2 Nisan Çarşamba günü ‘’boykot günü’’ ilan edildi.

Yapılan çağrılarda ‘’alışveriş yapmayalım, para harcamayalım, kredi kartı kullanmayalım’’ denildi.

Çağrılar yapıldığında oluşan bir soru var.

‘’Boykot çağrısı nasıl bir karşılık bulacak?’’

Soru yanıtını buldu.

Boykota katılım oldukça yüksek…

Büyük marketlerin cirolarında büyük azalma var.

Bazı marketlerde ciro azalması yüzde 60-70’ e kadar ulaşıyor.

Uzun tatil nedeniyle yoğun ilgi gören mekan boş kaldı.

‘’Boykota destek’’ amacıyla hiç açılmayan mekanlar da oldu.

Türkiye genelindeki durum da Eskişehir’dekinden çok farklı değil…

Kısacası, boykot çağrısı olumlu karşılık buldu.

İktidar temsilcilerinin kızgınlıkları bunun somut kanıtı olsa gerek.

Bakanlar arka arkaya açıklamalar yapıyor, ‘’boykot çağrısı’’ yapanlar hakkında soruşturmalar açılıyor, ‘’boykota destek veren’’ sanatçılar dizilerden çıkartılıyor, gözaltına alınıyor.

İnanılır gibi değil…

Türkiye’de ilk kez ‘’boykot çağrısı’’ yapılmıyor.

Daha önce de defalarca ‘’boykot çağrısı’’ yapıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yapılan ‘’boykot çağrıları’’ hala belleklerde tazeliğini koruyor.

O çağrılar ‘’suç’’ olmuyor da bu çağrı neden suç oluyor ki?

Yapılan ‘’çifte standart’’ ötesinde bir şey…

Hukukun gerçekten üstün olduğu ülkelerde kabul edilebilir bir yanı da yok.

Olayda dikkat çekici bir yan daha var.

‘’Boykot çağrısı’’ böylesine olumlu bir karşılık gördüyse bunda iktidar temsilcilerinin, özellikle de bakanların büyük payı var.

‘’Boykot çağrısı’’ yapan gençler…

İletişim kanalları da yalnızca sosyal medya paylaşımları…

Ne kadar insana ulaşıldığını bilemiyoruz…

Ancak çok fazla olamaz…

Gençlerden sonra CHP Genel Başkanı Özgür Özel de ‘’boykota destek’’ açıklaması yaptı.

Bir iki TV kanalı dışında yayınlayan olmadı.

Sosyal medya paylaşımlarıyla duyuruldu.

Gençlerin yaptığı çağrının ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in destek açıklaması şu veya bu boyutta etkili olmuş olabilir.

Ancak asıl etkili olan iktidar temsilcilerinin ve bakanların yaptıkları…

Bakanlar, marketlere girip alışveriş yaptılar, arka arkaya açıklamalarda bulundular.

Marketlerde verdikleri pozların ve yaptıkları açıklamaların yayınlanmadığı medya kuruluşu kalmadı.

Televizyon kanallarında defalarca gösterildiler.

Onların ‘’boykotu kırmak’’ için yaptıkları bu işler sonunda ne oldu?

Alışveriş boykotunu duymayan kalmadı.

Gençlerin ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in ulaşma olanağı olmayan insanlar bile boykottan haberdar oldular.

Uzun sözün kısası ‘’Mısırdaki sağır sultan’’ dahil herkes boykottan haberdar oldu.

‘’Boykot çağrısı’’ yapan gençler o bakanlara ne kadar teşekkür etseler azdır.

İktidar yanlış üzerine yanlış yapıyor.

Toplumda, özellikle de gençlerde oluşan tepkiyi antidemokratik yollarla bastırmaya çalışıyor.

Bu şekilde ‘’korku salarak’’ tepkileri bastırmak kolay değil…

Yapmaları gereken belli…

Kızıp öfkelenmek yerine gençleri dinlemek…

Dinleyin şu gençleri, isteklerini öğrenin… Öğrendikten sonra da gerekeni yapın…

Toplumsal huzur ancak bu şekilde sağlanabilir.