"Kazanma şansı" olmadığına göre amacı "kaybettirmek" mi?

Yerel seçimlere yönelik takvim işliyor.

Kent merkezindeki 3 belediye başkanlığı için yarışacak 2 parti var.

Birisi AK Parti, diğeri de CHP…

Başkan adaylarını belirlediler.

AK Parti Büyükşehir’de Nebi Hatipoğlu, Odunpazarı’nda Özkan Alp, Tepebaşı’nda da Hamid Yüzügüllü ile yarışa giriyor.

CHP’de Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Başkanı adaylarında değişiklik yok. Bu seçimlerde de Kazım Kurt ve Ahmet Ataç ile temsil ediliyor.

Büyükşehir’de ise artık Yılmaz Büyükerşen yok. Onun yerine Genel Sekreteri Ayşe Ünlüce yarışa katıldı.

2 partini adayları da çalışmalarını sürdürüyorlar.

Seçimlerde iddialı olan 2 parti olsa da seçimlere katılma hakkına sahip olan parti sayısı oldukça fazla…

Bazıları eksik-gedik adaylarını belirleyip açıkladı.

Bazılarında ise aday arayışı sürüyor.

Aday bulmakta zorlanıyorlar da…

Bu partilerin aday bulma konusunda yöneldikleri bir kaynak var.

O da diğer partilerde umduklarını bulamayanlar.

Örnekleri oldukça fazla…

Onlara eklenen yeni bir örnek var.

O da Garip Yıldırım…

Kamu görevlisi olarak tayinle Eskişehir Köy Hizmetleri İl Müdürlüğü’ne geldi.

Orada kaldığı sürece pek tanınır olamadı.

Sonrasında geçtiği Büyükşehir Belediyesi ESKİ Genel Müdürlüğü’nde uzunca bir süre genel müdürlük yaptı.

İyisiyle-kötüsüyle baya ‘’tanınır’’ oldu.

ESKİ Genel Müdürlüğü’nden ayrılmayı hiç istemedi. Kalmak için baya direndi de… Ancak sonunda ayrılmak zorunda kaldı.

Ayrıldıktan sonra CHP’ye geçiş yaptı.

Zaten ‘’müdahil’’ olduğu politikaya bizzat atıldı.

Atıldıktan sonra da hep ‘’bir şeyler olmak’’ istedi.

Daha öncekiler şöyle dursun, son milletvekili genel seçimlerinde ‘’milletvekili olmak’’ istedi.

Ancak aday adayı olsa da aday olamadı.

Yerel seçim süreci başlayınca ‘’Büyükşehir Belediye Başkanı adayı olmak’’ istedi. CHP’ye başvurup aday adayı da oldu.

Aday olması olanaksızdı. Olamadı da zaten…

Tepebaşı Belediye Meclisi üyesi adaylığı için çalışan oğluna destek verdi. Önseçimlerde yoğun bir çaba harcadı.

Sonuçta oğlu ondan daha başarılı oldu.

Yenilenen önseçimde ‘’gençlik kotası’’ ile de olsa 9’ncu sıraya yerleşti.

Seçimlerde CHP ve oğlu için çalışması bekleniyordu.

Beklenenin aksine ‘’sürpriz’’ yaptı.

‘’DSP’den aday olacak’’ denilse de kimse inanmıyordu.

Ancak denilen oldu.

Garip Yıldırım, DSP’den belediye başkanı adayı oluyor.

Yalnız, tercihi CHP’de ‘’adayı olmak’’ istediği Büyükşehir Belediye Başkanlığı değil… Odunpazarı Belediye Başkanı adayı olacak.

DSP yöneticileri Odunpazarı Belediye Başkanı adaylığı için başka CHP’lilerin de kapısını çalsalar da kimseyi ikna edememişlerdi.

Garip Yıldırım’ı ikna etmişler.

Belki de adaylığı çok isteyen Garip Yıldırım onları ikna etti.

Neyse…

Garip Yıldırım DSP’den Odunpazarı Belediye Başkanı adayı olacak.

Cuma günü açıklama yapacağı duyuruldu.

DSP açısından bir sorun yok.

Zaten aday bulamıyordu.

İyi de Garip Yıldırım’a ne demeli?

Seçim kazanma şansı hiç ama hiç yok.

Kazanma şansı şöyle dursun seçimde ‘’dikkate değer’’ bulunması bile söz konusu değil…

Doğal olarak seçimde ‘’kazanma’’ amacı olamaz…

Koşullar dikkate alındığında ‘’amacı kaybettirmek’’ demek yanlış olmaz…

İyi de neden?

CHP ve CHP’li Belediye Başkanları kendisine her anlamda çok şey kazandırdı. Bir başka deyişle de ‘’büyük iyilik’’ yaptılar.

Herhalde ondandır.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
6 Yorum
Vedat Alp Arşivi