yazık ki, nimetlerinden hiç yararlanamadı.
Eskişehir’de yaşayan insanlar, demiryolu ulaşımından hak ettikleri kadar yararlanamıyorlar.
Yüksek Hızlı Tren bileti bulmak “mucize” gibi bir şey…
Hele hafta sonlarında bilet bulabilen “büyük ikramiye bulmuş” gibi seviniyor.
Daha önce de defalarca dile getirdik…
Değişik zeminlerde sürekli dile getirildi.
Yapılması gereken belli…
Eskişehir-İstanbul ve Eskişehir-Ankara hattında karşılıklı sefer koymak…
Çok zor bir iş değil…
Ancak, bir türlü yapılmadı.
Şimdi bir değişiklik var.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, YHT seferleri ile ilgili açıklamalarda bulundu.
Ankara-İstanbul hattında sefer sayıları arttırılıyor.
Aynı şekilde Konya-İstanbul ve Konya-Ankara hatlarındaki sefer sayılarında da artış yapılıyor.
Sefer sayıları arttırılırken Eskişehir de unutulmamış.
Eskişehir-İstanbul hattında YHT seferleri başlatılıyor.
Karşılıklı olarak tek sefer konulmuş.
İnsanın “buna da şükür” diyesi geliyor.
Eskişehir’den kalkış için belirlenen saat 06.00… İstanbul’dan kalkış için belirlenen saat de 20.40…
İstanbul’dan kalkış için belirlenen saat için söylenecek söz yok.
“Uygun” denilebilir.
Ancak, Eskişehir’den kalkış saati için aynı şeyi söylemek olanaksız…
“Sabahın körü” denilebilecek bir saat…
Eskişehir, küçücük bir kent değil ki…
Tren Garı’na çok uzak yerleşim birimleri var.
Saat 06.00’da hareket edecek bir trene yetişmek için saat 05.00’de kalkmak bile yeterli olmayabilir.
Haydi, “erken kalkmaya katlanılsın” diyelim.
İyi de o saatte Tren Garı’na nasıl gidilecek?
Toplu taşıma araçlarının seferleri başlamıyor.
Her yerden yürüyerek gitmek de olanaksız…
Özel otomobili olanlar için sorun yok.
Ya olmayanlar ne yapacak?
Zorunlu olarak ticari taksiye binecekler.
Bazı yerleşim birimlerinde o saatte ticari taksi bulmak çok zor.
Haydi zor da olsa bulundu diyelim.
Taksimetre kaç TL yazacak?
Bazı yerleşim birimlerinden Tren Garı’na ulaşmak için tren bilet fiyatının 2 katı para ödemek gerekir.
Olacak şey mi bu?
“Sabahın körü” denilebilecek bir saate tren seferi koymak olacak şey değil…
O hizmetten yararlanmak için büyük külfete katlanmak gerekecek.
Yapmayın beyler…
Bir hizmet yapacaksanız insanların kolay yararlanmasını sağlayın.
Kalkış saatini biraz daha uygun bir saate alsanız olmaz mı?
Neden olmasın?
Elbette ki olur.
Umarız ki, oldurulur.
