Aylardır kafamı kurcalayan bir konu var. Esnaf Sarayı’ndaki güvenlik açığı… Çünkü bence Esnaf Sarayı Allah’a emanet. İki Eylül caddesindeki ana girişten herkes elini kolunu sallayarak rahatça girebiliyor. Oraya koyulan güvenlik ve xray cihazı boşuna konulmuş sanki. Çoğu zaman güvenlik olmuyor orada. Olduğu zamanlarsa dünya yansa umrunda değil güvenliğin. Hepsi kendi halinde, ya çene yapıyor biriyle, ya telefonu ile oynuyor ya başka taraflara bakıyor. Herkes istediği gibi elini kolunu sallayarak kapıdan giriyor hatta çoğu kişi xray’den bile geçmiyor, yanından geçip gidiyor. Defalarca buna şahit oldum, durup uzaktan izledim ve bakalım uyaracak mı diye kendim de xray’den değil yan tarafından geçip girdim. Ama nafile. Güvenlik ya görmedi ya umursamadı.

Diyeceğim o ki Esnaf Sarayı’na biri istese çok rahat bomba da sokabilir, silah da, bıçak da… İnsanların canı bu kadar ucuz mu? Allah korusun çok kötü olaylar olabilir orda. Günde yüzlerce kişi girip çıkıyor oraya. Sürekli bir sirkülasyon var. Kötü niyetli insanların işine gelir bu durum. Gerçekten korkuyorum.

Anlamıyorum neden bizim ülkemizde bazı şeyler hep göstermelik yapılıyor? Oysa ordaki esnaf aidatlarını düzenli olarak ödüyor. Bu aidatların içinde güvenlik için ödenen para da var. Para ödeniyor ödenmesine de Esnaf Sarayı güvenli değil ki. Hadi bir kişinin ihmalkarlığını herkese maletmeyelim diyelim. İyi de orda sadece bir güvenlik yok ki. Ben bu güne kadar orada kadın yada erkek kaç güvenlik görevlisi gördüysem hepsi aynı. İlgisiz… Güvenlik dediğin gözünü dört açmalı. Orda kuş uçurtmamalı.

Kimsenin canının yanmaması için, kötü bir olay olmaması için, sonradan tüh tüh deyip dizimizi dövmemek için bence bir an önce daha sıkı önlemler alınmalı insanların yoğun bulunduğu bu alışveriş merkezlerinde.

Sadece Esnaf Sarayı da değil. Gelelim Espark’a. Espark’ta güvenliklere diyecek bir sözüm yok, işlerini gayet düzgün yapıyorlar, sıkı bir kontrol var. Olumsuz yada şüpheli gördükleri bir durumda güvenlik görevlileri giren kişileri anında uyarıyor, müdahale ediyor ama bebek arabası ile girenleri hiç aramıyorlar. Onların adeta dokunulmazlığı var gibi onlar direk geçip gidiyor. Yanlış anlaşılmasın tabiki içinde bebek olan arabaları kastetmiyorum ben. Onlar elbetteki xray’den geçemez. Ama içinde bebek olmayan, alt tarafında sadece eşyalar, çantalar olan bebek arabalarını kastediyorum. Yada içi tamamen örtülü olan, içinde bebek var mı yok mu, başka birşey mi var göremediğimiz, emin olamadığımız arabalar benim söylemek istediğim.

İş niyette bitiyor tabiki. Kişi kötü niyetli ise ne yapar eder bebek arabasının altındaki kısımda yada arabada asılı duran çantalarda sokar sokacağını oraya. İçeri girdikten sonra da geçmiş olsun. Bence bebek arabaları da içinde bebek var mı yok mu aranmalı. En azından bakılmalı. Zor birşey değil ki. Devir kötü ve bence bu konuda tek böyle düşünen de ben değilim. O kadar çok kişi benimle bu konuda aynı fikirde ki, zaman zaman konuşuyoruz.

Bir başka güvensiz bulduğum durum ise geceleri özel hastaneler... Belli bir saatten sonra özel hastaneye giriş acil kapısından yapılıyor ve acil kapısında ben hiç bir zaman geceleri güvenlik görevlisi görmedim. Saat kaç olursa olsun elini kolunu sallayarak herkes içeri girip çıkabiliyor. İçerden hastalar ve refakatçilerde geceleyin aynı kapıdan sigara içmeye çıkıyorlar mesela. Orda yatan herkesin hastalığı belki çok ağır olmadığı için refakatçisi bulunmayabilir, kişi yalnız olabilir. Geceleri hastanelerde oda kapılarını kitlemek zaten mümkün değil, kapılar açık. Haberlerde sık sık duymuyor muyuz, eski kocası yada sevgilisi yine bir kadının sonu oldu diye. Yalnız ve savunmasız olduğu bir anı kollayıp hastaneye kötü niyetli biri girebilir, birine zarar verebilir, gözü dönmüş bir koca, intikam almak isteyen bir eski sevgili yada belki bir sapık ne bileyim Allah korusun bir kıza, bir kadına tecavüz edebilir, her an herşey olabilir. Düşünmesi bile çok kötü. Bence nöbetleşe durabilir güvenlikler. Kamera her yerde var günümüzde ama olan olduktan sonra, iş işten geçince kamera kayıtlarını incelemek bence çok anlamsız.

Kimsenin hayatı bu kadar ucuz değil, olmamalı. Önlem almak bir çok olayı da önleyebilir bence. Orda bir güvenliğin durması demek o zihniyetteki insanlara göz dağı verebilir, caydırıcı olabilir.

Benim amacım kimseyi suçlamak, yargılamak, çamur atmak değil, ben sadece olumsuz gördüğüm, defalarca şahit olduğum, olabilecek birtakım olumsuz olayların sonuçlarından korktuğum, sonunda kimsenin üzülmesini istemediğim için iyi niyetli bir uyarıda bulunmak istedim. Dinlenir, dinlenmez orasını bilemem ama inşallah kimse bu konular yüzünden zarar görmez bir gün.

Nolur artık kimse ölmesin. Artık bir şeylerden korkmayalım, endişeyle geçmesin hayatımız, huzurla yaşayalım. Nolur biraz dikkatli olalım!..