Mustafa Ünal Eskişehir'in tanınmış sanayicilerinden.
Organize Sanayi Bölgesinde Mermer fabrikası var.
1994 yılında vefat eden babasının, ölmeden 4 yıl önce, yani 1990 yılında bugünkü Sosyal Güvenlik kurumuna 0.56 kuruş borcu kalmış.
Yanlış duymadınız, 0.56 karuş.
Bu borç 19 yıl sonra 90 TL olurken, babasının varisi olarak Mustafa Ünal'a icra çıkartılmış.
Dahası, Mal beyanında bulunması, bulunmadığı takdirde de hapse atılacağı ifade edilmiş.
Mustafa Ünal söz konusu 90 Bin TL yi ödemiş ödemesine de...
Aklına da bir çok soru takılmış...
Örneğin...
-"Bu dosyaya bakan memurlar 19 yıl niye beklediler? Niye 90 TL olmadan değil de, 5 TL olduğu zaman bu borcu istemediler?" diye soran Ünal'ın soruları bununla da sınırlı değil.
Şöyle devam ediyor sorular;
-"Bu dosyaya bakan memurlardan 19 yıl içinde emekli olanların veya vefat edenlerin mirasçılarına da kurum olarak bir yazı yazıp çalışan babalarının kurumda hizmeti geciktirdikleri, dosyaları savsakladıkları için kınama yazısı gönderildi mi?"
-"Kınamaya, eleştiriye geldiği zaman 'ben görevimi yapıyorum kanun böyle' diyen memuru, yöneticisi acaba bunlara hiç çare bulamaz mıydı?"
-"Bu dosyaların işlemden kaldırılması, kuruş bazındaki borçların silinmesi, kırtasiyeciliğin azalması için 19 yıl içinde ne yaptınız?"
-"Ben asgari ücretli biri olsaydım bu beni acıtmaz mıydı?"
Belli ki çok kızmış haklı olarak Mustafa Ünal...
Bunun sorumlusu olan herkese de verip veriştiren yazısını şöyle noktalamış;
-"Biraz Atatürkçü olsaydınız o dahi insanın söylediği her şey kanun yapmaktan ibaret değildir. Zira tatbik eden, icra eden karar verenden daha kuvvetlidir. Söyleşisinden hareket etselerdi 'çoban isterse tekeden süt sağar' misali bunlara çare bulabilirlerdi.
Bunlar yapılmaz burunlarından kıl aldırmayan, havasından yanından geçilmeyen ilgili ve yetkililer bazen bazı yerlerde kumbara cam kavanoz görüyoruz ve üzerinde 'buraya atılan parayla duymayanlara işitme cihazı alınacak' diye hiç mi görmediniz.
Sizde aynısını yapın. 'Ey vatandaşım buraya atacağınız her kuruş sizi 19 yıl sonra icraya verilmeye ve hapis cezasından kurtaracaktır' deyin. Bunu da yapamıyorsanız veya yapamayacaksanız 1000 tane kuruşlu dosyanın listesini gönderin hepsini ödeyeyim. Vatandaş da azaptan kurtulsun. Siz yorulmayın, çare aramayın rahatınız da bozulmasın"
Ne diyelim?
Olay oldukça trajikomik...
Doğrusunu söylemek gerekirse...
Mustafa Ünal az bile kızmış....