
1-Murat TAŞKIN (BİZDEN SÖYLEMESİ)
Rüzgar gibi geçti...
Bu gün sizi şöyle 4-5 yıl öncesine götürmek istiyoruz.
Daha doğrusu, İktidar Partisi'nin 4-5 yıl öncesini hırlatmak istiyoruz sizlere.
Eskişehir'de AKP nin kurulmasının hemen sonrasında, parti içinde büyük bir uyum vardı.
Ardından yapılan seçimlerde 3 Milletvekili çıkartan AKP, şehirde söz sahibi olmaya başlamıştı.
Ancak...
İşler,partinin kuruluşunda olduğu gibi uyumlu devam etmedi.
Önce, zamanın il başkanıyla ilçe başkanı arasında anlaşmazlık çıktı...
Ardından, yine zamanın AKP Milletvekilleri ile yöneticiler arasında anlaşmazlık başladı.
Bu anlaşmazlık öyle bir boyuta taşındı ki, Genel Merkez, Merkez ilçenin istifasını istemek durumunda kaldı.
Tabi bu sorunun çözümü için yeterli bir girişim seçilemedi.
Kongrede Genel merkezin istemediği bir isim, seçimleri 2 oyla kazandı.
Genel merkezin istediği isim ise, il başkanı olamadı.
Artık AKP de kamplaşma tam anlamıyla başlamış, Milletvekilleri de bu kamplaşmada taraf olmuşlardı.
Genel Merkez yeniden işe el atmak durumunda kaldı.
Kongreyi iki oyla kazanan ismi, il başkanlığı görevinden aldı.
Sadece o da değil.
Yönetimi ile, kendisine destek veren merkez İlçe başkan ve yönetimi de gümbürtüye gitti.
AKP nin Genel merkezi, görevden aldığı il ve ilçe başkan ve yönetimlerinin yerine, atama yaptı.
Bir anlamda;
-"Ben ne istersem o olur" diyerek, kendince parti içinde disiplin ve huzur sağladığını düşündü.
Ama, partinin kaynayan kazandan farksız olmasını bu yöntem de engelleyemedi.
Yaklaşan mahalli seçimleri hesap eden AKP Genel merkezi, Tayyip Erdoğan'ın aylar öncesinden "Eskişehir'i istiyorum" talimatını da göz önüne alarak, kesin çözümü buldu.
Çözüm; Eskişehir'e bir bakan göndermekti.
AKP "ESKİŞEHİR ARTIK SORUN OLMASIN" DİYE UNAKITAN'I ESKİŞEHİR'DEN MİLLETVEKİLİ ADAYI YAPTI
Anlayacağınız...
Eskişehir teşkilatında yaşananlardan bıkıp usanan AKP Genel Merkezi, Eskişehir'e bir bakan gönderecek, bu bakan sayesinde de parti teşkilatı derlenip toparlanacaktı.
Çünkü...
Eskişehir teşkilatında yaşanan olumsuzluklar hem can sıkmaya başlamış, hem de Eskişehir'de adaylığı kesinleşen Yılmaz Büyükerşen gibi ciddi bir rakibin varlığı baskı unsuru oluşturmuştu.
İşte bu yüzden, 2007 Milletvekili genel seçimlerinde Maliye bakanı Kemal Unakıtan, Eskişehir'den aday gösterildi.
AKP Genel merkezi, Eskişehir'de yaşadıklarından öylesine usanmıştı ki, lafı dinlensin diye kabinenin o dönem en kudretli bakanını Eskişehir'e gönderme kararı almıştı.
Neticede seçimler yapıldı ve Kemal Unakıtan Eskişehir'den milletvekili seçildi.
Yeni oluşan kabinede de, yeniden maliye bakanlığına getirildi.
Gerçekten de, AKP içinde ki kavga gürültü, Maliye bakanının Eskişehir'e el atmasıyla birlikte sona erdi.
Ya da sona ermiş göründü.
Artık AKP için Eskişehir'de tek bir isim vardı, o da Kemal Unakıtan'dı.
AKP İLE İLGİLİ KARARLARDA TEK YETKLİ OLDU UNAKITAN
Genel Merkezinin düşüncesi ilk etapta gerçekleşti.
AKP ile ilgili her şey, Kemal Unakıtan'dan geçmeye başladı.
Unakıtan da Eskişehir ile yakından ilgileniyor, Eskişehir'den giden herkesle görüşüyor, sık sık da Eskişehir'e gelip gidiyordu.
Neticede, parti ile ilgili kararlarda tek yetkili konumuna getirilmişti.
Öyle ki...
AKP mahalli seçimlerde üç belediyeyi de alırsa, bunun tek nedeni Kemal Unakıtan olacak, kaybederse de fatura kendisine kesilecekti.
Bu nedenle...
Mahalli seçimlerde, partinin göstereceği adaylara bile Unakıtan kendisi karar verdi.
Neticede, mahalli seçimler yapıldı.
AKP, Maliye Bakanına rağmen Eskişehir'de büyükşehir Belediyesini alamadı.
Dahası.
Eldeki Tepebaşı Belediyesi de kaybedildi.
Bu iktidar partisinin Eskişehir'de hezimete uğradığının resmiydi.
Bu arada, seçimden önce Unakıtan'ın rahatsızlığı da büyük bir talihsizlik yaratmış, Bakan seçim çalışmaları için Eskişehir'e gelememişti.
Beklenildiği gibi, Eskişehir'de alınan yenilginin faturası, hastalığı da bahane edilerek Kemal Unakıtan'a çıkartıldı.
Kemal Unakıtan, Maliye Bakanlığı görevinden alındı.
Böylece...
AKP, Eskişehir'deki huzuru sağlayamadığı gibi, seçimlerin alınmasını da sağlayamamış, dahası Eskişehir'e gönderilen bakan, bakanlıktan olmuştu.
Kısacası...
AKP Genel Merkezinin hem huzuru sağlamak, hem de belediyeleri kazanmak uğruna yaptığı 'Eskişehir'e Bakan gönderme' girişimi, hiçbir işe yaramamıştı.
KİMSENİN TELEFONUNA ÇIKMIYOR
Unakıtan, Maliye bakanlığı görevinden alınacağını hiç beklemiyor olmalı ki, bu duruma bir hayli içerledi.
Milletvekili olarak Mecliste oda almayı kabul etmedi, Meclis lojmanlarını da boşaltarak, Ankara'dan ayrıldı.
Ailesi ile birlikte İstanbul'a yerleşti.
Duyumlarımıza göre, Eskişehir Milletvekili Kemal Unakıtan halen İstanbul'da.
Ne yaptığını ve zamanını nasıl geçirdiğini kimse bilmiyor.
Çünkü...
Hiç kimseyle görüşmüyor. Arayanların telefonuna çıkmıyor.
Dahası...
Ankara'ya bile gidip gelmiyor.
Söylenilenlere bakılırsa, bir daha aday olmayı da düşünmüyor.
Yapılan yorumlara bakılırsa...
Milletvekilliğini yaptığı Eskişehir'de bir daha kendisini görmek mümkün olmayacak.
Anlayacağınız...
Kemal Unakıtan'ın Eskişehir'den aday gösterilmesi ve sonrasında yaşananları şöyle bir düşünüyoruz...
"Rüzgar gibi geldi, rüzgar gibi geçti" demekten de kendimizi alamıyoruz...