Ak Parti, yıllardır tek başına iktidar gücünü elinde tutan bir parti.
Böylesine bir güce sahip olan her kurumda iç çekişmeler olacaktır.
Bu durum son derece doğal!
Partinin ve hükümetin üst kademelerinde görev yapanlar bile bu türlü çekişmeler içerisine giriyor.
Eskişehir’de de benzer durumlardan söz edilebilir.
Son günlerde yaşanan iç çekişmeler de yeni de değil zaten.
Yıllardır partinin içinde yaşanan sorunlar.
Ancak tek bir fark var!
Geçmişte sorunlar içerde yaşanıp, içerde çözülüyordu.
Kol kırılıp yen içinde kalıyordu.
Bugün ise kamuoyu önüne taşınan tartışmalar yaşıyoruz.
+++
Ak Parti için içerde yaşanan sorunlardan daha büyüğü, tartışmaların dışarı yansıtılmasıdır.
Ayyuka çıkan parti içi sürtüşmeler halka yansıyacaktır çünkü.
Halk arasında da “Parti içinde kavga varmış” algısı oluşması, partiye en çok zarar veren etken olacaktır.
Hele hele, yerel seçimler öncesinde son derece güçlü hale gelmiş bir parti bu hata içerisine giremez, girmemeli.
Bu nedenle;
Ak Parti yoluna daha dikkatli adımlarla gitmeli.
Herkesin üzerine şu süreçte düşen daha büyük sorumluluklar var.
Aksinde halk nezdinde de bir güvensizlik ortaya çıkar ki;
İşte bu güvensizlik ortamı direk sandığa yansır.
Şimdiden söyleyip, uyaralım…



KAZIM KURT’UN AKLINA GELDİ!

Eskişehir bir kültür ve sanat kenti!
öyle ki, sanayisini bile sanatla bütünleştirebilen ender şehirlerden…
Tepebaşı, Pişmiş Toprağı, Odunpazarı ağaç ve cam’ı sanat eserlerine dönüştürüyor.
Bu çabaları her zaman takdir ettiğimizi zaten ifade ediyoruz.
Ancak!
Şehrin aslında tam da bu işe uygun bir değeri var.
Bugüne kadar asıl değerimiz sanatın içerisine katılamadı.
Belki de kimsenin aklına gelmedi.
Ancak;
Lületaşı’nı hatırlayan bir kişi çıktı.
O da Kazım Kurt…
+++
Lületaşı, şimdi festivalle kültür ve sanata dönüşüyor.
Odunpazarı Belediyesi, şehrin en önemli eserlerinden birini geç olmadan hatırladı.
İyi de yaptı.
Şimdi en büyük zenginliklerimizden olan lületaşımızı daha iyi tanıtma zamanı…



BU çOCUKLAR çOK CAN YAKAR!

Es-Es artık “kendi çocuklarına” emanet.
Yaşları çok küçük!
üst klasmanda mücadele edecek kadar fizik güçlerine sahip değiller.
Ancak, üst liglerde mücadele edecek yeteneklere fazlasıyla sahipler.
Sadece güçlenmeleri ve oyun mantalitelerini geliştirecek zamana ihtiyaçları var.
Bu zamanı çok fazla zarara uğramadan atlatırlarsa, işin boyutu ilerde değişir.
Birkaç ay sonra bu gençleri çok enteresan maçlar içerisinde görebiliriz.
Bu nedenle çocuklarımızı yürekten desteklemeliyiz.
Tökezledikleri yerde de düşüp kaldırmak yine bizlerin görevi olmalı!
çünkü bu çocuklar sadece bir takımın değil, koskoca bir kentin de geleceği...