Şehirde ana konu oda seçimleri.

Herkesin dilinde seçimlere ilişkin tahmin ve yorumlar var.

Bunlar yapılırken en çok dillendirilen mesele de siyasetin seçimlere olan ilgisi oluyor.

Ortada direk bir müdahale söz konusu olmasa da, şehirdeki söylentiler hem ESO, hem de ETO seçimlerinin siyasetin gölgesinde ilerlediği iddialarını gündeme taşıyor.

Elbette bu yöndeki dedikodular iş dünyasında sıkıntı yaratıyor.

Hatta mesele öyle bir hale geldi ki;

Geçtiğimiz günlerde de yazdığımız gibi;

“üyeler, seçimler bitse de rahat etsek” modunda ilerliyor.

+++

Şehirde yaşanan bu sıkıntının geçtiğimiz günlerde Ankara’ya da sirayet ettiğini duyuyoruz.

Hatta geçtiğimiz günlerde Ankara’da “son derece üst düzeyde” bir toplantı bile yapılmış!

Bu toplantıda, siyasetin Eskişehir’de oda seçimleri ile yan yana anılmasından duyulan rahatsızlık dile getirilmiş.

Bu durumun parti adına da sıkıntı yaratacağı ifade edilmiş.

Bunun karşılığında ise, Eskişehir’de odalar için aday olan bazı isimler için kentte çeşitli söylentiler dolaştığına dair bir savunma içerisine girilmiş.

Ancak, bu söylentilerin asılsız olduğu ortaya çıkınca, Eskişehir’e dair yaşanan rahatsızlık bir kez daha tekrarlanmış.

Hatta toplumun tümüne hitap eden bu tür seçimlerde taraf olunmaması gerektiği de tavsiye edilmiş!

+++

Anlayacağınız, şehirde yaşanan söylentiler Ankara’ya kadar ulaşmış.

Başkentte üst düzey katılımın sağlandığı toplantıda, bu konu enine boyuna masaya konulmuş.

Sonucunda, her adayın seçimleri hak edecek kadar düzgün karakterde kişiler olduğu ve bu yüzden de karışılmamasının doğru olacağı sonucu çıkarılmış.

Duyduklarımız bu yönde…

Sonuç olarak;

Seçimler kapıya gelip dayanmış durumda.

Tek dileğimiz ise elbette hak edenin kazanmasından yana.

Ki odalar için yarışan 5 isim de bu seçimleri hem kazanacak, hem de hak edecek kadar önemli isimler…

Bakalım hem ESO’da, hem de ETO’da üyeler kimler için karar verecek?

Bunu öğrenmek için de çok kısa bir süre daha bekleyeceğiz…

CHP’YE ADAY TAVSİYESİ!

Cumhur ittifakı bir taraf için kurulmuş durumda.

Yani Ak Parti-MHP cenahının kafası rahat.

Onların tek derdi, 2019 seçimleri için çalışmak.

Ve kalan bu sürede kapı kapı gezerek bu görevlerini yapacaklar.

+++

Ancak karşı taraf için sıkıntılı bir durum var.

çünkü her bir parti kendi adayları ile girdiği seçimi kesin kez kaybedecek gibi duruyor.

Bu nedenle muhalif kesimlerin tümüne hitap edecek bir ortak aday bulunması gerekiyor.

İşte bu noktada “O aday kim olmalı?” sorusu ortaya çıkıyor.

Malum ki, bir önceki ittifak adayı tam bir hezimetti.

Erdoğan için kolay seçim oldu.

Bugünden de, aynı şekilde kolay bir seçimin tekrarlanacağı görünüyor.

Ta ki CHP yukarıda bahsettiğimiz herkesi kapsayacak bir aday bulana kadar.

+++

öyle bir isim var mı bilmiyoruz.

çünkü gündeme gelen Abdullah Gül isimine daha en başından Gaye Usluer bile itiraz etti.

Usluer düşüncesinde pek çok kişi de Gül’e oy vermeyecektir.

Yani muhafazakar bir isim ittifak adayı olamaz.

Sol düşüncede bir isim getirdiğinizde ise, Erdoğan karşıtı sağ ve muhafazakar oyları da alamıyorsunuz.

Bu durumda sadece CHP oyları ile yetinmek zorunda kalıyorsunuz.

O zaman bu isim kim olmalı?

Bunun cevabı için bizce CHP Genel Merkezi, Eskişehir gündemini daha yakından takip etmeli!