Seda Kağıtcı

Seda Kağıtcı

Kişilik bozukluğu

Sosyal medya çıktı mertlik bozuldu. Hele şu filtreler, o kadar yalan bir dünya ki… Tanıdığımız biriyle mesela yolda karşılaşınca ekranda gördüğümüz o kaymak gibi yüz ve dolgun dudaklar yerine, kırışmış yüzünü ve ince dudaklarını görünce birden dumur oluyoruz. Herşey sahte…

Sosyal medyadan sonra mı değişti bu kadar insanlar, yoksa bu kişilik bozuklukları onlarda hep vardı da biz mi bilmiyorduk, görmüyorduk bilemem artık. Ama bir hayli şaşkınım.

Etrafa karşı gerek gerçek hayatında gerekse sosyal medyasında kendini sanki çok önemli biri gibi gösterme, hiç boş vakti yokmuş da sanki insanlık yararına her gün bir sürü şey yapıyormuş gibi davranma, belki evde boş boş oturduğu halde sürekli birileriyle toplantı halinde gibi görünme, artık işe yaramadığını, kimse tarafından kabul görmediğini, takılmadığını bir türlü kabullenememe, internetten bulduğu özellikle de arkadan çekilmiş resimleri kendisiymiş gibi yazılar yazarak sosyal medyada paylaşma, aslında hiç gitmediği halde kendini sanki başka bir şehirdeymiş gibi etiketleme, kimseyle iyi anlaşamadığı halde suçu hep başkalarına yükleyip, tek iyi hatta tek doğru sadece oymuş gibi kendini sütten çıkmış ak kaşık sanma. Sanki kendisini tanımıyormuşuz gibi paylaşımlarında kendini sürekli filtreleyip, makyajlayıp bambaşka hallere bürünme. Aslında hiç olmadığı ve ne yaparsa yapsın asla da olamayacağı kişilere özenme. Bir değil birden fazla kişiliğe bürünme. Yaşını başını aldığı halde 20’lik çıtırlar gibi giyinme ve genç kızlar gibi poz verme. Bakın bunlar hep kişilik bozukluğu göstergeleri ve aşağılık kompleksi farkında mısınız? Bu kadar da olur mu, yok artık demeyin. Ben bunları yapan birkaç kişiyi çok yakından tanıyorum ve inanın çok da üzülüyorum onlar için. Kendilerini komik duruma düşürüp arkalarından milleti güldürüyorlar. Kaç yaşında insanlar çoluk çocuğun bile yapmadığı tavırlar sergiliyorlar. Onları uyarmak, açık açık konuşmak istiyorum ama hem yanlış anlaşılmaktan ve terslenmekten hemde onları incitmekten ve kalplerinin kırılmasından çok korkuyorum.

Bu sosyal medya herkesi daha yakından tanımamızı, insanların başka başka yüzlerini görmemizi sağladı. Elbetteki herkesi aynı kefeye koymuyorum, kendi gibi gerçek olanlar, samimi davrananlar, sırıtmak yerine içten gülenler de var elbette onları ayrı tutuyorum ama ne yazıkki kendini güzel pazarladığını sananlar da var aramızda, hem de çoğunlukta...

Elalemi kendine güldürmek de güldürmemek de insanın kendi elinde. Valla açık söyleyim biz ağzımızı bıraktık artık gülmek için bilmem anlatabildim mi?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Seda Kağıtcı Arşivi