
Vedat Alp
Şu Çarşamba Pazarını taşıma işi de nereden çıktı?
Çarşamba Pazarı, kamuoyunda bilinen adıyla da ÇARPA, yine tartışma konusu oldu.
‘’Mahalle sakinlerinden yakınma’’ olduğu gerekçesiyle Emek Mahallesi’ne taşınması isteniyor.
İsteyenler arasında Mahalle Muhtarı yok.
Düşüncelerini açıkladı.
‘’Sorunlara çözüm bulunarak pazarın yerinde kalmasını’’ istiyor.
Pazarcılar Odası’nın görüşü de olumsuz…
Oda Başkanı Mehmet Çiçek ‘’zaten zor durumda olan pazarcı esnafı biter’’ diyor.
Pazarcıların görüşü de aynı…
Yer değişikliği istemiyorlar.
Olayın doğrudan muhatapları arasında ‘’pazar Emek Mahallesi’ne taşınsın’’ diyen yok.
İyi de bu taşınma işi nereden çıktı?
Anlaşılan ‘’üçüncü şahıslar’’ bu işin peşinde…
Vardır bir hesapları…
Neyse…
Çarşamba Pazarı’nın kurulduğu bölgede sorunlar yok mu?
Elbette ki var.
Sokaklara kurulan her pazar gibi Çarşamba Pazarı’nın kurulduğu sokaklarda sorunlar oluşuyor.
Ancak oluşan sorunların tamamının kaynağı olarak pazarcıları göstermek ‘’haksızlık’’ olur.
Ayrıca bu yaklaşımla sorunlar ortadan kaldırılamaz…
Sıralanan yakınmalar belli…
Deniliyor ki;
‘’Tuhafiyeciler gece yarısı tezgahlarını açmaya başlıyorlar. Büyük gürültü çıkarttıkları için uykudan uyanıyoruz.’’
Doğrudur.
Pazarda tezgahların açılma saati bellidir.
Tuhafiyeci esnafı arasında bu saatlere uymayanlar olabilir.
İyi de zabıta ekipleri ne güne duruyor.
Gece nöbetçi olan ekip gider pazarı kontrol altında tutar.
Açılış saatine uymayan esnafa da keser cezayı.
Böylesi sıkı bir denetim olursa bu sorun ortadan kalkar.
Yani sorunun oluşmasında pazarcılar kadar da zabıta ekiplerinin payı var.
Yine deniliyor ki;
‘’Çevreyi kirletiyorlar. Atıklarını poşetlere koyup bahçelere atıyorlar.’’
Olabilir…
Bunu yapan pazarcılar vardır.
İyi de yine zabıta ekipleri ne güne duruyor.
Sıkı bir denetim yapılır, kurallara uymayanlara da ceza yazılır.
Kurallara uymamakta ısrar eden olursa da pazardaki yeri iptal edilir.
Hepsi bu kadar…
Sıkı bir denetim ve ceza ile bu iki sorun da ortadan kalkar.
Deniliyor ki;
‘’Tuvalet ihtiyaçlarını olmayacak yerlerde gideriyorlar.’’
Olabilir…
Eğer bir yere Pazar kuruluyorsa, orada oluşacak tuvalet gereksinimini karşılamak da belediyeye düşer.
Eğer belediye bu gereksinimi karşılamıyorsa insanlar ne yapacaklar?
Yakışıksız işler yapabilirler.
Pazara yakın yerlerde uygun yerler vardır. Oraya tuvalet yapılabilir. Seyyar tuvaletler ile bile sorun çözülebilir.
Başka yakınmalar da var.
Ancak hiçbirisi çözümsüz değil…
Belediye ve pazarcılar sorumluluklarını yerine getirirse sorunların hepsi önemli ölçüde çözülür.
Pazarın yeri değiştirilirse ne olur.
Tuhafiyeciler Emek Mahallesi’ne taşınırsa, meyve ve sebze pazarı da varlığını sürdüremez…
Çarşamba Pazarı’nın müşteri profili farklı…
Eskişehir’in her yerinden insan alışverişe geliyor.
Tuhafiye için gelseler bile sebze ve meyve pazarından da alışveriş yapıyorlar.
Tuhafiyeciler Emek Mahallesi’ne giderse şimdiki kadar müşteri bulamazlar.
Tezgahlar zaman içerisinde kapanır gider.
Tuhafiyeciler gittiği zaman sebze ve meyve pazarı da şimdiki müşteriyi bulamaz… Orası da zaman içerisinde pazaryeri olmaktan çıkar.
Olacak olanlar bunlar.
Sorunlara çözüm bulunmak isteniyorsa ‘’üçüncü şahıslar’’ ile değil doğrudan muhataplarla çözüm aranmalı…