2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

2-Sedat AYDOĞAN (DETAY)

TRAFİKTEKİ HALLERİMİZ!



Gelişmiş ülkelerde kurallar uyulmak içindir…
Ancak bizde “Kurallar çiğnenmek için vardır” kuramı yerleşmiştir.
Bu nedenle bizim gibi ülkelerde kurallardan daha çok, yazılı olmayan kurallar devreye girer.
Yeşil yandığı anda arkadan kornaya basmak gibi örneğin!
Işık kırmızıya dönmesine rağmen geçişe devam etmek gibi.
Servis yolunu kullanmak, caddelerde drift yapmak, yüksek sele müzik dinlemek gibi.
Araçların tüm orijinalliğini bozup, kafamıza göre modifiye yapıp trafik güvenliğini tehlikeye sokmak gibi.
Fazla yolcu ve yük taşımaktan tutunda, “kapıya at bağlar gibi” aracınızı istediğiniz yer bırakıp gitmek gibi.
Biz buna ülkemizde “park etme” diyoruz.
Aracın nereye ve nasıl bırakıldığı hiç önemli değildir.
Aracın bırakılacağı yer boşsa, gerisi teferruattır.
Olası acil durumda sıkıntı olur mu, bir başka araç için park yeri kalır mı, yoldan geçecek ya da dönüş yapacaklar için yol daralır mı gibi sorular sorulmaz bizim ülkemizde.
+++
Hız sınırının aşılması, uykusuz araç kullanmama gibi hayati meseleler bizim için sıradan konulardır.
Bu meseleler bizim ülkemizde “delikanlılık” ile eş değerdir.
Hız yapmayı bilmeyen araç kullanmayı da bilmiyordur çünkü!
+++
Eskişehir’deki trafik sorununu konuşurken, “trafik adabını” görmezden gelmiyoruz.
Gelemeyiz de…
Tamam, kentteki trafik sıkışıklığına dair eleştiriler yapacağız.
Şehrin nüfusu ile şehirde yaşanan trafik yoğunluğu arasında bir denge yok.
Caddelerdeki trafik yükü daha az olmalı.
Bu konularda eleştiri mutlaka yapılmalı.
Gerçekten de kentin trafik sorunu artık büyük projeler gerektiren bir soruna dönmeye başladı.
Hatta geçiyor bile.
Bunda herkesle hemfikiriz.
Ancak!
Trafiği bu denli yoğunlaştıran da bizlerin trafik kuralları ile olan sorunu değil mi?
Maalesef ki, yazının başından bu yana yazdıklarımızın çoğunu yapmıyor muyuz?
Yapıyoruz, hem de fazlasıyla…
+++
Bu eleştirileri yaptığım için kızmayın bana.
Bakın bu yazıyı yazmama neden olan olay nasıl yaşandı.
Anlatayım önce…
“Dün öğle saatlerinde trafik akışının rutin olduğu bir caddede yürürken, birden kornalar çalmaya başladı.
Ne oluyor diye baktığımızda, Avrupa plakalı bir araca, diğer araçlardan tepki yükseldiğini gördük.
Tepkinin nedeni yabancı plakalı aracın yolun ortasında durmasından dolayıydı.
Hemen yanlış anlamayın, bu araç kafasına göre durmadı.
Ya da bizim yaptığımız gibi sürücü, aracını yol ortasına bırakıp gitmedi.
Tepkinin nedeni, yabancı plakalı aracın sürücüsünün yaya geçidinde durmasıydı.
Yaya geçinden karşıya geçmek isteyen birkaç kişinin geçtiğini gören araç durunca ortalık karıştı anlayacağınız…
Anında arkadan onca korna, onca tepki…
Yabancı plakalı aracın sürücüsü de ne olduğunu anlamaya çalışıyordu.
Kendisine gösterilen tepkinin nedenini çözmeye çalışıyordu.
Her şeyi doğru yapıyordu ama insanların homurtuları ile karşılaşıyordu.
çokta anlam veremedi yaşananlara…
Neyse ki yaya geçidini kullananlar sağlıcakla karşıya geçti de yabancı plakalı araç yoluna devam etti.
Sorun büyümeden çözüldü…
+++
Demem o ki;
Trafik sorunu konuşurken aynaya bakmakta fayda var.
Elbette tüm kurallara uyan ya da uymaya çalışan herkesi tenzih ederiz.
Fakat şu bir gerçek ki, çoğumuz için trafikteki kurallar uymak için değil, gideceğimiz yere bir an önce ulaşmak adına çiğnemek içindir…
Acı ama gerçek bu…

















Önceki ve Sonraki Yazılar
2-Sedat AYDOĞAN (DETAY) Arşivi