“Devlet dağıtacak” denildi, herkes beklemeye koyuldu.

PTT gönderecek haberleri çıktı, daha kayıtlar yapılırken sistem göçtü.

“e-devletten işlemler alınıyor” diye söylediler, aradan günler geçti gelen giden yok.

“Eczaneler verecek” dediler sonra, eczane kapılarından “maske yok” yazıları hala kalkmadı.

“Şifre gelecek bekleyin” dediler bir ara, ortada tek bir mesaj yok.

Artık neyse fiyatı, “Parayla alalım” diyorsunuz, onu da satan kalmadı.

++++

Her gün onlarca kanaldan, onlarca firmanın ürettiği maskelere dair haberler izliyoruz.

ülkemizin pek çok tektsil firması çatır çatır maske üretiyor.

Sonra okulları labaratuvara çeviren öğrenciler, öğretmenler üretiyor.

Belediyelerin sosyal birimleri üretiyor.

Gönüllüler bir araya gelip atölyeleri maske üretim merkezine çeviriyor.

Pek çok ilde spor salonlarından tutunda diğer kapalı alanlara kadar heryerde herkes maske üretiyor.

+++

Ancak nedense o maskeleri bir türlü göremedik.

Başta söylediğimiz kanalların hiç birisinden temin edemedik.

Belki de durum sadece Eskişehir’de böyledir.

Ki diğer illerdeki maske dağıtımlarını fıpta ile izliyoruz.

Kutular içerisinde yanında ikramları ile kapı kapı dağıtılan maske görüntülerini görüyoruz.

Yani maskesizlik durumu Eskişehir’e özel bir vaziyet gibi duruyor.

Eğer öyleyse zaten şaşırmayız.

Eskişehir’de şu işin ucundan tutacak tek bir kişi bile yok çünkü!

+++

Neyse, lafın dolandırmayalım.

Maske üretim cennetine dönen ülkemizde, bir “Eskişehirli” olarak henüz tek bir maske göremedik!

Gören varsa bize de haber etsin de, hem temin edelim hem de buradan duyuralım…

*****************

ESKİŞEHİRLİLERİ ELEŞTİRİRKEN ON KERE DüŞüNüN!

İki günlük yasağın ardından bugün yeniden sokakta olacağız.

Eksiklikleri olan ihtiyaçları için bakkala, markete, fırına oraya buraya gidecek,

İşçiler fabrikalarına gidip tezgâhlarının başına geçecek.

Esnaf kepenk kaldırıp işine, gücüne bakacak…

+++

Tam olarak olmasa da rutin bir gün yeniden başlıyor bugün.

Hava da çok güzel beri yandan!

İnsanları sokağa davet ediyor resmen.

Yani bugün sokağa çıkmak için pek çok neden var!

+++

Geçtiğimiz günlerde de direk Sağlık Bakanı bizzat bildirmişti…

“Durum kontrol altına alınmaya başlandı!” diye.

Ne yalan söyleyelim, herkesi bir rehavet sardı o açıklamaların yapıldığı andan sonra.

Ardından şehir merkezindeki o çok eleştirilen görüntüler ortaya çıkmıştı.

Hani Taşbaşı’nda, Köprübaşı’nda, İki Eylül’de hayli kalabalık insan manzaralarının olduğu o fotoğraflar…

+++

Herkes Eskişehirlilerin yaptığını eleştirdi.

Kusura bakılmasın ama, bu şehir halkını bu denli eleştirmeye ve hatta hakir görmeye kimsenin hakkı yoktur!

Bu şehir eğitim düzeyi en üstte olan bir kenttir.

Bu şehrin insanı yerel basınını okuyor, gündemi takip ediyor ve ne olduğunun farkında.
Yani ortada Eskişehirlilere kızacak hiçbir şey yok.

Salgının ülkedeki en yetkili ağzının çıkıp “kontrol edilmeye başlandı, pik seviyesine geldik” tarzı cümleler sarfettiği bir ortamda, Eskişehirlilerin yaşayacağı rehavete kimse parmak sallayamaz arkadaş!

Ki;

Eskişehir’in ne kadar medeni bir şehir olduğunu geçtiğimiz hafta sonu hep birlikte gördük.

Hatta tüm ülkeye ders verecek nitelikte bir yasak yaşadı Eskişehir.

Su ihtiyacından tutunda, ekmeğe kadar tüm ihtiyaçların planlı programlı olarak vatandaşın ayağına gittiği;

Sağlık çalışmalarının tek bir an aksamadığı, acil ihtiyaçların el birliği ile giderildiği bir Eskişehir gördük.

Ve bir hafta öncesinde “Eskişehirlilerin yaptığına bak!” tarzı yapılan haberler;

Bugün itibariyle “Eskişehir’den örnek görüntüler” başlıklı haberlere döndü.

+++

Bu nedenle…

Eskişehir toplumunu aşağılamaya kalkarken herkes on kere düşünsün.

Bu şehir salgınla mücadele etmesini de bilir, yasaklara uymasını da…

Yeri geldiğince özgürce yaşamasını da…