Eskişehirspor’daki gelişmeler pek çok meseleyi perde arkasına itti.

Şehirde herkes “Es-Es ne olacak?” sorusuna kilitlenmiş durumda.

Şehirde böylesine bir gündem varken;

“Güç yarıştırmamak” elbette olmaz.

“Benim dediğim olacak” mantığıyla hareket edenler yeniden sahne almış gibi…

Elbette karşısında da başka bir güç olacak.

Şu sıralar bazı kesimler arasında böylesine garip bir yarış başladı gidiyor.

Sonucunun ne olacağını bekleyip göreceğiz…

Neyse;

Kafa bulandırmaya gerek yok.

Biz kentin sorunlarına dönelim…

örneğin;

Yaz girdi, havalar ısındı, millet tatil planlarını yaptı.

Ancak uçak konusunu açan bile yok!

Kaç yıldır, “yaz dönemlerinde tatil yörelerine uçuş” diyoruz.

Duyan dahi yok!

Anlaşılan bu yaz da ahali otobüslere ve arabalarına talim edecek…

Yeni çevreyolunu söylemekten artık dilimizde tüy bitti.

İhtiyaçtan çok izlem haline gelen yeni yola dair somut bir gelişme olur mu?

Bu gidişle zor…

Hatta “imkansız” boyutta!

Yeni yatırımlar konusunda da kente özgü bir şey yok.
Son olarak stadyum bitti, şehir hastanesi de bitmek üzere…

Devlet Hastanesinde son rötuşlar var.

ülkenin tüm kentlerinde yükselen inşaatlar gibi!

“Eskişehir’e bu hizmeti yapıyoruz” diyemez kimse…

O halde “özel manada bir projeyi” konuşmakta mümkün değil.

üçüncü üniversite defterini kapatalı epey oldu zaten.

Gemlik liman bağlantısını hatırlayan kalmadı.

Kızılinler işi iyice sürüncemeye gitti.

özel yatırım falan deseniz, Eskişehir’e otelciler dışında bakan kalmadı.

Siyaset kurumu deseniz, bu işlerle uğraşacak kimse yok.

Kimisinin içinde güç dengeleri ile oynanıyor,

Bazısının içinde kongre telaşı yaşanıyor.

Kimisi meclisten dışarı çıkmıyor,

Kimisi sadece tweetlerle meşgul oluyor.

Yani;

Siyaset kurumundan da kimseye fayda yok!

O halde;

Eskişehir’de şu günlerde Eskişehir’i konuşmak epey zor hale geliyor.

Eskişehirlilerin beklentilerine kulak vermek imkânsız oluyor.

“İyi ki Eskişehirspor var” diyoruz bu yüzden…

İyi ki var!

Es-Es’te olmasa, galiba şehrin yüzüne bakacak, şehri konuşacak kimseyi bulamayacağız…

Ne kadar kötü değil mi?