Büyükerşen için CHP'ye geçişi üzerine pek çok senaryolar üretilmeye devam ediliyor.
Çünkü bu kez 'Büyükerşen-CHP' ilişkisi hayli akla yatkın geliyor.
Nedeni açık!
Büyükerşen'in de yönetimin içerisinde yer alıp, söz sahibi olması için büyük bir imkan yatarılmış durumda.
Bu imkanın da ucu açık.
İlk adım bakanlık olabilir.
Belki sonra neden Cumhurbaşkanlığı olmasın?
Çünkü şu an tamda Büyükerşen CHP'si ortaya çıkmış durumda.

İnanın bu türde söylemlerde bulunan çok sayıda kişi var.
Yılmaz Büyükerşen için belediye başkanlığı döneminin artık geride kalması gerektiğini;
O'na bu saatten sonra ülke yönetiminin yakışacağını söyleyenler çoğunlukta.
Ancak;
Düşünceler daha doğrusu Yılmaz Büyükerşen için yakıştırılan yerler güzel olsa da;
Böyle bir geçişin yaratacağı sıkıntıların da var olduğu gerçeğini görmek gerekiyor.
Bu meselelerin neler olabileceğini daha önce buradan ifade etmiştik.
Büyükerşen'in, Eskişehir'de ki dengeleri koruma altına almadan, böyle bir işe kalkışacağına ihtimal vermediğimizi dile getirmiştik.

Büyükerşen'in CHP'ye geçmesinin, meclisteki DSP'liler üzerinde yaratacağı etkinin nasıl olabileceğini tahmin edemiyoruz.
Ve asıl önemli soru, Yılmaz Hoca CHP'ye geçtiğinde belediye başkanlığı döneminin sonuna kadar koltuğunda oturmaya devam mı edecek?
Yoksa önümüzdeki yıl yapılacak olan genel seçimde kabineye girmeyi mi tercih edecek?
İşte bu iki soru içerisinde hangisinin hayata geçirip geçirilmeyeceği birazda meclis üyelerine bağlı.
DSP'liler içerisinden hocanın CHP'ye geçişi tavrını benimsemeyip, hocaya karşı bir tavır alma durumları yaşanırsa;
Bırakın ilk genel seçimde Ankara'ya gitmeyi;
DSP'deki belediye başkanlığı dönemi bile devam edebilir.
Çünkü;
Büyükerşen mecliste AKP'nin yeniden söz sahibi olmasına bizce asla izin vermeyecektir.
Bunun yerine mevcut partisinde kalıp, belediye başkanlığını sürdğürmeye devam edecektir.
Hatta bunun üzerine bir dönem için daha çalışmalarına kaldığı yerden devam edecektir.

Yarında DSP'lilerin olası tavırlarına ve bunların yaratabileceği etkileri konuşalım...