Eskişehir'in Futbol Gündemi

 


 


Zor günlerde kolay sözler söylemenin kolaycılığını biliyorum. Ama söylenmek zorunda… Bugün bir endüstri haline gelmiş futbolun, Eskişehir’in ekonomik yaşamına olumlu katkılar yaptığına kuşku yok. Bu arada kentin futbol takımının, ülkenin en üst liginde bulunmasının bir maliyeti olduğunu da unutmamalıyız. Ekonomik açıdan bakıldığında; bu maliyetin uzun dönemli kalıcı başarı ve yeniden yapılanma ile karşılanıp bu sektörün kent ölçeğinde kendi kendini yaşatır hale gelmesi gerekir.


 


Eskişehirspor’un kalıcılığına ve başarısını ortalamanın üstünde tutmasına kısa, orta ve uzun olmak üzere üç farklı zaman diliminde bakmak gerekir. Bunlardan ilki, bir sezon diyebileceğimiz kısa dönemle ilgilidir. Kısa dönem önlemleri arasında ise kent ve kulüp ekonomisinin yaşadığı ekonomik sıkıntılar da dikkate alınarak– kentin futbol için ayırabileceği kaynaklarla yetinmek geliyor. Son birkaç yılda başarı ve başarısızlık deneyimlerini izlediğimizde; kaynakları ekonomik kullanmanın önemini daha iyi kavrıyoruz. Yakın sezonlar için ilk hedef, sıkıntısız biçimde ligde kalmayı sürdürüp sonraki 2–5 yıllık orta dönem için gerekli hazırlıkları yapabilmektir.


 


Kısa dönemde başlatılması gereken çalışmalardan ikincisi, Eskişehirspor’un orta ve uzun vadede kalıcı ve başarılı olmasını sağlayacak stratejilerin üretilmesi olmalı. Böyle bir çalışma ile üretilen temel stratejilere dayalı orta ve uzun dönem için vizyon ile faaliyet programları hazırlanmalı. Futbolun çok sert bir rekabet alanı haline dönüştüğü ve bir sportif etkinlik olmanın ötesine geçerek bir endüstriye dönüştüğü çağımızda bir futbol kulübünün de “stratejik planlama ve bütçeleme” olmadan düşünülmesi mümkün değildir. Bu işin odağı da altyapı olmak zorunda… Borç tasfiyesi yanında mutlaka geleceği kurtaracak altyapı için yapılacak işler olmalı. Altyapı asla ihmal edilemez, ikinci plana atılamaz.


 


Günümüzde özellikle profesyonel ligler ölçeğindeki bir futbol kulübü, bir amatör sportif faaliyetler manzumesi gerçekleştiren bir kuruluş olmaktan çıkmış; bir ekonomik işletme haline dönüşmüştür. Bir ekonomik işletmenin ise iki temel amacı vardır. Birincisi, ağırlaşan rekabet ortamında ayakta kalmak ve büyümeyi sürdürmek; ikincisi ise kârlılığını sürdürerek katma değer sağlamaktır.


 


Bir futbol kulübünü bir ekonomik işletme ile tam olarak eşdeğer tutamasak bile; Eskişehirspor’un sürdürülebilirliğini kendi ekonomik şartları ile gerçekleştirmesini sağlamak gerekir. Bu da sağlam bir yapılanma –organizasyon, kaynak ve iş modeli olarak kurumsallaşma– ile stratejik planlama ve bütçeleme anlayışına geçilmesini zorunlu kılar.


 


Bir noktaya özellikle dikkat etmek gerekir. Futbol takımına aktarılan maddi kaynakların çok daha büyük olduğu kentlerde dahi sportif başarı sürekli olamamaktadır. ülkenin yaşadığı krizler futbol endüstrini doğrudan olumsuz etkilerken; kulüpler hatalı yönetim yaklaşımları nedeniyle ciddi kayıplara uğruyorlar. Demek ki; futbolda başarıyı sadece para toplayarak oyuncu alıp sezonluk başarı elde etmeye indirgememek gerekir.


 


Pek çok diğer kent takımlarında olduğu gibi; ne Eskişehir’in ne de Eskişehirspor’un sürekli ‘kentin pek de güçlü olmayan maddi kaynakları’ tarafından finanse edilerek kalıcı başarıya ulaşması mümkün değildir. Eskişehirspor, hayırseverler ile becerikli ve meraklı yöneticilerin katkılarının ötesinde kurumsal başarıya ulaştıracak bir “çok fonksiyonlu” yapıya dönüşmek zorundadır. Bu da; bugün olmasa bile geleceğe hazırlanmayı gerektirir.


 


ülke futbolunda sportif başarıları ile bir efsane olarak anılmaya devam eden Eskişehirspor’un, bu geleneği yeni bir vizyon, yenilenmiş yapılanma, iş yapma modelleri ve yönetim anlayışı ile devam ettirmesini gerekiyor.


 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Gürcan Banger Arşivi