Eskişehirspor ligden düştüğü yıl yeniden çıkmalıydı Süper Lig’e…

İçerisinde bulunduğu borç yükü bunu zaruri hale getiriyordu.

Göztepe maçında acemice yapılan hareket, direk çıkmaya yetecek puanlardan etti.

Play-Off’un final maçında daha önce kolayca yendiğimiz rakibe karşı yapılan taktiksel hatalar da cabası oldu.

Eskişehirspor uçurumun kenarından aşağıya doğru itildi resmen.

ölüme doğru yuvarlanan Eskişehirspor’u taraftar çekti altı şarampolden.

“Hiçbir şey bitmedi” dedi…

Eskişehirspor’u menfaatleri için değil, gerçekten sevenler geçti sonra direksiyon başına!

Ne yaptılar ne ettiler, açtılar transfer tahtasını.

Gençlerin ortaya koyduğu devasa mücadele ile transferler bir araya gelince ligde kalmak kolay oldu.

Fuat çapa’ya göre gelecek yılın en büyük şampiyon adayı bir kadro var elde.

Mevcut kadro korunacaksa elbette doğru bir tahmin…

Hele hele yeniden transfer tahtası açılır birkaç eksik yer güçlendirilirse, direk çıkacak bir kadro yapısına sahibiz.

+++

Fakat…

Borç inanılmaz derecede büküyor yönetimin belini.

Her gün farklı bir firma icraya geliyor.

Banka borçlarının faizine bile para bulunamıyor ki anaparasına sıra gelsin.

Futbolcu, teknik direktör, personel alacakları dağ gibi!

Gelir ise “hiç yok” desek yeri var.

+++

Ama kulübün adı “Eskişehirspor” olunca işler değişiyor.

Böyle büyük bir camiayı yönetmek, kulübü şampiyon yapmak ve yeni hedefler koymak pek çok kişinin gerçekten rüyası haline gelmiş durumda.

O hedeflere koşan bir Eskişehirspor izlemek ise koskoca bir camianın rüyası.

O rüyaların gerçeğe dönüşmesi konusunda ise maalesef heveslerimiz kursağımızda kalıyor yıllardır.

Yukarıda sözünü ettiğimiz ağır bilanço rüyalarımızı kabusa çeviriyor.

Ancak uyandığımız zaman içimize dolan o büyük umut Eskişehirspor’a dair inancımızı da, sevgimizi daha da katlıyor.

+++

Aynı duygular içerisinde yine bir sürece daha giriyoruz.

Ligi noktalayan Eskişehirspor son haftalarda formalite maçları oynayacak.

Ancak hepimizin aklı şimdiden yeni sezonda!

“Borçlar ne olacak, mevcut kadro ne kadar korunacak, tahta yeniden açılabilecek mi, yeni sezonda hedef ne olacak?” gibi birbirinden zorlu sorular hepimizin kafasını kurcalıyor.

Bu sorularla dertleniyor, işin içinden çıkacak yeni umut kapıları arıyoruz.

Şu ana kadar yeni döneme ilişkin mevcut yönetimden de herhangi bir ses soluk çıkmış değil.

Yani şu günleri geleceğe dair karamsar anlarla geçiriyoruz.

Fakat dedik ya “Bizim adımız Eskişehirspor” diye.

Umutlarımızda bitmiyor.

Tam bittiğimiz dönemde çıktı geldi Kaan Ay ve yönetimi.

“Kesin düşer” denilen takımı ayağa kaldırdı.

Tüm Türkiye’ye yönetim dersi verdiler.

Şimdi ise yeni bir kaosun tam da ortasında kaldılar.

Etrafları sanki sarılmış durumda.

Son yılların en büyük yönetimsel başarısını gösteren mevcut yönetimden kongre istiyorlar.

Bu mantığı çözmüş değiliz!

çözmek için Kaan Ay ve yönetimi de artık sahneye çıkıp gerekenleri bir bir söylemeliler.

Bırakacaklarsa da çok geç kalmadan kongre kararını bildirmeliler.

Yok “Savaşacağız, işimiz bitmedi; şampiyonluk göreceğiz, göstereceğiz” diyorlarsa da yönetimi güçlendirip yollarına devam etmeliler.

Bu sezon gösterdikleri başarı zaten kendilerinin referansı…

Yani camiada arkalarında bir duruş sergileyecektir.

“Ortada bozuk bir düzen varsa o düzen mücadele ile yıkılacaktır.”

O nedenle Kaan Ay ve yönetimi gerekeni yapmalı.

Ya “savaşa devam” diyerek kalmalı…

Ya da ortalığı kongre isteyenlere bırakıp işlerine güçlerine geri dönmeli…

Şimdi tüm camia gibi bizlerde Başkan Ay’ın ne yapacağını merakla bekliyoruz.

Kolayı seçip, gidecek mi?

Yoksa geçmişten de güç alarak bahsettiği bozuk düzenle savaşmayı mı seçecek?

Bunu da zaman gösterecek…

:::::::::::::::