
4-Mustafa KANTARCI (GÖZLEM)
YUNUS EMRE ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ
Yunus Emre' nin, Eskişehir'in Mihalıççık İlçesine bağlı Sarıköy' de doğduğu Babalılardan Tapduk Emre' nin, dervişi olduğu kesin olarak belirlendi. Ancak Anadolu kentlerini dolaştığı, Azerbaycan ve Şam' a gittiği, Mevlana'yla görüştüğü de söylenir.
Mihalıççık ilçesine bağlı, Sarıköy yanın da, Karaman'da, Yunus Emre Camii avlusu; Bursa; Kula ile Salihli arasında, Emre Sultan köyü; Erzurum, Duzcu köyü; Isparta'nın Keçiborlu ilçesi civarı; Aksaray; Afyon'un Sandıklı ilçesi; Ordu'nun Ünye ilçesi; Sivas yakınında bir yol üstü, daha pek çok yer iddialar arasındadır. Bu durum, Yunus Emre'nin, büyüklüğünün ve Türk halkı tarafından, ne kadar sevildiğinin de bir göstergesidir.
Geçen hafta, Vali Yardımcısı Sayın Dr. Ömer Faruk GÜNAY' la, Yunus Emre üzerinde sohbet ettik. Konuya ilgilisi, bu alandaki düşünceleri, bu yıl yapılacak etkinlikle ilgili projeleri, özellikle de üniversiteler bünyesinde, gerçekleştirilmesini istediği,"YUNUS EMRE ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ" önerisi dikkatimizi çekti.
Sayın Dr. GÜNAY' ı, öneri ve düşünceleri, özellikle de projeleri ile işinin ehli, tecrübeli, deneyimli, bilgili, konulara yatkınlığı ve yakınlığı ile her zaman güven ve ihtiyaç duyulan, bir yönetici olarak gördük. O' na göre verimlilik, düşünce ve güven, etkili bir biçimde koordine edildiği takdirde, her alanda başarılı olmak için de hiçbir neden yoktur.
Sayın Dr. GÜNAY' ın,"YUNUS EMRE ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ" ile ilgili önerisi mutlaka dikkate alınmalı, ESOGÜ veya Anadolu üniversitesinin, birinde gerçekleştirilmelidir. Çünkü Yunus Emre' nin, daha iyi tanıtılması ve şiirlerinin, topluma kazandırılması için, bilimsel çalışmalar yapacak, böyle bir kuruluşa ihtiyaç vardır.
Aslında 06-08 Mayıs 2010 günlerinde, ESOGÜ, Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen Sempozyuma, Yunus Emre'yi devir, şahsiyet ve eserlerinden yola çıkarak, dil, edebiyat, tarih, felsefe, filoloji, eğitim, sosyoloji ve sanat gibi alanlarda, incelemek üzere 5 'i yurtdışından olmak üzere 107 bilim adamı katıldı ve 96 bildiri sunulmuştu. Sonuç bildirisinde öne çıkan başlıklar arasında, "Yunus Emre Araştırma Enstitüsü"nün kurulması da vardı.
Hayırsever insanımızın, Sayın Tafur BAYAR' ın, yıllardır gündeme getirdiği ve gerçekleştirilmesini istediği, "YUNUS EMRE KÜLTÜR MERKEZİ" gerçekleşirse, Üniversitelerin birinde oluşturulacak,Yunus Emre Araştırma Enstitüsü de bu merkezde faaliyete geçebilir. YUNUS EMRE "nin, sürekli gündemde kalması ve tanıtılması açısından, bu merkeze ihtiyaç vardır. Bu merkezin yapılması için de Vilayet, belediyeler, ESOGÜ ve Anadolu Üniversitelerimize, kurum/kuruluşlar ve halkımıza görev düşüyor.
Bugün, YUNUS EMRE' nin, erdemli, insan tavrına ve sevgi ve barış çağrısına, insanlığın daha çok ihtiyacı vardır. Eskişehir, halkı, insanlığın ihtiyacı olan bu çağrıyı, dünyanın dört bir yanına, taşımalıdır. Çünkü Eskişehir, bir barış, hoşgörü ve erdem kenti olarak, Yunus Emre'nin felsefesini, bütün bir dünyaya sevgiyle taşıyabilir.
Diğer yandan Anadolu'da, incelemeleri sonunda, 357 şiirin YUNUS EMRE' nin, olduğu konusunda, görüş birliğine varılmıştır. Yunus Emre adını taşıyan ve başka şairlerin elinden çıktığı ileri sürülen, 310 şiir daha derlenmiştir. Ayrıca Türk milletinin yetiştirdiği en büyük tasavvuf erlerinden ve Türk dili ve edebiyatı tarihinin, en büyük şairlerinden biri olan Yunus Emre'nin hayatı ve kimliğine dair, birçok şey bilinmemektedir. Yunus Emre Enstitüsü, çalışmaları ile bu belirsizliği de ortadan kaldıracaktır.
Sayın GÜNAY, Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası ile ilgili çalışmaları da başlatmıştır. Bu etkinliğe, kentteki, kurum/kuruluşları sivil toplum örgütlerinin,, gerekli duyarlılığı göstermesi gerekir. İlimizde, çocuk ve gençlerimizin örnek alabilecekleri ve onlara örnek olarak sunabileceğimiz, pek çok mümtaz şahsiyet vardır.
İnsanımız, çocuk ve gençlerimiz, ilimizde yetişen Yunus Emre, Nasrettin Hoca, Mehmet Kaptan, Seyyid Battal Gazi, Şeyh Edepali Ahmet Hamdi Efendi, Hızır Bey, Sinan Paşa, Aziz Mahmut Hüdai, gibi insanlarımızla, hem gurur duyup, örnek alacaklar. Hem de, doğruluk, çalışkanlık, fedakârlık, cesaret, yardımlaşma, sadakat, adaletli olma, edepli olma, sorumluluk sahibi olma, güvenilir olma gibi, kültürümüze ait değerlerin, yaşandığı bir maziyi de tanımış olacaklardır. Çünkü mümtaz kişiler, öldüklerinde, yeniden doğarlar.
Bu yıl yapılacak olan, Yunus Emre Kültür ve Sanat Haftası Etkinlikleri için, Vali Yardımcımız Sayın Dr. Ömer Faruk GÜNAY bir şanstır. O nedenle de etkinliklerle, ilgili, düşünceleri, projeleri, özelikle de YUNUS EMRE ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ ile ilgili önerisi dikkate alınmalıdır. Vilayet, halkımız, kurum/kuruluşlar, sivil toplum örgütleri, Anakent ve ilçe belediyeleri, Yunus Emre Kültür Merkezi' nin yapılmasında katkıda bulunurken, Anadolu veya ESOGÜ üniversitelerimiz de "YUNUS EMRE ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ" nün, gerçekleştirilmesi için, üzerlerine düşen görevi yapmalıdır.
Sayın Dr. GÜNAY' ı, kutluyoruz.