Sabır futbolda çok şey...
Bu yüzden ligin başında ısrarla istedik bunu...
Takımın kapasitesinin iyi olduğunu, zamana ihtiyaç olduğunu sürekli vurguladık.
Birkaç kötü sonuca sabredemeyenlere inat, bu takım şimdi geçen zamanın meyvelerini topluyor.
Her geçen gün daha iyi, her geçen hafta daha derli toplu oluyor.
Galatasaray maçında da, derlenip toparlanan takım, artan futbol kalitesini inancıyla birleştirdiğinde ortaya nelerin çıkabileceğini herkes gördü...
Galatasaray galibiyeti yeni bir başlangıcın ilk durağıdır...
Gelecekte daha nice Galatasaray galibiyetleri alınacaktır.
Sırada Fenerbahçe var, daha sonra bir başkası.
Ancak;
Hemen söylemeden geçmeyelim.
Galatasaray'a 4 gol atan takımın, Fenerbahçe'yi yeneceğine kesin gözüyle bakmasın kimse.
Galatasaray maçı bir başlangıç dediysek, bu yine uzun soluklu bir maratonun başlangıcıdır.
İleriye dönük gelecek zaferlerin başlangıcıdır.
Burada yine herkese sabretmek düşüyor.
Fenerbahçe maçı kaybedilse dahi, beklemeye devam etmeli.
Unutulmamalı ki;
Uzun vadeli, genç ve ileride daha çok işler başaracak bir ekibin temelleri yeni atıldı.
Bu yüzden;
En başta Eskişehirliler olmak üzere herkesin ayağı yere sağlam basmalı.
Ve tabiî ki, teknik heyet ve futbolcular...
Ciddiyet ve inanç asla elden bırakılmamalı.
Hafta içi Bursa maçı var.
En azından Galatasaray maçı kadar zor, bir o kadar riskli...
Elde edilecek puan ya da puanlar, Fenerbahçe maçına moral yapar...
Kısaca, yaşanan havaya hava katar...
O havayla da ve daha da artırılacak olan inançla Fenerbahçe'de buradan eli boş gider.
Ancak dediğimizi unutmamalı.
Ayakları yere sağlam basıp, gelecek için sabretmeli.
EsEs'in bugünkü reçetesi ancak bu olabilir...