
Gürcan Banger
Covid-19 Sonrasında Endüstri 4.0 3
Endüstri 4.0 vizyonunun bir işletmede gerçekleştirdiği en önemli değişim, tedarik (değer) zinciri için vaat ettiği yenileşmedir. Zincirin ayrıntılarına indiğimizde gerçekten burada yer alan süreçlerde ve faaliyetlerde çok sayıda iyileştirme ve inovasyon fırsatı yer aldığını görebiliriz. ‘Covid-19 krizi’, izolasyon ve sosyal mesafe gereğinin yarattığı etkilerden dolayı insan kaynağının ve bu durum karşısında iş-işletme ortamının sistematik zafiyetinin önemini ortaya koydu.
Covid-19’un yarattığı krizin sonuçlardan birkaçı talebin düzensiz değişimi, hammadde tedariğinde zorluklar, nitelikli insan kaynağı sağlanamaması ve makine parkının işletilmesi ile ilgili sorunlar oldu. Tüm bunlar, sanayinin ve ticaretin vazgeçilmezleri arasında ilk sıralarda yer alan tedarik zincirinin her halkası için “tam zamanında teslim” konusunda zafiyet oluşturdu. Endüstri 4.0’ın getirdiği olanaklarla birlikte üretim olgusu, gerçek zamanlı iş yapma tarzlarına doğru yol alıyor. Gecikmeler, ertelemeler veya ötelemeler artık iş ekosisteminin asla razı olmayacağı problemler arasında kabul ediliyor.
Yukarıda kısaca değinilen sorunlar, Covid-19 sonrası iş-işletme ekosistemini tanımlayacak özellikler arasında olacak. üreticiler yeni ekosistemi ve iş modellerini oluştururken, Covid-19 sürecinde yaşananların tekrar etmemesi konusunda daha özenli ve önlemli olacaklar. Bu durumda Covid-19 sonrasına uzanan süreçte Endüstri 4.0’dan beklentiler neler olabilir? Endüstri 4.0 vizyon, zihniyet ve teknolojileri daha sağlam bir iş-işletme tasarımı oluşturmak nasıl değerlendirilebilir?
Endüstri 4.0’ın sorgulanan rollerinden ilki, yaşanmakta olan da dâhil olmak üzere Covid-19 benzeri ‘krizler’ karşısında canlı ve sürdürülebilir kalacak işletme sayısının çoğaltılması olabilir. İkincisi; bu türden ‘krizlerden’ kurtulup rehabilite olma sürecinin kısaltılması ve olağan iş şartlarının kolayca yeniden oluşturulması olarak söylenebilir. üçüncü rol, muhtemelen Endüstri 4.0 vizyonuna en uygun olandır. Bu da yeni, orta ve uzun vadede daha esnek ve çevik işletmelerin –dolayısıyla iş modellerinin– oluşturulması için uygun ortamların hazırlanmasıdır. özetlenen bu üç hedef-rolün gerçekleştirilmesi için –işletmenin kurumsal stratejilerine uygun olarak– Endüstri 4.0’ın katkı sağlayacağı örnek faaliyetler neler olabilir?
Endüstri 4.0 çatısı altındaki teknolojilerin yeni türden işletmeye imkân sağladığı önemli dayanaklardan biri gerçek zamanlılıktır. Bu bağlamda Endüstri 4.0 sayesinde hammadde, malzeme, ara mamul, son ürün, insan kaynağı, makine parkı ve kapasite kullanımı gibi alanlarda gerçek zamanlı görünürlük sağlanacak.
Yapay zekâlı yazılımlar ve makine öğrenmesi sayesinde iş süreçlerinin ve faaliyetlerin düzenli olarak gözden geçirilmesi, yeniden değerlendirilmesi ve planlanması mümkün olacak. Katma değer içermeyen manüel ve rutin operasyonları kolaylaştırmak veya ikame etmek üzere akıllı ve bağlantılı robotların kullanımıyla yüksek otomasyondan yararlanma fırsatları oluşacak. Mobil, artırılmış ve sanal gerçeklik gibi teknolojiler –Covid-19 türü ‘krizler’ de düşünüldüğünde– çalışanların daha önce eğitim almadıkları iş ve görevler konusunda “kullanıcı deneyimi” edinmelerini kolaylaştıracak.
Endüstri 4.0’ın önemli teknolojileri arasında sensör, bulut bilişim, büyük veri, analitikler ve siber fiziksel sistemlerin önemle vurgulanması gerekir. Bu sayede fiziksel sistemlerin uzaktan yönetim ve denetimi yanında dijital ikizlik sayesinde ürünlere uzaktan gerçek zamanlı servis verme imkânları zenginleşecek. Keza; bu teknolojiler fiziksel olarak işyeri mekânında bulunmadan uzaktan çalışmayı da mümkün ve aktif hale getirecek.
Endüstri 4.0’ın farklılık getiren bir diğer unsuru katmanlı imalat teknolojisi ve üç boyutlu yazıcılardır. Bu sayede pek çok ürün ve malzemenin (örneğin yedek parçanın) yerinde imalatı mümkün olurken, geleneksel çıkarmalı (döküm ve torna-freze) teknolojiye çok ciddi bir alternatif egemen hale gelecek.
Son olarak; akıllı ve bağlantılı sürücüsüz otomobillerden, insansız hava araçlarından, otomatik güdümlü araçlardan söz etmeliyiz. Bu tür teknoloji ve araçlar yaşanmakta olan Covid-19 salgınının etkilerini (izolasyon ve sosyal mesafe gibi açılardan) azaltıcı ve çoğu zaman yok edici özelliğe sahip olacaktır.
Covid-19 salgınının olumsuz etkileri sürerken, geleceğin öngörüsünü tam olarak geliştirmek mümkün değil. Ama bu tür öngörüler olmadan da gelecek kurulamayacak.