Büyükler çocukların makamında oturmalı…

Bugün 23 Nisan!

Neşe doluyor insan!

Her 23 Nisan geldiğinde farkında olmadan dökülür bu dizeler dilimden…

Klişedir belki ama çocukçadır.

Çocuk olmak ne zordur oysa ki…

Çocuklar “çocuk” olmanın zorluğunu bilmeden büyür, gider.

Bir büyüğe “çocuk” ol desen “hakaret” sayar belki…

Saflık bile büyüklerin nezdinde yok sayılmış.

Ne üzücü.

Bir büyüğün sokak ortasında çığlık çığlığa ağladığını düşünsenize.

Sonunun karakol olacağı muhakkak…

Çocuk öyle mi?

Aldırmak için o sevdiğini kozlarını sonuna kadar oynar.

Ulaşmak için sevdiğine…

Basar gözyaşını, ulu orta bir yerde, umurunda olmadan hiç kimse…

Tepine tepine ağlar.

Ağlamak hepimize çirkin bir eylem gibi gelir ancak büyüklerin yaptıklarının yanında ne masumca oysa ki…

Üstüne gözyaşlarının ardından çocuk ferahlar, büyükler birkaç yaş daha yaşlanır o ayrı…

Bu bayramı öbür bayramlardan daha çok severim.

“Çocuk var” içinde…

Her şey çocuklar için programlanmış ama bir büyük de çocuk olmaya gönüllü değil…

Çocuklaşmak ister ama çocuklaşamaz.

Eeee kolay değil, diyorum.

Birde bu özel günde çocuklar oturur ya devlet büyüklerinin makamına…

Şimdi bir gün kala oturuyorlar.

Göstermelik uygulamalara çocuklar da dahil edildi.

Zamansızlık içinde hızla kaybolurken, zamanın en çok değerini bilen çocuk gününde bari yapmasalar iyiydi, neyse…

Aslında tersi olmalı…

Büyükler çocukların makamına oturmalı…

Çocuk günü değil mi?

23 Nisan’da gidin çocukların mekanına, parklarda gün geçirin, sınıfta ders dinleyin, kaydıraktan kayın, salıncakta sallanın, okulun bahçesinde koşturun.

Büyüklere de iyi gelir.

Çocukların yanında farklıdır ama makam sahipleri dikkat ettiniz mi?

Herkesin yanında dik duran, burnundan kıl aldırmayan büyüklerimiz çocukların yanında utanırlar, eğilirler, büzülürler.

Tedirgin oldukları her hallerinden belli…

Çocuklar dize getirir büyükleri…

Çocuklar saftır nitekim, masum…

Önceden tembih etseniz de geliverdi mi o sözcük bir an da ağza, durmaz, durduramazsın.

Çıkıverir.

Sonrası büyüklerin derdi.

Kentin en büyük problemi nedir diye sorsanız bir çocuğa…

Yüksek ihtimal, “Zeyneple o parkta buluşamamaktan yakınacak” ama ona “trafik de evladım, trafik” diyerek önceden tembih edilir.

Eeee çocuk bu, tedbirsiz yaşayan çocukların yanında maazallah tedbirsiz bir vaka vuku bulmasın da…

23 Nisan’lar bu sebepten daha anlamlıdır.

Eğilirim bütün çocukların önünde…

Bize çocuk olmanın kutsallığını anlatırlar bu bir günde…

Sevmenin değerini.

Tepine tepine ağlarken sevdiğine ulaşmanın masum mücadelesini de gösterirler.

Mücadele şeklinin masumluğunu da…

Her yıl bugün büyükleri dize getirirler çocuklar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Özge Zaim Arşivi