Küçük bir çocuk olmamıza rağmen çok iyi hatırlıyoruz...
Akarbaşı'ndan gelen kanal, önce bugünkü Sebahattin Günday parkına ulaşırdı.
Bu akıp gelen kanal suyunun oluşturduğu minik bir şelale vardı parkın ortasında.
Fil heykelinin hortumundan fışkıran suyu ve anne ile yavru maymunun birbirine sarılmış vaziyette ki heykeli daha dünmüş gibi zihnimizde.
İşte bu parka gelen aynı su, Hamamyolu Caddesi boyunca akıp gidiyordu...
Her sabah, temiz olduğu şüphe getirmeyen bu suyu alırdı esnaflar ip bağladıkları kovalarıyla.
Bütün Hamamyolu'nu baştan aşağıya yıkarlardı.
Önce Akarbaşı'nda ki Kanal kapatıldı.
Ardından, Sebahattin Günday parkına gelen ve sonrasında da Hamamyolu boyunca devam eden bölümün üzeri Asfaltla örtüldü.
Böylece, burası ile ilgili tüm anıların da üzeri bir daha açılmamak üzere örtülmüş oldu.
Yapay sahilin açılış töreninde söylemiş Büyükerşen...
DSİ'nin, sulama kanalların üzerini kapatma projesi olduğunu söyleyip;
-"Bize üzeri beton kaplı yol değil, içi su dolu kanal lazım" demiş...
Ardından da...
Eğer DSİ bu sulama kanallarının üzerini gerçekten kapatacaksa da, en öne geçip bu durumu protesto edeceğini söylemiş...
Eğer gerçekten de DSİ'nin böyle bir sulama Kanalı kapatma projesi varsa ve bunu yapacaksa...
Emin olun Büyükerşen'in arkasında pek çok insan olacaktır...
Biz dahil...