Teknolojinin Ufkunda Neler Var?



ülke olarak fazlasıyla içe dönük yaşıyoruz. İçe dönüklük adeta yüzyıllar boyu bu toplumun genlerine kodlanmış geleneği hale gelmiş. Bir kısmı yapay şekilde yaratılmış problemler arasında boğulurken dünyanın ekonomik ve teknolojik durumu ve artık tasarlanmakta olan geleceği ile ilgili değiliz. Bunda eğitim-öğretim sistemimizin düşen kalitesi ve yapısı kadar düşük gelir ve yaşam şartlarımızın da etkisi var. Bu arada cehalet sayesinde erki elde tutmaya çalışan geleneksel iktidar anlayışının da rolünü unutmamak gerekiyor.

Kendi dışımızdaki dünyaya baktığımızda ise ekonominin, iş dünyasının, bilimin ve teknolojinin çok farklı noktalara geldiğini ve gelişmiş toplumların geleceğe doğru yeni yürüyüş senaryoları tanımlamaya çalıştığını gözlüyoruz. Bu değişimin önemli örneklerinden bazıları iş dünyasında yaşanıyor. 20’nci yüzyılın iş modelleri ve usulleri hızla tarihin tozları arasında yer almaya başladı. Şimdilerde ileri teknolojilerin iş dünyası ile bütünleşmesi konusunda hızlı ve derin çalışmalar var. Artık daha sık duymaya başladığımız Endüstri 4.0 gibi kavramlar da bu sürecin parçalarını oluşturuyor.

Neler Oluyor?
Gelişmiş ülkelerde farklı ekonomik ve sosyal sektörlerde yer alan kuruluşlar ileri teknolojilerden kendi amaçları ve hedefleri doğrultusunda yararlanmak üzere bütünsel bir yaklaşım oluşturmaya çalışıyorlar. Zaten bu çağın en önemli özelliklerinden birisi, geçmiş dönemlerden farklı olarak ileri teknolojilerin kendi aralarında yeni kombinler yapmalarıdır. Bu tür kuruluşlar büyük veri, bulut, akıllı makineler gibi yenilikleri birbirlerinden ayrı ve kopuk olarak ele almıyorlar. Bunları birbirlerini tamamlayan yeni teknolojik alanlar olarak benimsiyorlar.

20’nci yüzyılın işletmesinde teknoloji, farklı departmanlarda ve fonksiyonlarda kopuk ve ilişkisiz olarak yer alıyordu. örneğin mavi yakalılar teknolojiyi ofis işleri amaçlı olarak kullanırken üretim alanındaki kullanım endüstriyel otomasyon şeklinde idi. (Bu dönemde 20’nci yüzyılı yaşamaya devam edenler hâlâ bu durumdalar.)

Bugünün ve geleceğin kuruluşu hem içerisi hem de dışarısı bir bütünleşme arıyor. Bu arayışta bilişim ve iletişim teknolojileri (BİT) operasyonel olmaktan çıkıp stratejik düzeye terfi ediyor. İşletme içindeki tüm teknolojik varlıklar birlikte işleyerek uyumlu, anlamlı ve ölçülebilir etki yaratmak zorundalar. örneğin artık ofisteki üretim planlama ile imalat alanındaki fiili üretim fonksiyonu birbirinden kopuk ve eşzamansız olamaz.

İşletme, başta bilişim-iletişim olmak üzere yeni teknolojilerin varlığı ile kendini yeniden yapılandıracak. Bilişim ve iletişim teknolojilerinin işletme içinde terfi eden fonksiyonu, bu alandaki görevleri yerine getiren birimlerin de kendilerini yeniden kurgulamasını ve yapılandırmasını gerektiriyor. Bu dönüşümü aşağıdan yukarıya ve yukarıdan aşağıya olmak üzere iki ayrı bölüm olarak ele alabiliriz.

Aşağıdan yukarıya olan yeniden yapılanma; yazılım tasarımı süreçlerini, fiziksel altyapıyı, yeni BİT sistemleri oluşturulmasını ve mevcutların yeni düzene uydurulmasını içeriyor. Yukarıdan aşağı yapılanma ise işletme içinde BİT işlerinin yerine getirilmesinde departman farklılığı ve ayrışması vb. gibi –akışı zorlaştıran veya engelleyen– yapay duvarların ortadan kaldırılmasını sağlayan yeni bir çalışma modelini öngörüyor. Bu dönüşüm sayesinde işletme, farklı becerilere sahip –sanal veya fiziksel– takımlardan oluşan bir takım çalışması modeline geçecektir. Takımın oluşturulması işi, gerçekleştirilecek özgün amaca, örneğin bir projeye yöneliktir; bu nedenle sürekli olması da gerekmez.

Yeni çağa özgü dönüşümün bilişim ve iletişim teknolojilerini (BİT) ilgilendiren bölümünü şöyle özetleyebiliriz: BİT, işletmeyi hem içiyle hem de dışıyla bütünleşmiş hale getirecek. İşletme içinde BİT birimi, hem altyapı hem de iş modeli olarak yeniden yapılanacak. BİT sayesinde işletme içindeki yapay duvarlar (yani silolar) yok edilip takım çalışması modeline geçilecek. BİT fonksiyonu işletmenin operasyonel geri plan işlerinden birisi olmaktan çıkıp stratejik fonksiyonlar arasına terfi edecek.

Konuya yarınki yazımda devam edeceğim.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Gürcan Banger Arşivi