Ak Parti siyasetini konuşurken en çok seçim stratejileri üzerine yorumlar yaparız.
Genel seçimler ile yerel seçimler arasındaki farkları anlatırız bu noktada.
Genel seçimleri kolayca kazanan partinin;
Neden yerel seçimlerde başarısız kaldığına dair sebepler ortaya koyarız.
+++
Bu nedenleri anlatırken, aday tercihleri ilk maddeyi oluşturur.
Adaylar belirlenirken yapılan hataların en büyük kayıp nedenlerinden olduğunu dile getiririz.
Ak Parti’nin bu dezavantajı, avantaja çevirmeyi ancak sahada olan isimlerle yapabileceğini ifade ederiz.
+++
İl Başkanı Zihni çalışkan’a bu konuyla ilgili sorulan bir sorunun yanıtını okuduk dün.
çalışkan, 31 Mart’ta belirlenen adaylar ile ilgili olarak;
“Hepsi geçmişte birlikte siyaset yaptığımız isimlerdi” yanıtını veriyor.
Yani belirlenen isimlerin hem şehirde, hem de partide tanınmış isimler olduğunu dile getiriyor.
Bu yüzden de adayların kendilerini kentte tanıtma çabası içerisine girmediğini, sadece seçimlere odaklandıklarını söylüyor..
Yani aday tespiti konusunda bariz bir hata yapılmadığını dile getiriyor.
Haklı olup olmadığına elbette kamuoyu karar verecek.
+++
Bizim yorumumuza gelince…
Ak Parti’nin aday tespitine ilişkin ne denli doğru ya da yanlış yaptığını anlamak için son yıllardaki yerel seçim sonuçlarına bakmamız gerektiğini düşünüyoruz.
En yakın örneği ise 31 Mart seçimleri…
Mesela…
“Daha önce siyaset yaptığımız isimlerden” denilen Burhan Sakallı, son 5 yıldır Eskişehir’de yoktu.
5 yılın bir hayli uzun bir zaman dilimi olduğunu düşünürsek;
Büyükşehir adayının sahada olan bir isim olduğu söylenemez.
Aynı tespiti Tepebaşı Adayı Hasan Tuç için de yapabiliriz.
Bir başka partinin kurucusu da olan Hasan Tuç’un, Ak Parti’de çok eskilerde siyaset yaptığını hepimiz biliyoruz.
Bu yüzden, geçen bunca zaman içerisinde partinin sahadaki üyelerinden birisi olduğunu Hasan Tuç için de söyleyemeyiz.
Merkezdeki bir diğer aday ise Volkan Doğan’dı…
İlçe başkanlığı ile başladığı saha çalışmalarını çok uzun bir zaman sürdürdü.
Adaylığı sahadayken aldı ve oradan hiç ayrılmadan seçime girdi.
öyleyse Doğan için “Partinin sahadan belirlediği tek adayıydı” tespitini kolayca yapabiliriz.
+++
Gelelim seçim sonuçlarına…
Partide eskiden siyaset yapmış ancak sahada olmayan Sakallı ve Tuç, rakiplerinden epeyce bir fark yedi.
Rakipleri açısından son derece kolay bir seçim oldu.
Diğer taraftan ise sürekli sahada olan Volkan Doğan ise kazanmaya en yaklaşan isim oldu.
Yani…
Aday tespiti konusunda saydığımız sebepler arasında “Sahadaki isimler olmalı” tespitimizin 31 Mart seçimlerine yansıdığını ve haklı olduğumuzu gösteren veriler ortaya çıktı.
Bu nedenle…
Ak Parti’nin bundan sonraki süreçte yapılacak olan seçimlere ilişkin aday tespiti yorumlarımızı yine aynı maddeden başlayarak konuşacağız.
“Ak Parti adaylarını Eskişehir’de seçimden çok uzun süre önce belirlemeli.
Belirlediği isimler, halkın içinde çokça vakit geçirmeli.
Parti teşkilatları da bu isimlere en güçlü desteğini vermeli.
Ak Parti’nin Eskişehir gibi zor bir şehirde yerel seçim kazanmasının en önemli formüllerinden birisi budur” demeyi sürdüreceğiz.
Ve hatta aynı stratejinin genel seçimlerde uygulanması dahilinde, partinin daha çok başarılı olup, daha çok vekil çıkaracağını da söylemeye devam edeceğiz…