Ak Parti’de yoluna sessiz sedasız giden bir teşkilat var.
“Tepebaşı örgütü”
Daha doğrusu bu sessizlik, gündem içerisinde yaşanan bir dinginlik!
Sahadaki durum tam aksi vaziyette…
Tepebaşı teşkilatı, ilçenin her noktasına dağılmış durumda.
Resmen tam saha pres yapıyorlar.
+++
Tepebaşı teşkilatını konuşurken siyasetten daha çok sistemli bir çalışmadan söz etmeliyiz.
Son yıllarda halka daha çok inen ve bu doğrultuda projeler üzerine kafa yoran bir teşkilat görüyoruz.
Mahallelerde kurulan akademiler bunun en güzel örneği.
Tepebaşı halkıyla daha çok vakit geçiriyor artık Tepebaşı örgütü.
Kadınlardan çocuklara kadar her kesim için ayrı projeler uyguluyorlar.
+++
Bunlardan bir başkasının ise yolda olduğunu öğreniyoruz.
“Tepebaşı konuşuyor” adı altında yeni bir proje üzerinde çalışılıyormuş.
Halkın yoğun olduğu yerlerde kurulacak birimlerde Tepebaşı örgütü vatandaşı dinleyecekmiş.
Bu birimlerde halkın istek ve sorunları bizzat mahallede tespit edilecekmiş.
Halkın bu noktalarda buluşması ve vakit geçirmesi için de bir dizi hazırlık yapılmış.
Yakında da hayata geçirileceğini öğreniyoruz.
Kısacası;
Tepebaşı örgütü ilçenin çeşitli yerlerinde “Mini Millet Kıraathaneleri” oluşturuyor.
Etki yaratmaması mümkün değil.
İlçe Başkanı Yılmaz Kaynarca’nın bu işe artık iyice ısındığını da gösteren bir proje.
Kısacası;
Tepebaşı örgütü sessiz ve derinden ama etkili projelerle gidiyor.


MUCİZE SEZONU OLUR MU?

Lisans krizi esnasında yoğun bir bilgi kirliliği oluştu.
özellikle sosyal medya üzerinden bir ton yalan ve yanlış ligli sunuldu.
Resmi açıklamalar yapılmayınca, taraftar her duyduğu söze inandı.
Bu nedenle ağır bir travma içerisine girdik.
“Tam lisanslar bitti” derken bir başka sorun olduğu ortaya çıktı.
Binlerce insan gece yarılarına kadar bekletildi.
Umutlarımız ve hayallerimizle oynandı.
Taraftar o günlerin psikolojini hala üzerinden atabilmiş değil.
+++
Şimdilerde herkes mevcut döneme konsantre olmuş durumda.
Gençlerle yapılacak büyük bir mücadeleye hazırlanıyoruz.
Ancak;
Bundan sonrası hayati önem taşıyor.
Kulüp Başkanı “İkinci yarı Play Off’u zorlayacağız” diyor.
Asıl önemli sözü ise;
“Bizim derdimizi Süper lig” çözer cümlesi...
Es-Es’in bugünkü durumundan kurtulmasının asıl ilacını söylüyor.
Başka çıkış yolu da zaten görünmüyor.
Nedeni belli…
Artık şehrin tüm dinamikleri Eskişehirspor için seferber olmaktan yoruldu.
Dahası, taraftarın hem dengesi hem morali bozuldu.
Daha fazlası için kimsede takat kalmadı.
Sezon öncesi dediğimiz gibi;
“Şu sezon bir kez daha Es-Es’e omuz verme zamanı.”
Bakarsınız bir mucize olur.
İkinci yarı önce Play Off, sonra Süper Lig.
Hani her sezona bir isim buluyoruz ya…
“Kurtuluş, Diriliş Sezonu” gibi.
“Bu sezona da “Mucize Sezonu” diyelim.
Es-Es mucizeleri gerçekleştirecek kadar büyük bir camiadır vesselam.
Yapalım şu işi de;
Kurumsallaşmış, şirketleşmiş ve doğru yönetilen bir Es-Es’in kapılarını aralayalım…