Değişim Karşısında Sürdürülebilir Olmak



Girişimcinin, iş sahibinin veya işletmeden sorumlu yöneticinin sağlaması gereken bir profili var. Eş ağırlıklı olarak üç özelliğe sahip olması gerekiyor: Teknisyenlik, yöneticilik ve girişimcilik. Teknisyenlik başlığı, iş sahibinin (konunun uzmanı olmasa bile) yaptığı iş hakkında bilgi ve deneyimle donanmış olmasını ifade eder. Yöneticilik ise işletmedeki operasyonları başarıyla sonuca ulaştırmak için yönetim ile ilgili bilgi ve becerilerle ilgilidir. üçüncü özellik girişimcilik ise işletmenin büyümesi, gelişmesi ve geleceğinin tasarlanması konularını içeriyor.

İş sahiplerinin (girişimcilerin) çoğu örnekte teknik bilgi açısından donanımlı ama yöneticilik ve girişimcilik özellikleri açısından eksikli olduğunu gözlüyoruz. Bunlara çağın değişen şartlarına bağlı olarak farklılaşan yönetim anlayışına uyum sağlayamama da eklenince problem daha dallı budaklı hale geliyor. Her şeyin değiştiği bir dünyada, geleneksel yönetim tarzlarının da yetersizliğini fark ederek yenilikçi tarzlara doğru hareketlenmek gerekiyor.

Gelenekselden Yeniye
Geleneksel şartlarda bir işletmenin birincil amacı; gelir, dolayısıyla katma değer (kâr) elde etmektir. Bunu sağlayamayan işletme gerekli kalıcılığı ve büyümeyi sağlayamaz. İş sahibinin kendi yaşamsal ihtiyaçları açısından işletmeden beklediği de bu gelir ve katma değerden pay almaktır. İşin sahibi olsun veya olmasın; yöneticinin görevi işletmenin büyümek, işletme ortaklarının yaşamak için ihtiyaç duyulan gelirin elde edilmesi için işletmeyi yönetmektir.

Günümüzün iş dünyası şartlarına geldiğimizde; yukarıda görünümün yönetim açısından bazı yeni faktörlerle zenginleştiğini görüyoruz. örneğin gerek işletmenin gerekse onun yer aldığı yaşam çevresinin sürdürülebilirliği ön plana çıkmaya başladı. Artık işletmeler çevreden bağımsız bir şekilde yaşamıyorlar. Bu nedenle hem bulundukları çevreyi hem de işletmenin ürün ve hizmetlerinden etkilenen paydaşları dikkate almak zorundalar. çevreye kirleten, atığını uygun biçimde ortadan kaldırmayan, yaşam çevresinin devamlılığına dikkat etmeyen ve canlı sağlığına özen göstermeyen işletmeler ve yöneticiler, toplum nezdinde kabul ve itibar görmüyor. özetle; yaşadığımız çağın yönetim anlayışının anahtar terimlerinden birisi sosyal sorumluluk oldu.

Bağlantı Yönetimi
Sanayi Devrimi sonrasının temel yaklaşımlarından birisi, bir işletmenin bir ürün için gerekli tedarik zincirinin tüm halkalarını kendisinin oluşturması idi. çoğu zaman bir ürün, tüm unsur ve süreçleriyle tek bir işletme çatısı altında yapılıyordu. Dolayısıyla tüm ilgili işlerde bilgiye, deneyime ve ustalığa sahip olmak önemliydi.

Geldiğimiz zaman diliminde ise tek başına yeterliliğin yerini alan anahtar kavram, işbirliği oldu. Bu dönemde firmaların değeri, tek başına yeterlilikleri yanında sahip oldukları bağlantı sayısı ve çeşitliliği (bağlantılılık) ile ölçülmeye başlandı. Bu nedenle bu çağda yöneticilerin görev alanları içine bağlantıların bulunması, geliştirilmesi ve yönetilmesi yeni bir unsur olarak eklendi. özetle; yeni anlayışın unsurlarından birisi bağlantı yönetimidir.

Geçmişin tek başına yeterlilik eksenli yönetimi, doğası gereği tümüyle akılcılık üzerine odaklanmak durumundaydı. Bu mantığın, geçerliliğini yitirdiğini söyleyemeyiz. İş süreçlerinde akılcılık hâlâ önemli olmaya devam ediyor.

Diğer yandan özellikle inovasyon ve tasarım yaklaşımlarına daha fazla ihtiyaç duyulması ile birlikte, (yenilikçilik, yaratıcılık, tüketicilerin ihtiyaçlarının doğru anlaşılması ve insana saygı bağlamlarında) duygusal unsurlar da iş dünyasının ayrılmaz parçaları haline geldi. Dolayısıyla katı akılcı tutum ve davranış modellerine sahip yöneticilerin rollerinde bu yönlü değişiklikler oldu. Artık yönetici aklı ve duyguyu herhangi birini dışarıda bırakmaksızın, duruma göre ağırlıklandırarak kullanmak zorunda… İşletme kültürü bunu gerektiriyor.


Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gürcan Banger Arşivi