
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)
KAMU'YA SIZMIŞ TEK BİR ÖRGÜT MÜ VAR?
15 Temmuz'un ardından paralel yapı fiilende ortaya çıktı.
Bu örgütün silahlı ve ülkemizin bütünlüğü için son derece büyük bir örgüt olduğu resmen belirlendi.
Neyse ki, "millet işe el koydu" da, büyük bir badireyi çabuk atlattık.
***
15 Temmuz'un ardından devletin içerisine sızmış ya da yerleştirilmiş paralel terör örgütü üyeleri ayıklanmaya başlandı.
Binlerce FETÖ üyesi bir bir devletin kurumlarından temizleniyor.
Öyle bir temizlik ki, diyanetten, sağlığa, eğitimden, emniyete kadar devletin tüm kurumlarında yaşanıyor.
Tapu'da da varlar, tarımda da...
Kısaca;
Devletin var olduğu her yerde onlar da var.
***
İşin acı ve vahim tarafı ise;
"Bugüne kadar bu ülkenin gerçek sahibi, vatansever gençleri boş yere bekleyip durmuşlar."
Çalıştıkları alanda ne kadar başarılı olurlarla olsunlar, devletin kadroları zaten birileri için revize edilmiş.
O kişi zamanı, günü geldiğinde elini kolunu sallaya sallaya devletin kurumlarına kurulmuş.
Kurulmakla kalmamış;
Devletin ve milletin altını oymak için elinden gelen ne varsa yapmış.
***
Bu noktadan sonra tek dileğimiz "devleti için gerçekten mesaini canı gönülden yapan insanların da yanmaması adına olacak"
Soruşturmanın ayrıca tek bir örgütle sınırlı kalıp kalınmayacağı da hayli merak konusu olmuş durumda.
Çünkü herkes biliyor ki;
Devlet içerisinde sızmış bu tür kişiler sadece tek bir örgütle sınırlı değil!
Kamu vicdanının rahatlatılması adına toplumun genel beklentisi;
"Soruşturmaların devlet kadroları içerisindeki tüm örgütlere yönelik olması"
Bakalım bu genel beklentiye yanıt verilecek mi?
Yapılan soruşturma sadece bir örgütle mi sınırlı kalacak?
Yoksa devletin kurumları, vatanın gerçek sahiplerine kalana kadar süpürülecek mi?
Bekleyip göreceğiz...
STADYUMA VEDA EDERKEN...
Eskişehirspor bir hazırlık maçı ile Atatürk Stadyumuna veda etti.
Aslında böylesine bir mabede sıradan bir veda olmamalıydı.
***
Eskişehir'in spor tarihine damga vurmuş bir tesisten söz ediyoruz.
Sevilla zaferini görmüş ama Mezitli'den fark yenilen günlere de şahit olmuş bir yerden bahsediyoruz.
Bir metre karda futbol oynanan, yakıcı güneşin çimleri kavurduğu günlere de ev sahipliği yapmış bir alanı anlatıyoruz.
Ya anılar!
Maç gecesi battaniyesi ile stadyumun önünde yatan taraftarın burada yaşadığı unutulmaz anlar!
Son dakika golleri ile gelen sevinçler;
Heveslerin kursaklarda kaldığı, gözyaşları ile terk edilen maçlar...
Kavga eden bir grubun gelen bir golle bir anda birbirine sarıldığı o ruhun ortaya çıktığı yer.
Ve Amigo Orhan?
Kim bilir kaç kez turladı o sahayı?
Kaç kez çıktı dikenli tellerin üzerine?
***
Keşke diyoruz daha güzel bir veda olsaydı stadyuma...
Hak ettiği değeri verebilseydik kendisine.
Umarız yukarıda saydığımız onca anı, onca acı ve tatlı günü hatırlayacak bir detay meydan projesi içerisinde yer alır!
Şehrin hafızası, tek bir kepçe darbesi ile yitip gitmez...