‘’Suçlama yarışı’’ değil ‘’işbirliği’’ gerekiyor

Türkiye, deprem kuşağında yer alan bir ülke…

Deprem riski çok yüksek olan yerleşim birimlerinin sayısı oldukça fazla…

Eskişehir’de o yerleşim birimlerinden birisi…

Bu sürekli dillendirilen bir gerçek…

Her an deprem olabilir.

Depremin olması önlenemez…

Ancak ‘’felaket yaratıcısı’’ olması önlenebilir.

‘’Depreme hazır olmak’’ gerek…

Eskişehir için ‘’depreme hazır’’ demek olanaksız…

‘’Hazırlık’’ anlamında ciddi bir çalışma yürütüldüğü de söylenemez…

Çalışma yerine ‘’suçlama yarışı’’ var.

İktidar partisi temsilcileri, hedefe belediyeleri yerleştiriyor.

‘’25 yıldır hiçbir şey yapmadılar’’ deyip duruyorlar.

Suçlamaların ‘’haklı’’ olup olmadığı tartışılır.

Söyledikleri kısmen doğru da sayılabilir.

İyi de merkezi yönetim tarafından yapılan ne var?

Sorunun yanıtı ‘’hiçbir şey’’…

‘’Yapıldı’’ diye TOKİ’nin yaptığı gösteriliyor.

TOKİ konutları ayrı bir tartışma konusu…

O konuya girildiğinde de iktidar için ‘’başarı’’ denilebilecek bir şey çıkmaz.

O bir yana…

Asıl yapılması gerektiği halde yıllardır yapılmayanlar var.

Eskişehir’de ‘’afet riskli alan’’ ilan edilen bölgeler bulunuyor.

Kapsadıkları alan çok büyük…

O bölgelerde tek yetkili var, o da İklim Çevre ve Şehircilik Bakanlığı…

‘’Afet riskli alan’’ ilanını yapan da o zaten…

O alanlarda yapılması gerekenler belli…

Bugüne kadar yapılmış hiçbir şey yok.

‘’Tek çivi’’ bile çakılmadan öylece duruyorlar.

Şimdi o bölgelerde ‘’tek çivi’’ bile çakmayan merkezi iktidarın temsilcilerinin, belediyelere laf söyleme hakkı olabilir mi?

Olamaz…

‘’Önce aynaya bak’’ derler insana…

Yapılmayan yalnızca ‘’afet riskli alan’’ ilan edilen bölgelerle sınırlı da değil…

‘’Depreme dayanıksız’’ olduğu belirlenen kamu kurumu binaları var.

Çok sayıda okul binasında ‘’depreme dayanıksız’’ tespiti yapıldı.

Bazıları boşaltıldı, bazıları da yıkıldı.

O binaların yerine yenisi yapıldı mı?

Ne yazık ki yapılmadı.

Eskişehir’in sembol okullarından olan Tepebaşı Anadolu Lisesi binası bile hala ortada yok.

Dahası var.

İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Orkun Kılıç anımsattı…

ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi ‘’depreme dayanıklı’’ değil…

Binanın ‘’güçlendirme’’ gereksinimi var.

Bu, üniversite yönetimi tarafından da kabul edilen bir gerçek…

‘’Proje hazır’’ falan da denildi.

Aradan uzunca bir süre geçti.

Hastane binasının güçlendirilmesi doğrultusunda yapılan en küçük bir çalışma yok.

‘’Hazır’’ denilen proje rafta duruyor.

Söz konusu olan sıradan bir bina değil, hastane… Bünyesinde yüzlerce insan barındırıyor.

Olası bir depremde en fazla gereksinim duyulacak olan yapı da yine o hastane…

Böylesi bir binada iş şansa bırakılabilir mi?

Kesinlikle bırakılamaz…

Ne yazık ki bırakılmış durumda…

İktidar partisinin temsilcileri bu durumu bilmiyor mu?

Bilmemeleri düşünülemez…

Biliyorlardır.

Buna karşın bir çaba harcamıyorlar.

Belediyeleri suçlamak yerine yapılması gerekenleri yaptırmaya çalışsalar daha iyi olmaz mı?

Çok iyi olur…

Ancak o iş kolay değil…

Burada bolca hava atıyorlar da Ankara’da umursandıkları yok anlaşılan…

Varsa göstersinler de görelim…

Ayrıca ‘’depreme hazırlık’’ son derece önemli…

‘’Suçlama yarışı’’ yapılabilecek bir alan değil… ‘’Suçlama yarışı’’ yerine ‘’Eskişehir için iş birliği’’ yapılması şart…

Öyle olmasına öyle de yapılır mı?

Bugüne kadar yapılmadı. Yapılması konusunda çaba bile harcanmadı.

Bugünden sonra yapılır mı?

Hiç umudumuz yok…

Keşke yanılsak…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Vedat Alp Arşivi