Gazetemizin ilk sayfasında yer verdiğimiz iki tablo…

Oluştukları yerler farklı…

Birisi Yeşiltepe Mahallesi’nde…

Mahalle’nin içinden geçen bir sulama kanalı var.

Yaz aylarında ayrı bir dert, kış aylarında başka bir dert…

Yaz aylarında ciddi bir can güvenliği sorunu yaratıyor.

Can almadığı yaz mevsimi ‘’yok’’ denilecek kadar az…

Hemen her yaz can alıyor…

Aldığı canların büyük bölümü de çocuklar oluyor.

Kış ayları başladı, kanala su verilmiyor.

Susuz kalan kanalda oluşan bir tablo var ki, inanılır gibi değil…

İçinde akla gelen her türlü atık var.

Akla hayale gelmeyen atıkları görmek bile olanaklı…

Kısacası ‘’çöplükten farksız’’ dense olur.

Kanalın sahibi belli…

DSİ Bölge Müdürlüğü…

Başında bulunanlara yıllardır çağrı yapılıyor.

Yazılı ve sözlü olarak ‘’şu kanala bir çare bulunsun’’ deniliyor.

Ne yazık ki, boşuna…

Kimse kılını bile kıpırdatmıyor.

AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, kendisini kamu kurumlarının amiri gibi görüyor.

Kurumların vermesi gereken bilgileri veriyor, eleştirilere sert bir dille yanıt veriyor.

Sakaryabaşı konusunda Çifteler Belediye Başkanı Zehra Konakçı’ya da o yanıt vermişti.

Yanıt verirken de Belediye Başkanı’na ‘’iş bilmez’’, gazetecilere de ‘’kendini bilmez’’ demişti.

Yaptıkları yapılacak iş değil…

Öyle olsa da haydi ‘’tamam’’ diyelim…

İyi de ‘’kamu kurumları amiri’’ olarak DSİ Bölge Müdürlüğü’ne ait olan kanalın halini görmüyor mu?

Mahalleye gidip şu kanalın halini bir görse…

Elbette ki görmesi yetmez… Beraberinde çözüm bulunmasını da sağlasa…

Çok iyi olur.

Yapar mı?

Hiç zannetmiyoruz… Keşke yanılan biz olsak…

Aktardığımız diğer tablonun oluştuğu yer ‘’kentin göbeği’’ olarak tanımlanabilecek bir bölgede bulunuyor.

Tozman Çarşısı’nın da bulunduğu bölgede oluşan tablo da inanılır gibi değil…

Orada da her türlü atığı görmek olanaklı…

Görüntü kirliliği yaratmakla kalmıyor, insanın içini ayaklandıracak kadar pis bir koku yayıyor.

‘’Çöplükten farksız halde’’ dense olur.

Kentin yerleşim bölgelerinde böyle bir tablo oluşamaz…

‘’Kentin göbeği’’ denilebilecek olan çarşı bölgesinde ise hiçten oluşamaz…

Gel gör ki oluşmuş durumda…

Bunun sorumlusu da belli…

Tepebaşı Belediyesi…

‘’Hayat Tepebaşı’nda’’ şeklinde bir sloganı da var.

Peki o sloganı kullanan bir belediyenin görev ve sorumluluk alanında böylesi bir tabloya nasıl seyirci kalınabiliyor?

Anlaşılır gibi değil…

Kentten iki tablo aktardık…

Eskişehir’e hiç ama hiç yakışmıyor…

Böylesi tabloların oluşmasından utanç duyması gerekenler var.

Acaba utanıyorlar mı ki?