2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

TELEFON TRAFİĞİ!

Biliyorsunuz, Büyükerşen’e saldırı girişimi sonrasında en çok Kazım Kurt’un telefonu tartışıldı.
Sosyal medyada yer alan görüntüde, Kurt’un telefon görüşmesi yaptığı görülüyor;
Ancak telefonun ekranı dışarı baktığı için “Sırf görüşüyor gibi yapmak için” tasarlanmış bir görüntü deniliyordu.
Sosyal medyada bu görüntü çok tartışıldı.
Daha doğrusu yaşanan olayı arka plana itip bu görüntü üzerinden tartışmak isteyen bir güruh vardı.
★★★

Dün söyledik…
Böylesi bir olayın içinden bile siyaset malzemesi çıkaranlar oldu.
Oysa;
Olayın hemen ardından yaşanan o anlarda herkes bir yerlere laf yetiştirmeye çalışıyordu.
Telaş ve telefon trafiği adeta birbirine dolaşmıştı.
Hatta öylesine bir hava vardı ki, herkes taşıdığı telefonlara yetişmekte güçlük çekiyordu.
★★★

Olayın ardından başkanlar ile aynı yerde olduğumuz için;
Neler olup bittiğine dair çok soruyla karşılaştık.
“Nedir bu telefon işi?” diyenlerde çoğunluktaydı.
Bu nedenle yaşanan o anları anlatmaya karar verdik.
Saldırı girişiminin hemen ardından sıcağı sıcağına yaşananları aktaralım istedik.
★★★

Haller Gençlik Merkezi’nin üst katında, yani yönetim odasında toplandı başkanlar.
Herkes olayın ilk şokunu atlatmaya çalışıyordu.
Olay duyuldukça gerilim daha da tırmanıyordu.
çünkü kentteki merak, neler olup bittiğini öğrenme çabası, odadakilerin işlerini daha da zorlaştırıyordu.
Büyükerşen’in danışmanları ve özel kalemi herkese laf yetiştirmeye çalışırken, diğer taraftan olayın kamuoyuna sağlıklı biçimde aktarılması için hazırlık yapıyordu.
Ancak;
Tam olarak neler yaşandığını kimse bilmediği için başkanların telefonları ardı ardına çalmaya devam ediyordu.
★★★

Siyaset dünyasının pek çok önemli ismi arıyordu.
Eski bakanlardan tutun, ülke siyasetinin bugünkü büyük aktörlerine kadar herkes…
Büyükerşen’e ulaşamayanlar, Ataç ve Kurt’un telefonunu parçalayacak kadar arıyordu!
Elbette işin kişisel boyutu da vardı.
öyle ya;
Büyükerşen’in bir eşi, çocukları ve ailesi vardı.
Olay sıcağı sıcağınayken Büyükerşen, eşi ve çocuklarına “iyiyim” demek için bile vakit bulamıyordu.
Kesik kesik yapılan görüşmelerden ibaret kalıyordu her şey.
Devreye yine Büyükerşen’in ekibi giriyor, telefon trafiğini yönetmeye çalışıyorlardı.
O esnada yine iki başkan hararetle telefonlara bakıyor;
“Durumu anlatmaya çalışıp, sıkıntılı bir durum yok, gereken açıklanacak” demeye çalışıyordu.
İşte tam bu anlarda Başkan Kazım Kurt, kullandığı diğer telefonu, mevcut telefonunun üzerine koyarak konuşmaya başladı.
Birisi ile konuşurken, diğer telefonu durmuyordu.
Birisini kapatıp, sonra diğer telefonu kulağına götürüyor, trafiği o da yönetmeye çalışıyordu.
O esnalarda Milletvekili Cemal Okan Yüksel’in, yaşananları kamuoyuna duyurmak adına hazırlıkları dikkat çekiyordu.
Meselenin adli birimlere aktarılmasının yanı sıra, merak içinde bekleyen halka da duyurulacak metne son kez göz atıyordu.
★★★

Dakikalar ilerledikçe, yaşanan ilk telaş yerini sakinliğe bırakmaya başladı.
Büyükerşen’in esprili tarzını görmeye başladık.
İnsanların yüzünde gülümsemeler başlamıştı.
O anda odadaki atmosfer kentliye durumu anlatma zamanının geldiğini gösteriyordu.
Ne yapıldı, biliyor musunuz?
“O telefon trafiğini bir kenara koymak ve artık resmi dille konuşmak için başta Büyükerşen olmak üzere odadakiler telefonlarını kapattı.”
Basın çağırıldı.
Hazırlanan metin kamuoyu ile paylaşıldı.
Geri kalanını zaten biliyorsunuz…

Önceki ve Sonraki Yazılar
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi