Cemalettin Sarar ETO Başkan adayı olduğu günlerde sürekli üçüncü üniversiteden söz ederdi.
Hatta o günlere geri döndüğümüzde, en çok vaat ettiği konuların başında gelirdi üçüncü üniversite...
Oda başkanlığına seçilmesinin ardından da hiç düşürmedi ağzından...
Sürekli; "Eskişehir bir üniversite kentidir. Elele üçüncü bir üniversiteyi de kuralım" demeye devam ediyor.
Fakat nedense bu konu bir türlü çok ciddi anlamda kentin gündemine gelemedi.
Herkes 'Üçüncü üniversite mutlaka olmalı' dedi ama Sarar'ın çabalarına destek vermedi.
Konu ne zaman açılsa hemen ardından saman alevi gibi söndü gitti...
K K K
Eskişehir önceki gün iki bakanı ağırladı.
Her iki bakanda bir üniversite kurulması için ön ayaklık edebilecek güçte bakandı.
Birisi Maliye diğeri Ticaret bakanı...
Devlet üniversitesi olmasa bile, bir vakıf üniversitesinin gelebilmesi için oldukça muktedirler...
Eskişehir için büyük şans denilen Kemal Unakıtan'a, belkide seçimden önce 'kentin öncelikli ihtiyaçları arasında üniversitede var' denilseydi...
Şu ana kadar yol alınmış dahi olunabilirdi.
Fakat dediğimiz gibi;
Nedense bu konu sürekli unutulup gitti.
Fakat;
Eskişehir için üçüncü bir üniversitenin gerekliliği, tartışılmayacak kadar önemli...
Üçüncü bir üniversite mutlaka ki daha gelişmiş, daha çağdaş bir Eskişehir anlamında...
Ancak; nedense unuttuk gitti bu meseleyi de, çevre yolunun derdine düştük!
K K K
Önceki gün ETO'da vergi ödül töreni vardı...
Törenin ev sahipliğini Cemalettin Sarar yaptı.
Kemal Unakıtan'da, Zafer Çağlayan'da hatta Rifat Hisarcıklıoğlu da törendeydi...
Gecenin anlamıyla, üçüncü bir üniversitenin alakası olmayabilir fakat;
ETO Başkanı Sarar yine bu konuya değinmeden edemeyecekti...
Her zaman olduğu gibi o akşamki törende de üçüncü üniversitenin gerekliliğini yine duyurmuş.
Her iki bakana da kentin bu ihtiyacının karşılanması gerektiğini söylemiş...
Mutlaka ki bakanlar 'tören anında oluru vermişlerdir'
Ancak tüm bakanlar her yerde, her ihtiyaca 'olur' diyorlar...
Bunu da zaten yapmak zorundalar...
Ancak bu iş;
O klasik 'olur' sözlerinden birisi olarak bırakılmasın...
Sarar'ın araladığı bu kapıdan girmeli, herkes işin bir ucundan tutmalı...
Sanayicisiyse sanayicisi, gazetecisiyse gazetecisi, tüccarıysa tüccarı, siyasetçisiyse siyasetçisi...
Herkes taşın altına elini koymalı ve kentin en büyük ihtiyaçlarından birisi gündemden asla indirilmemeli...
Bu arada aklımıza geldi;
Önceki gün Zafer Çağlayan yeni yılla ilgili bazı şeyler söylemişti Sanayi Odası'nda...
'...2008 ekonomisinin nasıl olacağına gündem karar verecek. Ekonomiyi sürekli gündemde tutarsak ekonomi iyi gider. Yok her zaman üçüncü-dördüncü plana atarsak o zaman işler kötüleşebilir...'
Sayın bakan haksız değil elbet...
Hele ki bu ülkede her şey gündeme göre şekilleniyorsa, gündemin gücünü elbette görmezden gelemeyiz...
Sanayi bakanının hedefi şimdi ekonomiyi sürekli gündemde tutmak.
İşte bu yüzden...
Eskişehir üçüncü üniversiteyi istiyorsa konuyu sürekli gündemde tutmalı, tutmak zorunda.
Görüldüğü gibi, gündem her alanda sürekli kazandırıyor.
Bakın, her gün yazılan çizilen çevre yolu başladı bile...
Lafı uzatmayalım...
Eğer bir üniversiteyi daha istiyorsak, hatta ve hatta dördüncüsünü dahi istiyorsak, bu konuyu sürekli konuşmaktan başka çaremiz yok!
K K K
Sarar, önceki akşamki toplantıda kentin ticari anahtarını Maliye Bakanı Unakıtan'a vermiş...
Tabiki sembolik bir girişim...
Ancak her ne kadar sembolik bir teslim gibi gözüksede,
Mutlaka Sarar üçüncü üniversitenin anahtarını verdi Unakıtan'a...
Diliyoruz ki; bakan mesajı almıştır...
Almadıysa bile, alması için bu kent gündemini oluşturmalı...
Bakalım üçüncü üniversite o zaman hayal olmaktan çıkıyor mu, çıkmıyor mu?