
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
CHP YOK BAŞKANLAR VAR!
Seçimlere kısa süre kala, Eskişehir’deki güçlü oy potansiyeli ile bilinen CHP’yi konuşalım.
Birkaç kişinin gölgesinde yol almaya çalışan partiyi…
Nedeni belli, öyle ahım şahım bir CHP çalışması bugüne kadar görmüş değiliz.
Ortada bir örgüt çalışması var diyen kendisini sorgulasın.
çünkü, kentin her noktasına dağılmış bir parti örgütü gören var mı?
Partinin gençlik kolları, kadın kolları ve diğer unsurları nerede olduğuna dair fikri olan var mı?
Köprübaşındaki stantlarda bayrak sallayarak oy toplayacağını sanan bir CHP örgütü olabilir mi?
Ne dersiniz?
+++
Gelelim vekil adaylarına…
Kimse alınmasın gücenmesin ama eleştirilen Ak Parti listesi tüm gücüyle sahada yer alırken;
CHP listesi de yine bazı isimlerin arkasında seçim geçirmeyi yapmayı tercih etti.
Bir kaç reklam, ilan, afişle koskoca süreci geride bıraktılar.
Listenin en çok çalışan ismi ne gariptir ki birinci sırasındaki isim oldu.
Sanki “çıkmalıyım bu listeden” dercesine sokak sokak, bucak bucak, köy köy, kapı kapı gezdi.
Listedeki bazı isimler göstermelik ziyaretler yaparken;
Sanki 4. sıraya konulmuşçasına çalışan da birinci sıra adayı oldu..
+++
Artık seçim süreci ve çalışmaları sona erdiğine göre CHP adına bu özeleştiriyi yapmadan duramayız.
Acı ama söylemek gerek, “Bunca zaman içerisinde ne örgüt, ne de liste gereken çalışmayı yapamadı.”
çalışmalar istenilen düzeye ulaşamadı.
İşte tam da bu noktada CHP’nin imdadına yetişen isimler oldu.
Gece yarılarına kadar çalışıp, partilerine teveccüh toplamaya çalışan o güçlü isimler.
Belediye Başkanları yani…
+++
Hani her seçimde “başkanlar neden listelere karışıyor?”
“Başkanlar neden delege seçimlerinin içerisine giriyor?”
“Başkanlar neden örgütlere mesafeli duruyor?”
“Başkanlar neden parti ile çokça barışık değil!” diye bir ton eleştiri getiriyorlar ya…
İşte o eleştiri getirenler bugün nedense sahada yoklar!
Seçmenin yanında yoklar, vatandaşın arasında değiller.
Halkla irtibatları yok denecek kadar az.
Ne teşkilatları, ne de seçmen kitlesini diri tutacak tek bir çalışmaları dahi yok.
Sonra, “örgüte neden bir şey sorulmuyor?” oluyor.
Sevsinler sizin eleştirilerinizi…
+++
Bakın, daha yeni Ramazan ayından çıktık.
Ay boyunca şehrin her köşesinde iftar sofraları kuruldu.
CHP’li başkanlar belki de yüz binlerce kişi ile aynı masada buluştu.
Sırf bu iftar manzaraları bile, bu eleştirileri yapmaya hakkımızın olduğunun göstergesidir.
Açın Ramazan ayıda çekilen fotoğraflara bakın.
Başkanların yanında bırakın örgütü…
Tek bir meclis üyesi bile yok!
Hani listeler yazıldıktan sonra yerini beğenmeyen o meclis üyeleri var ya…
Onlar işte…
Bir iftar yemeğine katılıp, başkanların yanında duracak kadar bile çalışma içerisine giremiyorlar.
Sonra, “listeye neden bu kadar karışılıyor?” diye de sorarlar ha!
+++
Lafı uzatmayacağım…
önceki akşam Tunalı Mahallesindeydik.
Tepebaşı Belediyesi’nin düzenlediği halk konserine katıldık.
Her şey yukarıda anlattığımız şekildeydi.
üç başkanın bir arada olduğu, bunun dışında kimsenin yer almadığı bir CHP!
Ataç’ın halk üzerinde ne denli etkin olduğunu bir kez daha gösteren bir manzara…
Kendisine gösterilen sevgi selinin ne kadar büyük olduğunu ispatlayan bir tablo!
üç başkanın bir araya gelmesiyle şehirde nasılda bir sinerjinin ortaya çıktığını bir kez daha gösteren bir realite…
Kısacası;
CHP’nin yerine başkanların yürüttüğü bir seçim süreci yaşadık.
Mutlaka ki her üç başkan da hiç yoksa partilerinin gücünü kentte koruyacaklardır.
Ve bu gücün üzerine konulacak her oy da başkanların oyu olacaktır!
Şimdiden söyleyip, tarihe bir not düşelim.