2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

DENİZLİ MAÇININ DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ...

Nihayet Eskişehirspor maçına dair teknik ve taktik konuşacağımız günler geldi.


Bugüne kadar yaşam mücadelesi içerisinde hiç maç konuşamamıştık.


O kadar çok özlemişiz ki;


Denizli maçının teknik analizini yapmak için adeta sabırsızlanıyoruz.


++++


Ancak, öncelikle ifade etmemiz gereken Sazova bölgesine dair gözlemlerimizi var.


30 binE yakın kişinin aynı anda geleceği bölge için emniyetin önemli bir görev üstleneceğini söylemiştik maç öncesi.


Trafik ekipleri işlerini gerçekten iyi yaptı.


Kazasız belasız bir maç günü geride kaldı.


Ancak!


Her maç, aynı sorunla yüzleşmek şehir insanını sahiden çok yoruyor.


Maçtan çok, maç trafiği yoruyor insanları.


Bu yüzden, artık şehrin batı bölgesine bir tramvay hattının şart olduğunu açıkça görmek gerekli!


Seçimler yaklaşırken, başkan adayları için bizce iyi bir vaat duruyor ortada.


Stadyum ve çevresine tramvay hattı en azından maça giden binlerce kişi için dikkate değecek bir siyasi söylem olur.


Siyaset yapanlara küçük bir tüyo verelim bu vesileyle…


+++


Neyse…


Futbol konuşacağız dedik, futbol konuşalım artık…


Denizli maçı, kaliteli bir takıma sahip olduğumuzu gösteren en önemli maçlardan birisiydi.


Hatta Jesse’nin direkten dönen topu gole dönse maç farka gidecekti.


Birkaç dakika sonra futbolun cilvesine tanıklık ettik.


Bir kişisel hatayla farklı alınacak maçı tek puanla geçiştirmek zorunda kaldık.


+++


Maçın kırılma anı dışında, fark yaratacak bir unsur olmayınca iki takımda bu sonucu kabul etti.


Böyle diyoruz, çünkü her iki takım da hata yapmak niyetinde değildi.


Ne rakip Es-Es’in üzerine gelmeyi tercih etti, ne de Eskişehirspor rakibinin üzerinde baskı kurmak istedi.


Böylece ikinci yarı, orta sahada kıran kırana yapılan ikili mücadelelerle geçti gitti.


Her iki takımın kalesinde tek bir pozisyon dahi yaşanmadan maç noktalandı.


Eğer bu maç, Eskişehir’de değil de, Denizli’de oynanmış olsaydı çok farklı bir maça döneceği de kesindi!


Kendi sahasını kullanmak isteyen Denizli üzerimize gelecekti, Es-Es süratli oyuncularıyla pek çok pozisyon bulacaktı.


Es-Es rakibe yüklendikçe, aynı şekilde Denizli bu kez kontralarla yüklenip skor arayacaktı.


Yani çok farklı bir maç olacaktı.


Ancak, Eskişehir’deki atmosfer Denizli’yi frenlerken, bizim oyuncularda taraftar önünde hata yapma riskine girmedi.


Her iki takım hata yapmadan, kontrolü bırakmadan maç oynamayı seçti.


++++


Kişisel performanslara baktığımızda “Bizim çocuklara” dair bir şeyler söylemek gerekir.


Tecrübeliler ile Bizim çocukların harmanının her zaman iyi olacağını söyledik.


Nitekim İbrahim Halil’in çıkışının ardından hücum bölgesinde yaşadığımız sıkıntı çok fazla göze çarptı.


Rakip defansı yıpratan İbrahim yerine hazır olmayan Emre girince, rakip topu kontrol etmeye başladı.


Dahası…


Topla oyunda iyi olan ancak fiziksel aktiviteleri yetersiz olan orta saha oyuncularının üzerine iki kat yük bindi.


Sissoko çabuk tükendi, Milinkoviç skor üretecek atraksiyonlardan uzaklaştı, beklerimiz ileri çıkamadı…


Bu da İbrahim Halil’in bu takımın vazgeçilmezleri arasında olması gerektiğini gösterdi.


Aynı şekilde Mehmet özcan…


O yoksa, sanki orta saha da olmayacak.


Ve defans hattımız…


Bizim çocuklardan illaki takviye istiyor!


Umarız sakatlıklar çabuk geçer, lazım olan dinçliği defans bölgesine de getirirler.


Bahsettiğimiz harmanla çok daha iyi bir takım, çok daha iyi bir performans ortaya çıkar.


+++


Son olarak Gaziantep deplasmanına dair Fuat Hoca’ya mesajlarımızı yollayalım.


Sezon başından bu yana deplasman taktiğini bulamayan Hoca’nın yeni takımıyla deplasman sistemini de bulmasını arzu ediyoruz.


Bulunduğunda deplasmanda da yenilmeyecek bir kadroya sahip olduğumuzu biliyoruz.


Şimdiden başarılar…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi