Fenerbahçe maçını izlerken karmakarışık duygular hissettik.
Bir taraftan Es-Es'li futbolcuların 'kahramanca' mücadelelerinin gururunu yaşadık.
Diğer taraftan İstanbul takımlarının nasıl kollandığına şahit oldukça sinirlendik.
Maçın ardından İstanbul medyasının yorumlarına göz atarken,
Bu kollamanın sadece sahada değil, ülkenin her karışında yaşandığını anladık.
Geçen hafta Galatarasay maçında, önceki günkü Fener maçında yine atladılar Eskişehirspor'u...
Hemen herkes tek ağız etmişçesine Fenerbahçe'nin eksiklerini aradı.
Teknik direktörlerinin hatalarını yargıladı.
Ancak kimsenin aklına;
Sezgin'in o muhteşem performansını,
Bülent Kocabey'in o defansları birbirine katan çalımlarını,
Serdar'ın hırsını,
Vucko'nun başarısını,
Tayfun'un sağlamlığını,
Önür'ün savaşını,
Poljak'ın paslarını,
Anderson'un çalışkanlığını,
Çalımbay'ın cesaretini,
Bülent Ertuğrul'un kahramanlıklarını,
Ve Komple bir takımın başarısından hiç mi söz etmediler.
Varsa yoksa o İstanbul takımı...
++++++++
Kimse kusura bakmasın ama bu takımlara destek verenler de, Anadolu'nun bu katledilişine ortak oluyorlar.
Bilerek yada bilmeyerek...
Medya insanların istediğini verir.
Eğer talep varsa, medya arzı yerine getirir.
Ki, günümüzde bunu yaşıyoruz.
++++++++
Yaygın medya kabul edemese de,
Bizler Eskişehirspor'u canı gönülden tebrik ediyoruz.
Dün biz vardık, bugün biz varız, yarın yine biz olacağız.
Kim, kimin hakkında ne derse desin, kim kime hayranlık duyarsa duysun,
Kimler ne şekilde kollanırsa kollansın,
Eskişehirspor efsane olmaya, bu dukalığa kafa tutmaya devam edecektir.
Ve bunu koskoca bir kent olarak, yine Anadolu'nun kalesi olarak sürdürecektir...