
Gürcan Banger
Maliyet Azaltma, Fiyat ve Kâr
İşletmelerde maliyet azaltma yöneliminin bir başka nedeni yüksek sabit maliyet yapısıdır. Bazı sektörlerdeki işler yüksek sabit yatırım veya yüksek sabit maliyet gerektirebilir. Bu tür işlerde kâr elde etmek için görece yüksek kapasite doluluğu ile çalışmak gerekir.
Sabit maliyetin yüksek olduğu sektörlerde pazar daralması olduğunda iş alabilmek ve ciro yapabilmek için tüm işletmeler –bir panik havası içinde– fiyatları düşürmeyi tercih ederler. Hâlbuki fiyat düşüşü tuzağı, kararlı ve sürekliliği olan bir maliyet azaltma çalışmasını her durumda sistematik biçimde yürüten işletmelere önemli üstünlükler ve fırsatlar sağlar. Daha düşük sabit maliyetli işletmeler, rakiplerine oranla daha getirili işler alabilirler.
Panik halinde fiyat düşürme tuzağına yakalanmamak için maliyet azaltma işletmenin sürekli faaliyetlerinden birisi olmak zorundadır. Eğer işletmede maliyetleri düşürmek için bir çalışma yoksa maliyetler yavaş ya da hızlı kendiliğinden yükselmeye devam eder.
Pek çok işletmede ilginç bir davranış tarzı vardır. Haklı veya haksız bir ihtiyaç nedeniyle aha sonra düzenli olarak sürdürülecek bir harcama kalemi oluşturulur. Eğer böyle bir harcama kalemi üretildiyse işletme bu gideri devam ettirme eğilimi ve alışkanlığı edinir. Sanki bu maliyet işletmenin vazgeçilmez gider unsurlarından birisidir. Bu harcamayı azaltmak veya ortadan kaldırmak nadiren gerçekleşir. Genelde ilerleyen zamanda üstüne koyarak büyür.
Bu tür maliyetler kısa dönemde zorlukla fark edilir. Sinsice yükselmeye devam eder. Fark edilip önlem alınması uzunca süre alır. Fark edildiğinde önceki duruma dönebilmek için fazla çaba harcanması gerekir.
Maliyet Azaltma ve Kârlılık
İşletmenin kârını artırmanın en kolay ve kesin yolu maliyet azaltmadır. İyi kurgulanırsa uzun dönemli büyümede de olumlu sonuçlar verir. Kolaydır çünkü maliyet azaltma tümüyle işletme denetimi altında başarabileceğiniz bir iştir. Bir maliyet azaltma alanı tespit edersiniz ve planı uygularsınız. Maliyet azaltmak için satışı artırırken olduğu gibi fiyatlarla, kâr oranlarıyla, rakiplerin tepki biçimleriyle ya da resmi mevzuatla uğraşmanız gerekmez. Maliyet azaltma ile kârlılığı artırırken nakit akışını da iyileştirirsiniz.
Bir işletme, kendi ekosistemindeki yeni kâr kaynaklarını değerlendirebilmek için öncelikle kendi maliyet yapısının farkında ve ilgili sağlam verilere sahip olmalıdır. Maliyeti oluşturan unsurların iyileştirme imkânlarının bir kısmı işletme içinde iken giderek daha büyük miktarda olan bölümü işletmenin dışında (ekosisteminde) bulunabilmektedir.
Bir örnek verelim. 20’nci yüzyılın son çeyreğinden başlayarak pek çok üretici şirket kendi ürünlerinin toptan satışını yapmak yerine kendi mağazaları üzerinden satma yolunu tercih ettiler. Bunun temel nedeni, toptan satış kârlılığının düşmesi ve perakende kârının hâlâ yüksek olmasıdır. Dolayısıyla üretici işletme, kendi iç kâr kaynakları yerine ekosistemdeki başka bir kâr noktasına talip oldu.
Bir ürünün işletme dışındaki süreçleri iyi izlendiğinde, burada pek çok kâr noktası bulunabilir. Ortak tedarik, tasarım, lojistik, yan sanayi kullanma veya ortak pazarlama akla ilk gelenler olarak sayılabilir. Eğer ürünün hammaddeden başlayan ve satış sonrası hizmetlerle geri dönüşüme kadar giden uzun yürüyüşü dikkatle incelenirse, her adımda yeni kâr fırsatlarının olduğu görülebilir. Hiç kuşkusuz; burada yenilikçi yaklaşımlara ihtiyaç var.
Yaşadığımız zaman diliminin isimlerinden birisi, Ağ Toplumu çağı’dır. Bu olgu ortak çalışmanın, işbirliğinin, müşteriden tedarikçiye kadar çeşitli türden ağların önemini bir kez daha ortaya koyar. Yeni teknolojik Ağ Toplumu çağı, bu dönemin özelliklerini işletmeler için yeni kâr ve büyüme fırsatları sunuyor.