2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

ESES TOPARLANIYOR...

Şu an içine düşürüldüğümüz ligin adına taraftarlar çeşitli isimler buluyor.
Lig, daha çok sosyal medyadan yayınlandığı için, sosyal medya uygulamalarının isimleri takılıyor.
Elbette gülümseten fikirler oluyor bunlar.
Gülümsetirken de düşündüren...
***
Taraftar içine düşürüldüğümüz ligin adını her gün değiştirirken;
Elazığ maçını izlerken bizim de aklımıza bir isim geldi;
"Allah'a Emanet Birinci Lig!"
O kadar sahipsiz bir yerdeyiz ki, hangi yanlış için kime itiraz edeceğiz, bilmiyoruz.
Ortada ne yetkili var, ne lige bakan var, ne de bu ligin oynandığının farkına varan.
Tamamen sahipsiz, tamamen yalnız bırakılmış ve tamamen kara düzen giden bir sistem...
***
İşte bu sistem Çağatay Şahan gibi hakemleri ortaya çıkarıyor.
Öyle bir hakem ki, ne Eskişehirspor tarafı memnun kalıyor, ne de Elazığ tarafı.
Maç bittiğinde iki takımın da temsilcileri hakeme veryansın ediyor.
Çünkü çaldığı düdüklerin tek bir tutarlı yanı yok.
Elazığ'lı oyuncuyu atıyor...
Attığı için de karşı takımdan bir kurban arıyor.
Hatta ve hatta skoru eşitlemek adına penaltılar uyduruyor.
Ne takımların, ne oyuncuların ne de maçın ağırlığı üzerindeki kontrolünü sağlayamıyor.
Ve herkesin keyif ile izlemekten çok çileden çıkarak izlemeye başladığı bir müsabaka şekli ortaya çıkıyor.
***
Gelin görün ki "Allah'a Emanet Birinci Lig"de derdinizi anlatacağınız kimse yok.
Bulsanız bile ligin başından beridir hakemlerin kurbanı olduğunuzu ispatlayacak done de yok.
Ne görüntü var, ne ses var, ne de ispat.
Taraftar yok, kamuoyu yok, baskı yok, basın yok, gören yok, duyan yok.
Yok oğlu yok bu "Allah'a Emanet Birinci Lig"de!
***

"Allah'a Emanet Birinci Lig"den kurtuluşun yolu belli!
Bir an evvel sağa sola sapmadan, çukura, bayıra düşmeden tez elden bu ligden kaçmak.
Artık bu vurdumduymazlığı da, bu hakemleri de, bu sistemi de geçerek kurtulacağız bu ligden.
İşimiz zor mu zor.
Yani iş sadece sahada mücadele etmekle bitmeyecek.
Maç esnasında rakiple beraber geçilmesi gereken pek çok engel ortaya çıkacak.
Böylesine büyük işleri de elbette ki büyük takımlar başarır.
Eskişehirspor ise sadece oyuncu kadrosu ile değil;
Tüm camiası ile büyük bir takım.
O yüzden bu zorluğun üstesinden gelecek her türlü tecrübe ve kapasiteye sahibiz.

***
Camianın büyüklüğü ve takımına olan ilgisi oyuncu kadrosunu da her geçen gün toparlıyor.
Zaman geçtikçe mücadele gücü artıyor takımın.
Taşlar birbirine uyum sağlamaya başlamış.
Buram buram katile kokuyor her mevki.
Mevkiler arası uyum da sağlanmak üzere.
Bazı eksiklikler yok değil.
Bunlar da birkaç hafta içerisinde hallolacaktır.
Ancak;
Gördüğümüz en büyük eksiği de söylemeden geçmeyelim.
O da şu;
"Takım, rakibin temposuna göre tempo tutuyor."
Ne zaman rakip geriye düşüp işi tekme tokat mücadelesine çevirse işte o zaman bizim takım uyanıyor!
Elazığ maçının ikinci yarısında bu vardı.
O yüzden;
Daha maçın başından itibaren rakibin temposuna uymadan, kendi tempomuzu rakibe hissettirmeliyiz...
Sonrası zaten bu takım için çok kolay!

Önceki ve Sonraki Yazılar
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi