Pek ülke meseleleri ile ilgili yorumlarda bulunmayız.
İşimiz, biliyorsunuz ki yerelle.
Ancak;
Son günlerde öyle şeyler olmaya başladı ki;
Nutkumuz tutuluyor.
Zor tutuyoruz kendimizi, bir şeyler yazıp çizmemek.
***
Biz yine de kuralı bozmayalım.
Ülke gerçeklerine göz atarken yine yerelden başlayalım söze.
Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde taksi şoförlerine musallat olan birileri çıktı.
Fevzi Çakmak Mahallesinde ortaya çıktı yine sıkıntı...
Aynı mahallenin bir kaç ay önce dolmuşçu cinayetlerine sahne olduğu aklımıza geldi birden.
Mahallenin sosyal ve fiziki durumunu, bu arada ilgisine ayrıca bildirilelim.
Sonrasında asıl meseleye gelelim.
***
Dolmuşçulardan sonra şimdide taksicilerin başı dertte.
Malum olayların sürmeyeceğini kimse garanti edemez çünkü;
Tıpkı, katiller yakalanmasa dolmuşçu cinayetlerinin devam etmeyeceğinin garanti edilemeyeceği gibi...
O yüzden, önceleri sadece İstanbul'da duyduğumuz taksici gasplarına bundan sonra şahit olmamamız için hiç bir neden yok.
Çünkü, Eskişehir'de bile bu türlü olaylar yaşanmaya başlamışsa;
'Vay bu milletin haline' demekten kendimizi alamıyoruz.
***
Olayın vahametenin ne derece önemli olduğunu anlatmaya çalışalım.
Dün iki haber başlığı vardı gazetemizde olaylarla ilgili olarak...
Birisi Şoförler Odası Başkanı Suat Er'in açıklamasıyla ilgili.
Er; "Geceleri çalışmaya korkar olduk" diyor.
Yani, şoför esnafı akşam çökünce artık işe gitmek istemiyor.
Çünkü can güvenliği kalmamış durumda.
İkinci açıklama emniyetten.
Diyorlar ki;
"Üzerinizden bir eşya ya da para isteyen olursa, hemen verin!"
Yani demek istiyorlar ki;
"Milletin gözü öylesine dönmüş ki;
En küçük itirazınızda gözünüzün yaşına bakmadan canınızı alırlar..."
***
Galiba toplumun hangi noktaya geldiğini bu örneklerle görebiliyoruz.
Ancak ülke sokaklarında tüm bu olaylar yaşanırken;
Millet geçimini sağlamak için artık gözünü kırpmadan bu işlere kalkışmayı göze alıyorken;
Peki; ülke yönetimini elinde bulunduranlar ne yapıyor?
İhracat ve enflasyon rakamları ile ekonomik başarılarını anlatıyorlar sadece.
Ve sürekli bu başarıları ile övünüyorlar.
Peki, rakamlarla mutluluk oluyor mu?
Bunun cevabını söylemeye bile gerek yok.
Eskişehir sokaklarına bakın görürsünüz!