Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce’nin İnstagram'ın kısıtlanmasıyla ilgili sosyal medya hesabından bir paylaşım yayınlıyor.

Paylaşım şöyle:

“Biz belediye olarak istemediğimiz insanlar su kullanıyor diye suları tümden keselim mi? Doğru olur mu? Keyfi nedenlerle bir sosyal mecrayı erişime kapatmanın da bundan farkı yok. 21’inci yüzyılda çoktan aşmamız gereken bir eşik bu. Uzatmanın kimseye faydası yok. Kararı alanlar dahil. “

Evet, bir yerde özgürlüklere müdahale söz konusu.

Bir sosyal mecraya erişimi engellemek, bir nevi özgürlüklerin engellenmesi anlamı taşıyor, tepki de gösterilmeli ancak Ünlüce’nin verdiği örnekleme konuya hiç uyuşmadığı kadar yakışmadı da…

Su temel bir ihtiyaç…

Nasıl temel bir ihtiyaç özgürlükler ile kıyaslanabilir ki?

Belki anlatmak istediği bu değildi fakat bir belediye başkanının seçtiği her sözcüğe dikkat etmesi gerekmiyor mu?

“Başkan Ünlüce yanlış anlaşıldı” açıklaması dahi yapılamaz çünkü bu da, “Kendisini nasıl yanlış ifade edebilir” tartışmalarını da beraberinde getiriyor.

Öylesine sözcükler seçilmiş ki nerden çekiştirsen farklı yere lanse edilebilir.

“Su üzerinden siz halka gözdağı mı veriyorsunuz” diye sorsalar yanıtı ne olabilir ki Ünlüce’nin?

Bu verilen örnekleme de temel ihtiyaçlar üzerinden özgürlüklerin kısıtlanabileceğine dair gözdağı olmuyor mu?

Ve verilen örnekle yine eleştirdiğimiz insanlara, kişilere benzemiyor musunuz?

O halde herkes elinde bulundurduğu güçle birbirine gözdağı versin, meydan okusun.

“Sen onu yapıyorsan, benim elimde de bu güç var” diyerek birbirini yarıştırsın.

Olabilir mi?

Paylaşımı son derece ayrıştırıcı, ötekileştirici bulduğumu söyleyerek sözlerimi tamamlıyorum.

“İstemediğimiz insanlar” teriminin kendisine yakışmadığını da ifade ediyorum.