Hani daha düne kadar kendisine randevu bile zar zor veren birisine, bu kadar sahip çıkmanın bir anlamı olmalı...
CHP İl Başkanı Erman Gölet'in, Büyükerşen'e bu derece 'kalkan olmasını' bu yüzden anlamaya çalışıyorum...
Ne olmuş olabilir, ya da gelecek adına neler planlanmış ki, böylesine bir arka duruş sergileniyor?
***
İnsanın aklına öylesine senaryolar geliyor ki;
Hangisini yazalım bilemiyorum.
Ortada duran mesele, öyle böyle bir gelişme değil çünkü!
'Bayram değil, seyran değil, eniştem beni niye öptü" gibi bir durumla karşı karşıyayız...
Öyle ya;
'Artık asla bir araya gelmezler' dedikleri iki kişiden biri, diğerini neredeyse 'ölümüne savunuyor!"
İktidara çıkışıyor;
"Siz bizim başkanımızı nasıl engellemeye kalkarsanız,
Nasıl projelerinin önüne geçersiniz?" diyor...
Yani korumuyor sadece, hesapta soruyor...
***
Belediyenin mensubu olduğu partinin il başkanının, rakibine karşı bu derece agresif olması kadar doğal bir şey olamaz.
Ancak;
Dillendirmeseler bile; rakibi olmuş, yaptığı tekliflere sırt çevirmiş, arası açılmış, konuşmamış, randevu bile alamamış bir kişi için neden böyle bir açıklama yapma gereği duyulur?
İşte bu sorunun yanıtını arıyorum.
Bu yüzden de beynimin içinde bu işin şifrelerini kırmaya çalışıyorum...
Meselinin içinden de pek çıkamıyorum.
Aklıma sadece 'hayali' şeyler geliyor!
Geri kalanı fos!
Mesela;
Şimdi hocaya yakın bazı isimler bu işin çok dedikodusunu yaparlar!
Hocanın yanına gidip, Gölet'in bu sürpriz çıkışını yorumlarlar...
"Aman hocam, seni CHP'den kaçırmak istemedikleri için konuşuyorlar' diyen olur!
Sonra;
"Hocam CHP'den seçilemeyeceğini tahmin ediyorlardır, 'elimizdeki başkanı kaybettik' dememek için çıkıyorlar" da diyebilirler...
"Seçime girmekten vazgeçersen, kendileri için yer yapıyorlardır" sözleri çıkar ortaya...
"Sayın hocam, yarın öbür gün CHP'den ayrılırsan, 'biz Hocamızın arkasında durduk, ama bakın kendisi kaleyi terk ediyor' demek için böyle davranıyorlar!" gibi bir laflarda edebilirler...
Fısıldamaların içeriği böylece olabilir.
Ancak dedik ya;
Bunlar sadece kafamda yarattığım hayali kuramlardan ibaret!
Çünkü aklıma sadece böylesine hayali şeyler geliyor!
Geri kalanını çözmekte zorlanıyorum!
Yoksa Hoca'nın CHP'den ayrılması, seçime eskisi gibi tarafsız gibi duran bir partide ya da tamamen bağımsız şekilde girmesi, hatta hiç girmemesi gibi seçenekler asla gelmiyor...
Hele hele böylesine bir şeyi tahmin etme eğiliminde olan il teşkilatı ve yöneticileri, sırf bu tahmin üzerine de böyle davranıyor olamazlar...
Yok, yok o kadarda değil artık!
***
En iyisi bu işi fazla kurcalamamak...
En nihayetinde CHP içindeki sularda akar yolunu bulur!
Kim, kimi destekliyor?
Kim, kimin yanında, kim, partiden memnun, kim değil?
Kim kalır, kim gider hepsi üç beş aya belli olur!
O yüzden, sahiden de girmeyeyim ben bu işe!
En güzeli, AKP'nin Gölet'e karşı nasıl bir tavır alacağını beklemeye başlayayım.
Öyle ya;
Gölet'in bu çıkışının 'belediyeciler' için ve 'teşkilatçılar' için ne kadar derin anlamları varsa;
İktidar içinde o derece cevap hırsı vardır!
Mutlaka kullanırlar bu haklarını...
Bakalım ne zaman ve nasıl kullanırlar?
Merak etmiyorum da değil!
O zaman bu işe kaldığımız yerden devam ederiz...