Son günlerde üzerine koyarak giden bir Es-Es izliyorduk.

Umudumuzu artıran bu gelişme, geçtiğimiz hafta için beklentilerimizi yükseğe çekti.

İstanbul karşısında en azından bir puan bekliyorduk.

Her ne kadar net bir penaltı verilmemiş olsa da;

Ortaya konulan futbol beklentilerimizi hiç mi hiç karşılamadı.

+++

İstanbul maçının pek çok mesajı vardı aslında.

Takım içerisinde daha önce aldıkları sorumluluklarla öne çıkan oyuncular resmen kaçak oynadı.

Rakip oyuncuların arkasına saklanıp, oyunu idare eden bir anlayış ortaya koydu.

Devre arasının kapıya dayanmış olması;

Alacak-verecek meselelerinin yeni yönetimle birlikte yeniden alevlenmesi, belli ki kafaları da karıştıran bir etken olarak ortaya çıkmış.

Ne yazık ki;

Tüm bu psikolojik etmenler sahadan puansız olarak ayrılmamıza neden oldu.

+++

Oysa şehirde Eskişehirspor’a dair olumlu bir hava ortaya çıkmıştı.

O havanın İstanbul’dan alınacak puanla içerdeki Balıkesir maçını bir şölene dönüştürmesi bekleniyordu.

Ne yazık ki, alınan yenilgi şehirde moralleri bozdu.

Dahası…

“Acaba takımın aklı hala para işlerinde mi?” sorusunu gündeme taşıdı.

Bu durum ister istemez bu maç öncesi yeni bir tedirginliğe yol açtı.

+++

Hafta içerisinde ise, Eskişehirspor’a destek ziyaretleri birbiri ardı sıra devam etti.

Başkanlar bir bir kulübün yolunu tuttu.

Tesislerin eksiklikleri daha da giderildi.

Moral yemekleri düzenlendi.

Bir nevi oyunculara;

“Bu şehirde paranız kalmaz!” mesajları verildi.

++++

Geçen haftadan bu yana gelişen süreç bu şekilde.

Bugün ise ligin en kritik maçlarından birisini oynayacağız.

Rakip gol atma konusunda bir hayli sıkıntılı.

Buna karşılık gol yeme konusunda da aynı oranda cimri.

Eskişehir’e önce oynu tutup; ardından puan alma yolunu seçerek gelecekler.

Zor ve kıran kırana bir maç olacağı kesin!

+++

Oyuncuların psikolojik olarak hafta içi gelişmeleri, yönetimin olumlu tavrı ve teknik ekibin diyalogları ile iyi bir şekilde bu maça hazırlandığını düşünüyoruz.

Sadece maça odaklanmış bir Es-Es rakibini zaten yenecek güçte…

Fakat;

Artık tribün gücünü çok daha fazla kullanma zamanı geldi diye düşünüyoruz.

Son haftalarda düşen seyirci sayısının bugün artık eski günlere dönmesi gerektiğine inanıyorz.

En zorlu dönemeçlerde takımını yalnız bırakmayan büyük taraftara yeniden büyük iş düştüğünü görüyoruz.

Hatta bugün zorunlu bir görev halini bile almış durumda.

Bu nedenle…

Bir haftadır takımı bu maça hazırlamaya çalışan yönetimden, şehir yöneticilerine ve teknik ekibe kadar herkes gece gündüz çalışırken;

Es-Es’in gerçek itici gücü taraftarın bugün Es-Es’i yalnız bırakma gibi bir lüksü asla olamaz!

“Artık silkelenme, işin ciddiyetini kavrama ve maça koşma günüdür.”

Bugün kazanılacak üç puan, hep birlikte kazanılacak üç puan anlamını taşır.

O yüzden…

Herkes Es-Es için üzerine düşeni yapmaya başlamışken, tribünden uzak kalmak bu şehre yakışmaz.

Soğuk falan demeden bugün herkes görev başına…

çünkü;

Gerçekten de Eskişehirspor’un bugün gerçek sahibine ihtiyacı var.

O yüzden bir kez daha söylüyodruz.

“Hep birlikte şu zorlu virajı dönmek için haydi maça!”