
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Eskişehirli bunu yapamadı arkadaş...
Eskişehirli birbirine tutkun değil.
Bu belki de en belirgin ve en kötü özelliğimiz bizim.
Nedendir bilinmez, Eskişehirli Eskişehirliyi hiç sevmemiş.
Bu sevgi eksikliği yüzünden de hiç bir araya gelememiş.
Bir araya gelememesi nedeniyle de bugüne kadar bir ton fırsatı kaçırmış.
Halen de kaçırmaya devam ediyor.
Halbuki, Eskişehir'in menfaati açısından Eskişehir'de yaşayanların Eskişehirliyle barışık olması gerekiyor.
"Eskişehirli" lafından sakın Eskişehir'de doğmuş olanları kastettiğimiz sanılmasın.
Kendini bu kentli hisseden herkesin, yine kendisini bu kentli hissedenlere karşı biraz olsun sempati duyması gerekiyor.
BU İŞ LOBİLERLE YÜRÜYOR
Bazı özel kentler var bunu başaran.
Öncelikle birbirlerini seviyorlar...
Yaşadıkları şehri daha çok seviyorlar.
Eğer ortak paydaları yaşadıkları şehrin menfaatiyse...
Ne yapıp edip, bir araya gelebiliyorlar.
Öyle bir Hemşericilik yapıyorlar ki, yaşadıkları şehre getirmedikleri hizmet kalmıyor.
Gerçekten son derece güzel lobiler oluşturmuşlar.
Hem Ankara'da etkinler, hem de akılınıza gelebilecek her yerde.
Yabancı bir firma Türkiye'de yatırım kararı mı aldı...
Toplanıp, çöküyorlar ilgililerin başına.
Hemşerileri olan Siyasileri ve bürokratları harekete geçirip, baskı unsuru oluşturuyorlar.
Neticede, o yatırımı şehirlerine götürmeyi başarıyorlar.
Bunu yaparken de...
-"Yeter ki şehir kazansın, nasıl olsa bize de faydası olur" diyebiliyorlar...
HAKLI OLMAK YETMİYOR, GÜÇLÜ OLMAK LAZIM
İşte Eskişehir'de bunu bir türlü yapamıyoruz.
Bir yatırım söz konusu olduğunda toplanan ve birkaç kişiden oluşan isim sadece çaba gösteriyor.
Ankara'ya gidip, bakanlara yalvarıyor.
Ama baskı unsunu olunamadığı için bu çaba ciddiye de alınmıyor.
Neticede ne oluyor?
Hem Eskişehir kaybediyor, hem de içinde yaşayan Eskişehirli.
Yazımızın başında da söyledik.
Lobi çok önemli.
Biz kent olarak bu lobileşmeyi bir türlü başaramadık.
Dolaysıyla bir güç de olamadık.
Hani bir söz var "Haklı olmak yetmiyor, güçlü olmak lazım" diye.
Biz, çoğu zaman haklı olmamıza rağmen, güçlü olamadığımız için çok şey kaybettik.
Bundan sonra da kaybetmeye devam edeceğiz anlaşılan.
TÜBİTAK BAŞKANININ ESKİŞEHİRLİ OLDUĞUNU İSMİ ADAYLIK İÇİN GELDİĞİNDE ÖĞRENDİK. CERRAH'IN ESKİŞEHİRLİ OLDUĞUNU İSE, ANNESİNİN CENAZESİNE GELDİĞİNDE...
Şöyle bir düşünün...
Bu gün için gerek bakanlıklar olsun gerekse diğer kurumlarda Eskişehirli olan pek çok önemli bürokrat var.
Kim biliyor bu bürokratları? Kimse...
TÜBİTAK Başkanının Eskişehirli olduğunu, seçimde ismi adaylar arasında geçtiği için öğrendik.
Eski İstanbul Emniyet müdürü Cerrah'ın Eskişehirli olduğuna ise, annesinin cenazesi için geldiğinde haberimiz oldu.
Daha bunlar gibi pek çok isim sıralayabiliriz...
Bu ve bunun gibi önemli konumdaki isimler Eskişehir için her şeyi yapmaya hazır belki.
Ama kimsenin Eskişehirli olduğundan haberi yok.
Çünkü böylesine bir merak yok Eskişehir'de..
Halbuki, bu ve bunun gibi Eskişehirli olan isimler takip edilse, bu isimlerin bir listesi çıkartılsa, yine aynı isimlerle sıcak diyaloglar geliştirilse, doğduğu şehre sık sık davet edilip, ağırlansa herhalde bugünkünden daha güzel bir ortam yaratılmış olunur.
En önemlisi de...
O geçmişten bu yana bir türlü yapamadığımız Eskişehir lobisinin ilk ve önemli adımları da atılmış olur...
Ama nerdeeee....