İl Genel Meclisi dün bütçe görüşmelerine başladı.
Dünkü oturuma kadarki yapılan oturumlara kuşkusuz vakıf tartışmaları damgasını vurdu.
Adını ilk defa duyduğumuz, kimlerin yönettiğini bilmediğimiz, bugüne kadar yaptıkları çalışmalardan bihaber olduğumuz, yerini dahi bilmediğimiz bir vakfa devlet para aktarmak istiyordu.
Bunu da 'mikro kredi dağıtımı' adı altında yapacaklardı.
Böylesine saçma sapan bir talep karşısında tabiki AKP'liler dışındakiler itiraz ettiler.
Aradan geçen birkaç gün içinde medyada bu konuyu oldukça irdelendi, AKP eleştirildi.
Ardından meclis başkanı Mustafa Pekak bir meclis toplantısı öncesi açtı ağzını yumdu gözünü.
Belli ki konuyla ilgili yapılan yorumlardan epey rahatsız olmuştu. Söylediği ilk cümlede şuydu;
"Kimse kafasına göre yorum yapmasın, yapılan iş hayırlı bir iştir"
Ardından da bu vakfın yöneticilerinin isimlerini ve vakfın işlevini de meclise nihayet açıkladı.
Pekak'ın bu konuda AKP yanlısı tutumu ve sözleri hiçte hoş olmadı.
Meclis başkanı her şeyiyle tarafsız ve tüm yorumlara duyarlı olmalıdır.
Medyada yer alan yorum ve haberlere karşı bir kararı savunma gibi lüks içerisinde asla olamamalıdır.
Ve bunun yanında ayrıca;
Asla; "Kimse yorum yapmasın, bu hayırlı bir iştir" gibi kaba saba bir söz söyleyememelidir.
Madem söyledi; Bizden bundan sonra yazdıklarımıza dikkat edelim, değil mi?
Artık, kette alınan tüm kararların doğru olup olmadığını kendisine sorar, yorumlarımızı da kendisinin vereceği görüşe göre yaparız...
Hayırlı mı, hayırsız mı?