Eskişehir Sanayi Odası, şehrin gündemine “Raylı Sistemler İhtisas Bölgesi” ile geldi.

Yapıldığında yaklaşık 5 bin kişiye iş, aş olacağı tahmin ediliyor.

Dünyanın önemli raylı sistemler üreticileri üretim için Eskişehir’e gelecek.

Şehrin ihracatını ikiye katlayacak, kentin yeni markaları ortaya çıkacak.

+++

Böylesi bir projeye elbette karşı çıkılamaz.

Ama işin içerisine siyaset girince işler bir anda değişiyor.

Koskoca Alpu Ovası’nın sadece binde 5’ine tekabül eden bu ihtisas sanayi alanı için bir bardak suda fırtınalar koparılıyor.

Ne deniliyor?

“Alpu Ovası’nda tarımdan başka bir şey yapılamaz”

+++

Projenin sahibi ESO’nun Başkanı Celalettin Kesikbaş dün Es Tv Canlı Yayınındaydı…

Uzun süredir konuya dair sessizliğini bozan açıklamalarda bulundu.

Pekçok kişinin programı yakından takip ettiğini gördük.

Konuya dair şehir kamuoyunun aklında bir düşünce ortaya çıkmış durumda.

Bu nedenle konuya dair bugün yorum yapacak çok bir şey kalmıyor.

Ancak programı takip edemeyenler için sadece sözü Başkan Kesikbaş’a bırakalım.

Bakın neler diyor Başkan kesikbaş;

+++

“Açıkladığımız projelerin, kısır çekişmeler içerisinde heba olmasına üzülüyorum.

İnsanlar tartışmıyor çünkü. Direk hemen herşeyi siyasete çekiyorlar.

Ben siyasi bir karakter değilim, projelerimi siyaseten anlatamam.

Ama Eskişehir’de bir gerçek var, o da taht savaşları.

Bu savaşlar yüzünden bizim projelerimiz helak oluyor.

Biz bu savaşların dışında kalmaya çalışıyoruz ama;

Açıkladığımız her ne varsa cevabı siyaseten oluyor.

Bizim kent olarak siyasete değil, tartışmaya, konuşmaya ihtiyacımız var.

Halk ne istiyor, Alpulu vatandaşlar orada bir ekonomi istiyor mu onu konuşalım.

Bugüne kadar termik santralle anılmış bir ilçenin teknoloji ile, dünya liderliği ile anılması bence çok kıymetli.

Ama Eskişehir’de sen, ben, bizim oğlan dön 300 kişi, dön 400 kişi kısır çekişme içerisinde.

İnsanlar neden, istihdam, iş, aşa siyaseten karşı çıkar ki?

Ben hep söylüyorum, siyaseten konuşmam, konuşursam zaten içinden geçerim.

Ama biz iş yapalım istiyoruz. Hazırladığımız sanayi vizyonu içerisinde 15 kadar ses getirecek proje var.

+++

Eskişehir Raylı Sistemler üretim merkezi olmalı.

Yoksa gidecek elimizden.

Bugünden bu çalışmayı yapmazsak, sahiden gider.

Uraysim’e bile sahip çıkmasaydık elden gidiyordu.

Adapazarı, Bursa, Ankara, Konya bu projenin peşine düştü.

Uraysim’in Eskişehir’de olması, Eskişehir’de milli trenlerin yapılması adına kıymetli.

Uraysim’in olduğu yere yatırım gelir.

Bu iş tüm dünyada böyledir.

Aynısı çek Cumhuriyeti’nde var. çevresinde dünya markaları üretim yapıyor.

Sonra diyorlar ki, neden Alpu Bölgesi?

Uraysim’i oraya biz yapmadık ki!

Seyitgazi’ye yapsalardı, orada yer bakardık.

++++

Eskişehir, üniversite öğrencilerinin gelmemesiyle neler kaybetti?

Halkın yüz milyonlarca lirası gitti.

Daha önce hiçbir şey yapılmadığı için mobilya ve otomotiv de gitti.

Zamanında yapılması gereken hareket yapılmadığı için gitti bunlar.

İşte Raylı Sistemler İhtisas Bölgesi de böyle.

Zamanında bu işin hazırlığını yapmazsak, bu da gider, size ah, vah dedirtir.

Ben bu işin vebalini alamam.

Olmazsa bile bundan 15 sene sonra “ben bu işin olması için çırpınmıştım” derim.

+++

Sonuç olarak…

Yine de siyaseten bir yorum yap derseniz;

Ona yine Kesikbaş’ın sözleri ile karşılık vereyim.

Kesikbaş son iddialara karşılık aynen şunları söyledi çünkü;

“Ben tapu müdürü değilim.

Alpu Ovası’ndan kim ne kadar arsa, tarla aldı bilemem,

Alanlar tarım için mi, kömür için mi, hayvancılık için mi aldılar ben bilmiyorum.

öte yandan Başkan Büyükerşen ile de her zaman görüşürüz.

Oturup çözemeyeceğimiz bir konu da olamaz”